1. HABERLER

  2. SİYASET

  3. Ahmet Recep Tekcan'ı Tanımak İçin Anlamak Lazım!
Ahmet Recep Tekcan'ı Tanımak İçin Anlamak Lazım!

Ahmet Recep Tekcan'ı Tanımak İçin Anlamak Lazım!

Dr. İmbat MUĞLU, Karslı hemşehrimiz Ahmet Recep TEKCAN’ın hayat hikâyesini anlatan önemli bir yazı kaleme aldı.

A+A-

Dr. İmbat MUĞLU, Ahmet Recep TEKCAN için bakın neler yazdı :

AHMET RECEP TEKCAN'I TANIMAK İÇİN ANLAMAK LAZIM!

Dr. İmbat MUĞLU

“Hiç bir zafere çiçekli yollardan gidilmez.”

Kars’tan Ankara'ya da başka şehirlere  göç eden yüz binlerce işadamı, bürokrat, sanatçı, çiftçi, köylü… hemşerimiz var. Kimileri çocuk yaşta aileleriyle gitmiş, kimileri anne karnında, kimileri de çocuklarını alıp büyük şehirlerin yolunu tutmuş. Hepsinin ortak amacı, göç ettikleri şehirlerde huzur bulmak, yarınlarına umut ışığı yakmak, ülkeye ve millete daha yararlı bireyler olmak için yeni bir şeyler yapmak. Hepsi için ortak amaç dediğimiz mesele aslında bazı aileler için ortak değildi. TEKCAN ailesi de bunlardan biriydi. Çünkü TEKCAN ailesi bu imkânlara zaten Kars’ta iken de ziyadesiyle sahiptiler. Onlar, bireysel zenginleşmenin yada huzurun ötesinde, inandıkları bir dava yolunda bir nefer olmayı tercih ettiler.

İşadamlarımızdan birisi de TEKCAN ailesinin ikinci kuşak temsilcisi Dr. Ahmet Recep TEKCAN’dır. Ailenin babadan sonra temel direği ve dava mücadelesi veren ve bu uğurda bir hayli de işkenceler, acılar, bazen de sürgünler yaşamış bir Anadolu yağız delikanlısı.

Başarı üzerine güzel çalışmaları olan dünyaca ünlü Mark Kay’ın  "Başarının sırlarından biri, geçici başarısızlıkların bizi yenmesine izin vermemektir." İşte Dr. Ahmet Recep TEKCAN’da bu sözü kendine hayat felsefesi yaptı, bu dikenli yolda ne isyan etti, ne korktu, ne de ümitsizliğe kapıldı. İnandığı  dava için sonucu ve ödülünün ne olacağını hiç düşünmeden, kendini tamamen  davaya  adar. Birileri onu methetsin diye değil, doğru olanın bu olduğuna inandığı  için çok çalışır, hep çalışır bugünlere gelir. Bu günlere gelme serüvenine kısaca değinmek isterim.

Ünlü bir söz var : “Kars’ı görmek istiyorsan, Kars’a gitmelisin.” Çünkü bu şehir yol üzerinde değil, memleketin en doğu ucunda yer alır. ‘Geçerken uğrama’ durumu olmaz. Bavulu toplar sadece Kars’a gidersiniz.

Ahmet Recep TEKCAN, “Güneşin İlk Doğduğu Topraklar’’da dünyaya gözlerini açar. İlköğretimden sonra babası  büyük alim Hafız Muhsin amca o yıllarda  Kars Ebu’l Hasan El Harakani (Hep sevindirici şeyler arama. Bazen seni üzecek şeylere yönel. Ağla, göz yaşların aksın. Çünkü Allah, göz yaşı akıtanları çok sever. / Ebul Hasan El Harakani) Camii İmamı iken Ahmet Recep’in okul kaydını Kars İmam Hatip’e yapar. 1969 yılında merhum Necmettin Erbakan Milli Nizam Partisi'ni kurar. Bir süre sonra  Milli Nizam Partisi laiklik karşıtı eylemlerin odağı olduğu gerekçesiyle kapatılır yerine Milli Selamet Partisi kurulur. O dönemde Milli Selamet Partisi İl Başkanı amcası İhsan TEKCAN’dır. Kars’ta Milli Görüş geleneğini ile kurulan bu partiyi destekleyen ve bu uğurda bedel veren ailelerden biri idi TEKCAN ailesi. Bu zorlu süreçte Ahmet Recep, Milli Türk Talebe Birliği (MTTB, ilk olarak 14 Aralık 1916 yılında kuruldu. Türkiye’nin en önemli gençlik hareketi olarak hala saygın ve özgündür.) Başkanı iken vurulmuş ve okul kaydını Ankara’ya alarak imam hatip son sınıfı Ankara Merkez İmam Hatip’te bitirmiştir. Üstelik vurulmakla kalmamış, kendilerine ait olan TEKCAN Oteli, Aygaz ve Arçelik Bayii, İşbora Traktör bayilikleri ile Halı Mobilya Mağazaları farklı siyasi gruplarca ateşe verilmiş ve aile zoraki olarak ata toprağı Kars’tan büyük bir baskı ile göçe zorlanmıştır.

