Alibeyoğlu Projelerini Açıkladı
CHP Kars Belediye Başkan Adayıı Naif Alibeyoğlu, Kafkas Haber Ajansı’na verdiği röportajda 2 dönemlik belediye başkanlığı döneminde yaptığı hizmetleri ve Mart 2014 seçimleri için yeniden adaylığıyla birlikte projelerini anlattı.
Kars Kalesinin hemen eteğinde tam surların dibinde, kayaların altında gecekondularımız vardı. O gecekonduları tamamıyla yıktık. Burada oturan insanlarımızın çoğunun tapusu yoktu. TOKİ’den aldığımız konutlara tek kuruş almadan bu insanlarımızı buralara yerleştirdik. Büyük bir şelale ve teleferik yaptıracaktık. Yine o bölgede sanatsal yapılara önem vermek istedik. Buralara yeşillendirme çalışması yaptık. Yeşillendirme çalışması yaparken oraya bir insanlık anıtı yapalım dedik. Özelikle Türkiye’nin de sembolü olabilecek bu anıtı “İnsanlık Anıtı” olarak adlandırdık. Dünyanın en yüksek ikiz anıtı olacaktı. Maalesef orası yıkıldı. Dünyada savaşların olmaması, insanın insana yabancılaştığı bu dünyada özelikle soykırım anıtlarına karşı Türk insanın da soykırım yapmadığının mesajını veren bir anıt yaptıralım dedik. Maalesef insanlık anıtı bütün Türkiye kamuoyunda bilindiği gibi yıkıldı. Orada bir de seyirlik bir kafe yaptıracaktık. Gelen bütün turistler orada dinleneceklerdi. Yine Topçuoğlu Hamamını restore ettirdik. Maalesef hamam 5 yıldır kapalı bir durumdadır. Burada kentsel çalışma faaliyetimiz sürdü. Gecekondu dönüşüm projesi çerçevesinde iyileştirme çalışmalarımız yapıldı. Ama onun dışında buradaki tarihsel dokunun yoğun olduğu Selçuklu ve Osmanlı evlerinin bulunduğu bölgelerde restore ettirmeye başladık.
İNANÇ TURİZMİ
Yine Küresel Mirası Koruma Fonundan Namık Kemal’in çocukluğunu yaşadığı bu bölgeye gelelim. Bu ev çöplük durumundaydı. Sadece bir duvarı vardı. O da Namık Kemal’in evini Küresel Mirası Koruma Fonuna yaptırdık. Burada haftada bir kez mutlaka uluslararası bir etkinlik yapılmaktaydı. Bu bölgede yine Ulu Camimizin, 12 Havariler Kilisesi (Kümbet Camii) ve Evliya Camimizin bulunduğu bu bölgeleri tamamıyla gecekondulardan arındırdık. Bir bölümünü biz yaptık bir bölümünü de vakıflar bölge müdürlüğümüz yaptı, kamulaştırdı. Biz Sarıkamış’tan ağaç getirip Evliya Camimizin bahçesine yerleştirdik. Yine oradaki kültür merkezi olarak bilinen burcu Evliya Camimizin derneğine bıraktık. Orada fevkalade bir kültür merkezi oldu. 12 Havariler Kilisesinin arkasındaki Papazın Evini restore ettik ve Müftülüğe bıraktık. Oradaki gecekonduları yıktık. O bölgeyi tamamıyla vakfımıza ve Evliya Cami derneğimize bıraktık. Ulu Caminin bahçesinde de gecekondular vardı onları da yıktık. Onları da Ulu Camimize bıraktık. 12 Havariler Kilisesinin bahçesinde elektrik santrali vardı onları da yıktık.
