5 bin yıllık kurgan mezarlığı 1.derece arkeolojik sit alanına dönüştürüldü
Kars Kafkas Üniversitesi ve Türk Tarih Kurumunun maddi katkıları ile Ağrı ve Iğdır’da devam eden Arkeolojik Yüzey Araştırmaları kapsamında, Iğdır’da önemli bir merkez 1.derece arkeolojik sit alanına dönüştürüldü.
Tacettin DURMUŞ
Arkeolojik yüzey araştırmasının 2 yıllık uğraşısı sonucunda Iğdır Merkez Çarıkçı ve Küllük Köyleri bölgesinde bulunan ortalama 5 bin yıllık Kurgan Mezarlığı, Kültür ve Turizm Bakanlığı ve ilgili kurumların katkısıyla 1.derecede arkeolojik sit alanı ilan edildi. Böylece eşsiz kültürel miraslarımızdan bir tanesi daha koruma altına alındı.
Arkeolojik Yüzey Araştırmaları Başkanı Kafkas Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Ayhan Yardimciel, bir kısmı önceden bilinen ancak 2016 yılından itibaren sistematik bir şekilde çalışmaların yapıldığı Iğdır merkez Aşağı Çarıklı ve Yukarı Çarıkçı Köyleri ile Küllük köyünün de içinde bulunduğu bölgede, 5 bin yılık 100 den fazla Kurgan mezarın tespit edildiğini söyledi.
Yardimciel, Iğdır - Doğubayazıt Karayolu ile Kura Aras Dağları arasında bulunan taşlık bölgede oldukça geniş arazide, Kültür ve Turizm Bakanlığının izni ile 2017 ve 2018 yıllarında yapılan çalışmalar kapsamında, bölgede 3 farklı kurgan mezarlığı varlığının ortaya çıkartılmış olduğunu belirtti.
Bölgede 2018 yılında yapılan yüzey araştırması çalışmaları sırasında Kars Bölge Koruma Kurulu’un da yerinde tespit ve inceleme yapmış olduğunu belirten Yardimciel, araştırma ekibinin tescil başvurusunun sonraki dönemde kabul edilerek bölgenin 1. dereceden arkeolojik sit alanı ilan edilmiş olduğunu bildirdi.
Konuyla ilgili bilgi veren Araştırma Başkanı Ayhan Yardimciel, Kars'ın da içinde bulunduğu Orta Aras Havzası'nın tarihin her dönemimde insan yerleşimine olanak sağlayan eşsiz bir coğrafya olduğunu dile getirdi.
Kars, Iğdır ve Dogubeyazıt Bölgesinin, Orta Aras Havzası'nın Anadolu’nun paydaşları olduğunu da belirten Arkeolojik Yüzey Araştırmaları Başkanı Kafkas Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Ayhan Yardimciel yaptığı açıklamada: “Bölge, etrafındaki diğer bölgelere oranla arkeolojik miras acısından son derece zengin bir bölgedir. Bölge, aynı zamanda geniş ölçekte Güney Kafkasya’da ortaya cıkmış veya bu coğrafyaya hakim olan ve burada varlık gösteren bütün kültür ve medeniyetlerin odak noktasını oluşturmaktadır. Bunun en somut örneği de bugünkü arkeolojik manzaradır. Hemen hemen her kültür ve medeniyete ait izleri bu bölgede bulmak ve görmek mümkündür. Orta Asya Türk geleneği olan kurgan mezar türü ölü gömme geleneği de bu bölgenin ayırt edici özelliklerinden biridir. Bu sebeple önemli bir kültürel miras olan bu mezarların ilerde yapılacak daha geniş kapsamlı çalışmalara kadar korunma altına alınmış olması oldukça önemli bir gelişmedir. Bu kapsamda başta Kafkas Üniversitesi olmak üzere emeği geçen bütün kurumlara ve ekip üyelerine sonsuz teşekkür ediyorum” dedi.
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.