Aşura matemi 16 Aralık’ta
Kars Merkez Ehlibeyt Işıklı Camii Alimi Seyyid Ahmet Erdem, Aşura merasimi münasebetiyle bir mesaj yayımladı.
Erdem, Aşura gününün, zulüm ve istibdat karşısında uyanış ve istikamet ayı, (emri maruf ve Nahyi münker) iyiliği emretme ve değerleri ihya etme ayı, kötülüklerden sakındırma ve sapkınlıklarla mücadele ayı olduğunu söyledi.
Seyyid Ahmet Erdem, daha sonra mesajında şunları kaydetti: “Bismillahirrrahmanirrahim… “Şüphesiz, Rabbimiz Allah'tır deyip, sonra dosdoğru yolda yürüyenlerin üzerine melekler iner. Onlara: Korkmayın, üzülmeyin, size vadolunan cennetle sevinin! derler.” (Fussilet:30)
Yine hüzünlü bir muharrem ayındayız ve Kerbela Okulu kendi kapılarını âşıklarının üzerine açmıştır. Hz.Hüseyin (a.s) in Şehadet, yiğitlik, özgürlük, adalet, zulüm ve bozgunculuk karşısında teslim olmama dersini öğretmekteyiz.
Hedefine İnanan Gönüllere “Heyhat Minne zille” Zillet Bizden Uzaktır… yazısı kazınmıştır.
Hüseyni Üniversite yine kapılarını Hürriyete susayanlara açmış bulunmaktadır.
Bu üniversitenin Hocaları: Yaşlılardan: Habib bn Mezahir, Müslim’i Avsece,Gençlerden: Hz.Ali Ekber (a.s),Hz. Kasım (a.s) ve süt emenlerden ise Kerbelanın Dilsiz Şehidi Hz.Ali Asker (a.s)dir.
Aşura Günü,zulüm ve istibdat karşısında uyanış ve istikamet ayı, (emri maruf ve Nahyi münker) iyiliği emretme ve değerleri ihya etme ayı, kötülüklerden sakındırma ve sapkınlıklarla mücadele ayıdır
Aşura Günü,Hüseyni mektep yolunu sürdürenlerin öz Muhammedi İslam bayrağını dalgalandırarak, meclis ve toplantılar düzenleyerek Aşura kültürünü İslam Dünyasının her yerine yaymaları için yine bize yüzünü gösterdiği gündür.
Hz.Hüseyin (a.s),Ceddi Resul’ün (s.a.s) ve atasının hareketinin kazanımlarının, Hilafeti Saltanata çeviren Diktatör,ırkçı emevilerin estirdiği Zülüm ve Baskı fırtınalarının tehdidi altında olduğu, dinin zulüm sarayının pençeleri altında boğazlandığına ve yok edilmek istendiğine tanık olduğu bir dönemde ayağa kalktı.
Hz.Hüseyin (a.s), batılın İslam’ın hak elbisesi giydiğini ve batılı hak gibi gösterdiğini görmekteydi.
Hz.Hüseyin (as) Emevi iktidar sarayının yapı taşının “Yalan” olduğunu, gerçekleri haykırmanın onun yıkılışıyla sonuçlanacağını ve bu yolda ne tür zorluklarla karşılaşacağını biliyordu.
Dünya meta’ına satılmış Sözde Din Adamlarının onu dinden çıkmakla ve fitne çıkarmakla suçlayacağını, Peygamber’in Ehlibeytini (s.a.s) kuşatma altına alarak onların saygınlıklarını ayaklar altına alacaklarını ve onu zillet altında yaşamak ile hak için kıyam arasında seçim yapmaya zorlayacaklarını biliyordu ve o Kıyam etmeği tercih etti.
Hz.Hüseyin (a.s),Ceddi Hz. Resul’ün (s.a.s)dinini yok olmaktan kurtarmak için sükûtunu bozdu; kendi ifadesiyle Ben: Ceddimin Dinini Zalim Ellerden kurtarmak İçin Bu Kutsal Kıyama Baş koydum, sapmaları düzeltmek için. Güç ve şöhret için değil, Nitekim bunu da başardı,.
"Sadıklar böyle vefa gösterir serverine;
Bir canın yerine bin car verir önderine."
Evet, yine Kerbela'yı anıyoruz; o, tarihin en büyük bela, musibet, imtihan, irfan ve aşk çölünü. Arz kadar geniş, hak-batıl çizgisi kadar uzun bir çöl... Sadıkların meydanı, aşıkların destanı ve kızıl laleler gülistanı... Kerbela...”
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.