KALEYE TELEFERİK PROJEMİZİ GERÇEKLEŞTİRECEĞİZ
Bizim bundan sonra asıl yapmamız gereken şey Harvard Üniversitesi ve Küresel Mirası Koruma Fonuyla beraber yaptırdığımız bu bölgenin iyileştirilmesiyle ilgili. Kaleiçi, Selçuklu ve Osmanlı eserlerinin yoğun olduğu bu bölgede Kars çayının da iyileştirilerek Porsuk çayındaki gibi yükseltilerek üzerinde gondolların gezdiği bir yapılaşma projemiz vardı. Kars çayı etrafının gecekondulardan arındırılarak, yeşillendirilerek yürüme parkurlarının olduğU, insanlarımız için gezi ve spor alanları yapacaktık. Bu dönem bunları kesinlikle gerçekleştireceğiz. Kars çayının üzerinden bir teleferik buradan Kars kalesine, Kars kalesinin arkasından Kaleiçi mahallesine giden bir teleferik projemiz var bunu da gerçekleştireceğiz. Bu bölgede çok önemli bir çalışma yapacağız. Kültürel mirasın yoğun olduğu bu bölgeyi tamamıyla hizmete açacağız. Evliya Camimizin bulunduğu bu bölgede de Mevlana’nın hocası Hasan Harakan-iyi anma etkinlikleri derneğimiz ve valiliğimizle beraber yapacağız. Bu bizim en önemli projelerimizden biriydi. Bunu daha geniş ve uluslararası düzeyde yapacağız. Mevlana’yı anma etkinlikleri çok önemli bir etkinlik haline getirip turizme katkı sunmak adına bunu yapacağız.
FESTİVALLER KENTİ OLACAK
Kalemizin önden ve arkadan çıkan yolu yaptırmıştık. Kalede uluslararası etkinlikler olmaktaydı. 10 binlerce insan kaledeki bu festivallerde havai fişeklerle o yıllarda tanışmıştı. Bunu çok daha görkemli festivaller haline getireceğiz. Bu festivallerimize Türkiye’mizin en önemli sanatçıları, İbrahim Tatlıses, Sertap Erener, Anadolu Ateşi gibi bir çok sanatçı bu festivallerimize eşlik etmişti. Aynı şekilde dünyadan da en önemli sanatçılar gelmişti. Önce 40, sonra 50 ve 60’a yaklaşan dünyanın bir çok ülkesinden Küba’dan, Güney Afrika’dan, Japonya’dan festival katılımcıları geliyorlardı. Bu dönem bunu daha çok ses getirecek bir boyuta ulaştıracağız. Yine Büyükelçileri Kars’a davet edeceğiz. Bütün Büyükelçileri, Ankara’da bulunana misyon şeflerini eş ve çocuklarıyla beraber Kars’a davet ettik. Onlara unutulmaz 3 gün yaşatıyorduk. Çeşitli dönemlerde farklı Büyükelçileri getirdik. Onların Büyükelçilik bütçelerinden, kendi ülkelerinden getirdiği festival konuklarıyla bu festivallerimizi tatlandırıyorduk. Zaten Kars Belediyemizin bu festivalleri başlı başına yapma imkanı yoktu. Bunu yaratmak, yapmak çok önemliydi. Bu anlamda bu tür festivalleri çok daha geniş yapacağız.
ALTIN KAZ ULUSLARARASI FİLM FESTİVALİ DEVAM EDECEK
Altın Kaz Uluslararası Film Festivali devam edecek. Buraya yüzlerce sanatçı geldi. Onlar “Antalya’nın parası var ama Kars’taki Altın Kaz Festivalinin yaşayan bir ruhu var” Diyorlardı. Buna daha büyük bir heyecan ve coşkuyla katılıyorlardı. Maalesef 5 yıldır hem Kafkas Kültürleri Festivali hem Altın Kaz Film Festivali bitti. Yine halkımız her köşede her meydanda artık hiç tanımadığı Afrika’nın bir köşesinden ya Avustralya’dan festival katılımcıları hiç tanımadığı dilleri tanıyacaktır. O insanlarla kucaklaşacaktır. Kars yeniden Türkiye ve dünyanın gündemine oturacak diye kesin bir iddiamız vardır. Bütün Kars halkı ve hemşerilerimiz bunu bilsinler.
