Tarihimizin daha doğrusu kültürümüzün bir parçası aşıklık kültürü 3 gün boyunca ilimizde dillendirildi, tellere vuruldu, sözlerle terennüm edildi, ecdadın türküleri, tarihimizin, folklorumuzun özü anlatıldı, Şenlik Baba’dan, Sümmani’den, Aşık Zülali‘den ve İzani’den değişler söylendi.

Merhum sayın Çobanoğlu, içtenlikle yad edildi, ancak burada bir eksiklik vardı; çağın değerli ozanı anılırken ayakta alkışlanmalıydı. Çünkü; O, Şenlik Baba’dan sonra aşıklık kültürüne katkıda bulunan büyük ozanlardan biriydi sazıyla ve sözüyle büyük aşıktı. Bunu yapamadık.

Serhat Şehrimizin güzide halkı yaşlısı, genci, erkeği, bayanı, icra edilen salonu üç gün boyunca tıklım tıklım doldurmuştu. Tabir caizse iğne atsan yere düşmezdi. Halk bu denli heyecanlı ve arzuluydu. Katılımcı kıymetli ozanlarda bu heyecanlara katkı sunmak için gayret gösteriyorlardı. Çünkü burada kültürümüz ve tarihimiz icra ediliyordu.

Gerek tertip heyeti başkanı ve üyeleri, gerekse jüri başkan ve üyeleri çok titizlikle görevlerini en iyi şekilde yapmanın gayreti içindeydiler. Ancak, zaman zaman bazı aksamalarda olmadı diyemeyiz. Fakat genelde taktire şayandı. Zamanla daha da iyi olacağı ümidini taşıyorum.

Aşıklara gelince, iki yüze yakın ozan katılmıştı yurt içinden ve dışından bu şenliğe, bunlar çeşitli dallarda hünerlerini ortaya koydular. Kimi atışma kimi serbest kimi ayak dalında bazıları hikaye bölümünde yarıştılar. Aralarında gerçekten aşıklık kültürünü özümsemiş verilen ayakları teliyle diliyle seslendirerek halkın beğenisini kazanarak, Jüriden tam puan aldı, bazıları Kafiyeden, Redifden çok da haberdar değildi. Beklide algılamakta zorlanmıştı. Hatta Jüri başkanı şöyle bir hikaye özetle ve sazınla bu konuyu anlat dediği halde buna uygun hikaye anlatılamadı ve tellere dokunup hikayeyle ilgili makamdan okuyamadılar. Zor olan dudak değmezler başarıyla söylendi.

Bayrama katılan aşıklardan bu yarışmaya hazır olmayan çok ozanlarımız vardı. Bunların yanında çok yetişkin olup teliyle diliyle öz güveniyle içinden irticalen gelen kafiyeli sözleriyle kültürünü coşkuyla terennüm ettiler. Esasen bu gibi yarışmalar yapılmadan önce kesinlikle ön eleme yapmak suretiyle yarışmaya daha donanımlı ozanları katılması sağlanılmalıdır. İşte o zaman yarışma daha da kaliteli olur kanısındayım.

Aşıklar bayramında bu yıl önemli bir değişikliği de ortaya koymuş, tarih deki yerini ve aslını yaşatmak için kapalı mekanda yapılmıştır. Bu da güzelliğin bir başka boyutudur.

Yine bu yıl yapılan aşıklar şenliği yalnız İl merkezinde kalmamış, İlçelerde de (Sarıkamış, Selim, Arpaçay ve Akyaka’da da) icra edilmiş yöre halkı da bu şenliğin atmosferini heyecanla ve coşkuyla yaşamıştır.

Yurt dışından gelen aşıklar, şenliğe ayrı hava kattılar salonu coşturarak eğlendirdiler.

Sayın valimizin, Sayın Vekillerin, Değerli Belediye başkanı, yerel ve ulusal basın mensupları ile sivil ve askeri protokol ve halkın katılımıyla coşkulu bir açılış töreni yapılmıştır.

8.sini kutlamış olduğumuz bu aşıklar bayramına vesile olan merhum Murat Çobanoğlu’nu saygıyla anıyorum. Bu şenliğin banisi Naif Alibeyoğlu’na, bu yıl ki bayramı tertipleyen   başta Valimiz Sayın Eyüp Tepe’ye ve değerli Belediye Başkanımız Nevzat Bozkuş’a ve ekibine teşekkürlerimi sunuyorum.

Şenlik süresince Sayın Valimiz, Milletvekillerimiz ve Sayın Belediye başkanımız ile yarışmacı ozanları ve katılımcı halkı yalnız bırakmamışlardır. Bu da dinleyicilerin ve misafirlerin teveccühüne mazhar olmuştur.