Kars Caferilerinin Dini Lideri, Merkez Ehlibeyt Işıklı camii alimi Seyyid Ahmet Erdem ülkemizdeki Şia ve Sünni ayrımcılığı ve Şia/Alevi vatandaşlara yönelik uygulanan ötekileştirme ve tahrik edici davranışlara sert tepki gösterdi.

İslami kardeşliğe ve vahdete değinen Erdem, “Müslümanlar üzerinde oynan oyunlar karşısında herkesin, özellikle sorumlu kişi ve makamların davranış ve söylemlerine dikkat etmesi gerekir” dedi.

“Ümmet içerisinde nifak yaratmak, mezhepçilik yapmak, emperyalistlerin işidir” diyen Erdem, yaptığı açıklamasında şunları kaydetti: “Birileri bilerek ya da gaflete düşerek ülkemizde de bu fitneyi ateşleme peşindedir.

Yahudi ve Hıristiyan projesi olan El Kaide, İslam coğrafyasında her gün Şia katliamı yapmaktadır. Irak’ta, Suriye’de, Pakistan’da, Yemen’de ve diğer yerlerde her gün yüzlerce Şia boğazlanarak ya da bombalar vasıtasıyla parçalanarak katliam edilmektedir. Amaçları Şia’larda bu cinayetlere karşılık versinler, coğrafya cehenneme çevrilsin, ama Şia’nın akıl ve basiret sahibi müçtehitleri verdikleri fetvalarla bu emperyalist komploları önlediğini görmekteyiz. Müçtehidimiz Ayetullah Sistani’nin de “Ehlisünnet bizim canımızdır. Onlar bizi öldürse de biz onlara asla silah doğrultmayacağız...”  Bunun en açık örneğini Irak’ta, Suriye’de, Bahreyn’de,Yemen’de ve Pakistan’da görmekteyiz. Yıllardır Şialara yönelik düzenlenen terör saldırılarına karşılık bir tane bile eylem yapılmadığını ve bir tek Sünni, Şia eliyle burnu kanamadığını belirten Erdem: görsel medyada ve basında yoğun bir Şia/alevi aleyhtarlığı yapılmasının amacı bizleri tahrik etmek ve tepki vermemizi beklemek olmasına rağmen bizler her zaman sağduyumuzla İslami kardeşliği savunmuşuz ve savunacağız.

Bulunduğu makam ve mevkii kötüye kullanarak Şia Sünni çatışması çıkarmayı amaçlayanları münferit olaylar olarak değerlendiriyoruz. Umarız bu planlı bir eylem değildir diyoruz. Ancak müftünün üstüne vazife olmayan skandal raporu ve il valisinin o raporu üst yazıyla üst makamlara göndermesi, nerden bakarsanız bakın Cumhuriyet tarihinde kendi vatandaşını bölücülükle suçlayan bir utanç vesikasıdır.

Bu tip rapor belki Kars’ta, belki de başka yerde de tutulmuş ve Iğdır’da bu açığa çıkmıştır. Belki,böyle bir skandal 25 milyon Şia/Alevinin gönlünde derin bir yara açmıştır.

Iğdır Müftüsü Cüneyt Kulaz tarafından hazırlanan ve İl Valisi Ahmet Pek’in imzaladığı skandal rapor insanlığa, İslami vahdete, demokrasiye, özgürlüğe, barış açılımına ve hiçbir değere sığmayan bir rapordur.

Ülkemiz kardeşlik ve barış açılımı yaparken Hıristiyanlara kilise ve gayrimenkulleri verilirken Şiaları, Alevileri ve Kürtleri potansiyel, bölücü ve suçlu gösterir rapor ederek bu şekil suçlamak hangi demokrasiye sığara acaba?

Başta o müftü ve onun zihniyetinde olan makamlar şunu iyi bilsinler ki bizi vatanımıza ve devletimize kimse küstüremez bu. Bunları biz münferit bir olaymış gibi görmek istiyoruz, bu raporu hazırlayan ve imzalayan kişilere karşı Hükümetimizin ve Diyanet işleri Başkanlığının ne gibi Tavır takınacaklarını da merak ediyor ve bekliyoruz, sadece soruşturmayla yetinilmesi açılan yaralara mehlem olmayacağı gibi Iğdır İl Valisinin ve Müftüsünün hala görevlerine devam etmesi halinde bunun devletin ve hükümetin politikası olduğuna kanaat getireceğiz

Bundan sonra Iğdır Vali ve İl Müftüsü toplumun birliğine ve beraberliğine faydalı olamayacak. Çünkü toplumu terörist gözüyle gördükleri ve her iki şahsın derhal görevden alınması gerekiyor. Bilinmelidir ki Azeri Türklerinin vatan sevgisini ölçmek kimsenin haddine değildir.”