KARS, BIRAKTIĞIMIZDAN ÇOK DAHA GERİLEMİŞTİR
Geçen 5 yıl Kars’tan gitti. Tek bir çivi bile çakılmadı. Sadece son bir yılda yapılan birkaç asfaltın dışında gözle görülür kesinlikte herhangi bir hizmeti Karslılar maalesef göremediler. Onca yaratılan imkanlara rağmen bu bölge bıraktığımız gibi diyemiyorum. Bıraktığımızdan çok daha gerilemiştir. Hamamlar yıkılmaya başlamış. Restorasyonuna başladığımız Mazlumağa Hamamının restorasyonu kalmış. Selçuklu ve Osmanlı Evlerinin restorasyonunu yapacaktık. Yapılmayı bırakın şu an tamamıyla yıkıldı. Virahane durumdadır. Kalenin maalesef hiçbir işlevi kalmadı. Namık Kemal Evinde uluslararası sergiler, etkinlikler yapmaktaydık.
ANITIN YIKILMASI
Anıtın yıkılması şu anda tartışılıyor. Ama anıtın dibindeki o seyirlik teras yani o kahve tamamıyla bulaşık makinesinden tutun da masasından tabağına kadar her şeyini bizzat kendim özel almıştım. Ama şu anda parça parça edilmiş yıkılmıştır. Bunu neden korumadınız? Bu da bir mili servet değil miydi? Bu halkın, şehrin malı değil miydi? Onun neden yıkılmasını sağladınız? Oradaki bütün her şey tarumar edilip yıkılmıştır. Kars bunu hak etmiyor. Birçok kafe yine öyledir.
BATAKLIĞI PARK YAPTIK
Kayabaşı Parkı biz göreve başladığımızda bataklıktı. Bu park kaderine terk edildi. İnsanların gündüz bile gelmeye korktukları bu alanı binlerce araç dolgu yaptık. Burayı ağaçlandırdık. Yine burada devasa bir havuz yaptık. Kışında çocuklarımız buz pateni kayıyorlardı. Bu havuz maalesef 5 yıldır kurudu. Bütün mahallelerdeki yaptırdığımız benzeri parklardaki havuzlar kurutuldu. Şelaleler 5 yıldır çalışmıyor. Karslılar sormalıdır. Bu havuzlar şelaleler niçin kurutuldu? Bu parklar neden sahipsiz kaldı? Şu anda içler acısı durumda. Şu anda çocuklarımız burada buz pateni kayıyorlardı. Kars’ın kristal karını değerlendiremedik. Burada neden kış sporlarına yönelik tesisler yapılmadı? Niçin Universiad Kars’tan kaydırılıp Erzurum’da yaptırılırken ses çıkartmadılar? Niçin Kars’a sahip çıkmadılar. Oysa bu bölgede bütün Olimpiyatlar, bu tür etkinlikler sadece bir kentte, bir yerde yapılamaz. Birçok yere dağıtılır ki o bölgeler de buradan faydalansın. Zaten o bölgenin alt yapısı bunu kaldırmaz. Nitekim Universiad’da tam idealize edilen noktada olmadı. Niçin Sarıkamış’ta, Kars’ta benzeri buz paten sahaları gibi şeyler yapılmasın.