Tam bu dönem de İsrail Hükümeti, 23 Temmuz 1980'de Kudüsİsrail'in ebedi başkenti olarak ilan etti. Milli Selamet Partisi Genel Merkezi, kendisine yakın çevrelerin bu tepkisini dile getirebilmesine olanak tanımak için 6 Eylül 1980’de Konya’da bir "Kudüs'ü Kurtarma Mitingi" düzenlemeye karar verdi. Bu mitingde Ahmet Recep TEKCAN mihmandarlık yapmış ve mitingden altı gün sonra gerçekleşen 12 Eylül Darbesi'nin gerekçelerinden biri olduğu, Genelkurmay 2. Başkanı Orgeneral Haydar Saltık tarafından, 29 Ekim 1980 tarihinde yapılan bir basın toplantısında dile getirilmiş ve "Konya mitingi 12 Eylül'e gelinmesinde bardağı taşıran son damla olmuştur” değerlendirmesini yapmıştı.

Bu değerlendirme ile birlikte TEKCAN darbeden hemen  sonra zorunlu Arabistan’a gitmiş ve üniversiteyi orada okumuştur. Orada da uğruna çok bedeller ödediği davasını bırakmadı. Merhum Necmettin ERBAKAN’ın talimat buyurması ile Milli Görüş Hareketi’ni kurmuş. Sürekli faaliyet alanı genişleterek her yıl Arabistan’da okuyan talebelerden Avrupa Milli Görüşe vaaz ve tebliğciler götürmüş, Milli Görüş liderliğinden dolayı Arabistan’da hapis yatmış, Türkiye’ye dönünce diploma denkliği kabul edilmemiş. Erbakan Hocamın makamında Hamidiye’de yıllarca hizmet etmiştir. Refah Hükümeti döneminde Erbakan Hocamızın danışmanlığını yapmıştır. Diploma denkliği için Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’nde yaklaşık iki yıl okuyarak fark dersleri vermiştir. Bu burada da eski Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez hoca ile birlikte Başörtü Boykotları” başlatmıştır.

Milli davası ile ilgili çalışmaları devam ederken bir taraftan devlet ekonomisine katkıda bulunmak için Başkent’in bir çok semtinde inşaat müteahhitliği yapmaktadır. Bir taraftan siyasi faaliyetlere azami derecede katılım sağlayarak Refah Partisi Yenimahalle İlçede o dönemde Merhum Cemal ERTEK başkanlığında, sonrasın da Refah Partisi İl Başkanları Ersönmez YARBAY ve Mehmet Zeki ÇELİK  dönemlerinde Ankara İl Yönetim Kurulu Üyeliğini şuan AK Parti Ankara İl Başkanı Mustafa Nedim YAMALI ile birlikte yıllarca yapmıştır. Refah Partisi’nde iki kez Ankara Seçim İşleri Başkanlığını yapmış, ayrıca Milli Gençlik Vakfı İç Anadolu Bölgesi Başkanlığı görevini de yürütmüştür. Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih GÖKÇEK’in 1994 yılında SKM Başkanı iken “gel belediyeye birlikte çalışalım’’ teklifini devam eden inşaat projeleri olduğu için geri çevirmiştir. 1999 seçimlerinde SKM Başkanı iken sayın GÖKÇEK’in yinelediği “birlikte çalışalım” teklifini kendisine iş dünyasında sunulan daha büyük ölçekli tekliflere rağmen bu kez kıramamıştır.

Melih Başkan ile birlikte ANKARA için TÜRKİYE için gece gündüz mesai mefhumu gözetmeksizin çalışmış. Çalışkan olmak, her ne iş olursa olsun o işin hakkını vermek demekse işte tam orada Ahmet Recep var. İçten gelen bir istekle, öz disiplinle çalışan, üreten ve en önemlisi gönül adamı olan TEKCAN kapısından kimseyi boş çevirmeyen binlerce insanı iş ve aş sahibi yapan, her yıl düzenli  olarak onlarca öğrenciye burs veren adam gibi adamdır. Çünkü bu devirde adam olmak zanaattır. Sözde kolay gibi gözükebilir ama zordur,  çok zahmetli ve farklı bir duruştur.

İşte Ahmet Recep TEKCAN olmak, yılmamak, vazgeçmemek, asla umudunu yitirmemek, gerekirse davası için yolda yalnız yürüyebilmek, olduğu gibi görünmek, göründüğü gibi olmaktır. Akıllı, yürekli, cesur ve omurgalı olmaktır. Kendin olmaktır.

Andre Marelezz'in dediği gibi “İşin güç kısmı, adam olmak değil adam kalmaktır.” TEKCAN hem adam, hem de hep adam kalanlardandır.

Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.