STADYUM BÖLGESİ ÜLKENİN EN ÖNEMLİ MEYDANI OLACAK
Amacımız göreve gelir gelmez ne olursa olsun mutlaka Kars’ta bir kış sporları merkezi yapmak durumundayız. Haydar Aliyev Parkı kaderine terk edildi. Şu anda çöplük durumunda. Cihangirzade İbrahim Bey Parkı, İskender Bozdemir Parkı ve bütün parklarımız kaderine terk edildi. Şu anda mahallelerimize gerek Digor Yolu üzerindeki gerek Aslanoğlu merkezinin arkasındaki park, gerekse Bülbül Mahallesindeki park benzeri birçok yerlerdeki parklar, yeşil alanlar ve oradaki havuzlar hepsi tamamıyla kurudu. Oradan güvenlikçiler çekildi. Parklar adeta yağmalandı. 60’ın üzerinde çocuk parkı yaptırmıştık. Şu anda bir tane bile çocuk parkı kalmadı. Bütün bunların hepsinin yenileyeceğiz. Yeni parklar, yeşil alanlar yapacağız. Hastanenin eski yerindeki alanla stadyumu o bölgeden kaldıracağız. Zaten projelendirmiştik, ihale etmiştik orada stadyum ihalesini başlatacağız. O bölgeyi Türkiye’nin en önemli meydanlarından birisi yapacağız. Orada atlı karıncaların olduğu, insanların rahatça gezebileceği gezi alanlarının olduğu, anıtsal yapıların, devasa havuz ve yeşillendirme çalışmalarının da olduğu güzel bir havuz ve ses ve ışık oyunlarıyla hareketli su oyunlarının olduğu güzel bir park yapacağız. Benzeri birçok parkı mahallelerde mutlaka yapmak durumundayız. Özellikle çocuklarımıza çocuk parkı yapmak zorundayız. Bizden sonra çocuk parkı da yıkıldı ve sahipsiz kaldı. Çocuklarımıza 5 yıldır hediye verilmiyor. Biz 23 Nisan ve 19 Mayıs’ı taçlandırmak adına her bayramda çocuklarımıza, anaokulunda son sınıfa kadar gençlerimize bayramlarda çeşitli hediyeler veriyorduk. Bunları özelikle sponsorlar bulup bütün çocuklarımız çocukluğunu yaşasın diye bu tür hediyeler yaptık.
ÖLÜSÜNE SAYGISI OLMAYANIN DİRİSİNE SAYGISI OLMAZ
Göreve geldiğimizde okullarımızın hepsinin önü çamurdu. Okulların bahçelerini yaptırdık. Gerek asfalt gerekse parke döşedik. Bahçe duvarlarını yaptırdık. Kimi okulumuzun fotokopi makinesi kimisinin ne talebi varsa onları karşılamaya çalıştık. Öğretmenlerimizle bütün etkinliklerde beraber yer aldık. Çocuklarımızla bayramlarda kucaklaştık. Camilerimize 5 yıldır herhangi bir destek verilmiyor. Yakacak yardımı yapılmıyor. Ben Belediye Başkanı dönemimiz boyunca bütün camilerimize ayrım yapmaksızın her türlü katkıyı sunmaya çalıştım. Yakıt ihtiyaçlarını giderdik. Camilerimizin gerek minare gerekse çevre düzenlemesi ve gerekse duvarı ve bahçesinin yapılması, ahşap döşemesi ya da halı alınması gibi talepleri sağlamaya çalıştık. Bunu giderek yaygınlaştıracağız ve önemli bir boyuta taşıyacağız. Mezarlıklarımızın hiçbirinin duvarı yoktu. Mezarlıklarımız içler acısı bir durumdaydı. Ölüsüne saygısı olmayanın ve geçmişine saygısı olmayanın geleceğine ve kendisine de saygısı olmaz. İlk görev aldığımızda biz sandık kurduk. Oradan gelen yardımlarla önce Bayrampaşa Mezarının duvarını yaptırdık. Daha sonra çevre yolundaki Asri Mezarlığını, Yenimahalle Mezarlığının, Sukapı Mezarlığının, Paşaçayırı Mezarlığının bütün duvarlarını yaptırdık. Yeterli değildi. Kimi zaman o dönem halkımızla beraber ağaçlandırma kampanyalarını yaptık. Ama yeterli olmadı. Buna daha geniş ölçüde ağırlık verip daha geniş ağaçlandırma çalışmalarını ve çevre düzenlemesini özellikle mezarlarımızı yeniden düzenleyeceğiz. Mezarlarımızın birer gezi parkı gibi olmasını ve insanlarımızın beklide dinlenme yeri gibi göreceği orada yatan ölülerimizin rahatça uyuyabileceği mezarlıklar haline getirmek durumundayız. Bunu devam ettireceğiz.
KENT KONSEYİ İŞLEV HALDEYDİ
Kent Konseyi binası daha önce gümrük binası olarak faaliyet göstermekteydi. Gümrük buradan ayrılınca bu bina dere içindeki diğer yağma edilen, yıkılan binalar gibi yıkılmaya yüz tutmuştu. Parça parça olmuştu. Çerçeve, kapı, pencere hiçbir şey kalmamıştı. Duvarlarda taşlar sökülmeye başlamıştı. Ama bu güzelim bina çok kötü bir durumdaydı. Restore ettirdik. Ladinleri diktik. O zaman 1 metre boyundaki bu ladinler içler acısı bir durumdaydı. Daha sonra bu bina 5 yıl işlevsiz kaldı. Yinede bina ayakta dimdik duruyor ama bu işlevsiz kalan binaya gümrük binası olarak el konmuştur. Bu da Kars’ın ve yerel yönetimin basiretsizliğinin sonucudur. Böylesine bir bina elden çıkartılmamalıydı. Çünkü biz yaptırdık. Bize tahsis edilmişti. Kaynak bularak bu binayı güzel Kars’a yaraşır bir saray yavrusu gibi yaptırdık. Kent Konseyi olarak halkımızın hizmetine sunduk. Kentimizin bütün değerlerini bir araya getirerek Kent Konseyini oluşturduk. 347 kişilik bir kent konseyi oluşturduk. Ayrıca 17 tane konseyimiz vardı. Kadın Konseyi, Gençlik Konseyi, İş Konseyi, Çocuk Konseyi, Ekonomi Konseyi, Dargınları Barıştırma Konseyi şeklinde konseylerimiz vardı. Belediye Başkanlığı Denetleme ve İzleme Konseyi, Milletvekillerini İzleme Konseyi gibi çok önemli işlevi olan, faaliyet sürdüren kent konseyi vardı. Özellikle Cihangirzade İbrahim Bey’i su yüzüne çıkartmış, unutulan Cihangirzade İbrahim Bey’in anıt mezarlığını yaptırarak onu da gündeme getirdik. Yine Cenub-i Garbi Kafkas Hükümetinin kuruluşunun 18 maddelik anayasa maddelerini kent konseyimizin duvarına astık. Cenub-i Garbi Kafkas Hükümetinin faaliyetlerinin ve Cumhuriyetten önce bir Cumhuriyetin kurulduğunu burada Karslılar ve ülkemizdeki bütün tarih kurumlarıyla paylaştık.
METZAMOR’A ADETA SAVAŞ AÇTIK!
Ermenistan’daki bölgemiz için tehlike arz eden Metzamor Nükleer Santralini Kent Konseyimizin en önemli faaliyeti içinde görüyorduk. Bu faaliyet çerçevesinde biz özelikle Birleşmiş Miletlerde (BM) Newyork’ta Türkiye’den bazı belediye arkadaşlarımızı da götürerek Hiroşima ve Nagazakileri belediye başkanlarıyla, dünyada savaş karşıtı belediye başkanlarıyla beraber nükleer savaş ve nükleer santrallere karşı Newyork sokaklarında 50 bin kişi yürüdük. Bunun kurdelesini biz kestik. Yine Birleşmiş Miletler bünyesindeki bir panelde Avrupa Birliği Merkezi Bürüksel’de Metzamor Nükleer Santralinin tehlikesini dile getirdik. Merkezi Viyana’daki Uluslaraarası Atom Enstitüsüne giderek yardımcısıyla görüştük. Ermenistan’a 12 kişilik bir heyet gönderildi. Bu heyetinde çalışmaları izlenip 2016’da Ermenistan’daki nükleer santrali kapatmayı taahhüt etmişti ancak bir santralin yapılması için süreyi uzattıklarını duyuyoruz. Kent Konseyimizin burada çok önemli bir işlevi vardı.
BİRLİK, BERALERLİK VE KARDEŞLİK
Kars’ta çok acilen birlik beraberlik ve kardeşliği sağlamamız gerektiğine inanıyorum. Kars’ta insanlarımız gerçekten ötekileştirilmiştir. Bu 5 yıl içinde mahallelerimize bir tek hizmet bile gitmemiştir. İlk işimiz birlik ve beraberliğimizi gerçekleştirmektir. Sevgi tohumu, kardeşlik tohumu ekmiştik. Bunu daha da pekiştireceğiz. Hizmetlerimize öncelikle kenar mahallelerden başlayarak bozulan yolları yeniden yapacağız. Yeniden kaldırımlar, parklar, bahçeler mahallelerimize hizmetler başlatacağız. Mahallelerimizin çok acil hizmete ihtiyacı var. Son derece kötü ve içler acısı bir durumdadır. Şehir içindeki birkaç takım göstermelik sokağa yapılan makyaj maalesef insanlarımızı artık tatmin etmiyor. Kars’ın en önemli sorunu olan içme suyu sorununu çözmek zorundayız. Bu konuda iyi bir politika üretmeden içme suyunu sağlıklı bir şekilde bütün herkese eşit bir şekilde verilmesi sağlanamadı. Çerme acil suyunu getirmiştik. O dönem en azından evlere 3-5 saat de olsa veriliyordu. Daha sonra Devlet Su İşleri (DSİ) ile protokol yapmıştık. 2007 yılında Bayburt Barajının arıtma tesisi ve isale hattını da DSİ’miz yaptı. Maalesef şehrimizin birçok yerine sağlıksız su geliyor ve bir çok yerine de su hala gelmiyor. Bu çok büyük bir basiretsizlik örneğidir. Halkımızın bir an evvel sağlıklı bir suya kavuşturulması lazım. Bayburt Barajının yanı sıra bana Çerme acil suyu olarak getirdiğimiz Çerme kaynağından şu anda bin saniye litre su rezervi bulunmaktadır. Bu suyun getirilmesi için yeniden proje üreteceğiz. Çerme suyunu doğal kaynağından arıtma tesisine de gerek kalmaksızın Kars halkına ulaştıracağız. Bu konuda birinci görevlerimizden biri de su olayıdır.
KARS; ULUSLARARASI GÜNDEMDEN DÜŞTÜ
Kars’ın en önemli sorunlarından birisi de ulusal ve uluslararası gündemden düşmüştür. Yaptığımızın etkinliklerle üniversitenin Kars’ın cazibe merkezi olmasını sağlamamız gerekiyor. Kars’a öğrencilerin isteyerek, can atarak gelmesini sağlamamız lazım.
Kars’ta huzur ve barışı sağlamamız gerektiğine inanıyorum. Sloganımız sevgi, kardeşlik ve
barıştır. Kars’ın huzurunu bozan hiç kimseye burada yaşam hakkı tanımayacağız. Halk olarak dışlayacağız, ötekileştireceğiz. Çünkü yoksullukla beraber tefecilik kurumsallaşmaya başlamıştır. Bilindiği gibi tefecilerde tahsilini yapmak için silahlanma yoluna gidiyorlar. Yoksulluk insanlarımızın belini kırmıştır. Onun için eğer biz bu şehri büyütmesek, geliştirmesek bu şehrin ekonomisini canlandırmasak, cazibe merkezi haline getirmesek diz boyu olan yoksulluk daha da devam edecek. Tefecilere gün düşecek. Tefecilikler oluşacak ve Kars’ta huzur bozulacak. 5 yıldır Kars’ta sadece Türkiye gündeminde adli vakalarla anılmaya başlandı. Bu bizim için, Kars için büyük bir ayıptır, büyük bir kayıptır. Bu kaybı bir an evvel gidermek zorundayız. Ben öncelikle bütün belediyede çalışan arkadaşlarımıza birlikte hareket edeceğiz. Hiç kimsenin kılına dokunulmayacak hepsi belediyse çalışanlarıyla beraber bizim kardeşlerimizdir. Ele ele vereceğiz. Orada şu an çalışan arkadaşlarımız da rahat olsunlar. Ekiplerimizle, meclis üyesi arkadaşlarımızla birlikte çalışacağız. Yine onlarla birlikte çalışmamıza sağlıklı bir şekilde devam edeceğiz. Her şey Kars için. Her şey ülkemiz için, her şey insanlık için.
KARS’IN ARTIK PARLAK BİR GELECEĞİ OLACAK
Önemli bir projemizde şudur: Doğu-Batı ekseninde Kars merkezden geçecek şekilde bir raylı sistem yapmak durumundayız. Bunu gerçekleştireceğiz. Uluslararası kaynaklar bulup bunu sağlayacağımıza inanıyorum. Kars halkına bunun müjdesini vermek istiyorum. Kars’ta festivalleri yeniden başlatacağız. Kars’ı cazibe merkezi haline getireceğiz. İş dünyasını, uluslararası sivil toplum örgütlerini, uluslararası iş dünyasını Kars’a getirmek durumundayız. Kars’ın artık parlak bir geleceği var. Kars-Tiflis Demir yolu ve Kars-Tiflis-Bakü karayolu Kars’tan geçiyor. Kars buraların merkezi olacak. Depolama, gümrükleme işlemler artık Kars’ta olacak. Onun için Kars, Kafkasların yeniden parlayan yıldızı olacaktır. Buna inanıyorum. Onun için bir an evvel Kars’ın dokusuna uygun alt yapısını yapacağız. Tarihi binaları, valiliğimize, kurumlarımıza özel sektöre de sokak restorasyon çalışmaları yaptıracağız. Kültürel mirasın yoğun olduğu Taht Düzü bölgesini Türkiye’deki en önemli merkezlerinden birisi yapacağımıza inanıyorum.
ORGANİZE BESİ BÖLGESİNİ MUTLAKA HAYATA GEÇİRECEĞİZ
Kars’ın en büyük potansiyeli olan hayvancılığımız değerlendireceğiz. Organize Besi Bölgesini mutlaka hayata geçireceğiz, zaten projelendirmiştik. Kazcılığı geliştirmek zorundayız. Kars’ın kazını dünyaya tanıtmak adına Altın Kaz Uluslararası Film Festivalini yapmıştık. Bunun benzeri tanıtımlar yapacağız. Ulusal Besiciler Birliğinin misafiri olarak Fıransa’ya gitmiştik. Oradaki kazcılığı, hayvancılığı ve peynirciliği insanlarımıza tanıtmaya çalıştık. Bu konudaki faaliyetlerimiz devam edecek. Kars’ın hayvancılık potansiyelini üniversitemizle, valiliğimizle, kurumlarımızla organize bir şekilde değerlendireceğiz. Özellikle hayvancılık potansiyelini değerlendirmek ve geliştirmek durumundayız. Başka bir şansımız yok. Organize besi bölgesini hayatımızı koyup gerçekleştirmemiz lazım. Bu yatırımcıları Kars’a çekip bilimsel bir hayvancılığın, besiciliğin, kazcılığın, kaz tüyünün özellikle hayata geçirilmesi ve onların potansiyel değerlendirilmesi, esnafımızın da bu festivallerle taçlandırarak tanıtılması konusunda desteğini alarak değerlendireceğiz.
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.