Azerbaycan Kars Başkonsolosluğu, Azerbaycan Dışişleri Bakanlığı’nın yayımladığı açıklamayı kamuoyu ile paylaştı.

Azerbaycan Kars Başkonsolosluğundan yapılan açıklamada, Azerbaycan Dışişleri Bakanlığının yapmış olduğu açıklama şöyle: “Son zamanlar Ermenistan tarafından Vyana ve Sankt-Peterburgda yürütülmüş görüşmeleri ve Ermenistan-Azerbaycan Dağlık Karabağ münakaşasının barış yolu ile sonuca bağlanması yolunda olan çabaları bozmaya ve münakaşanın çevresini genişlendirmeye yöneli provokasyonların artırılmasına münasibetde Dış İşleri Bakanlığı Azerbaycan tarafının derin rahatsızlığını izhar ederek aşağıdakileri bildiriyor. 29 Aralık 2016 yılında Ermenistan silahlı kuvvetlerinin istihbarat-diversiya grubu Ermenistan-Azerbaycan devlet sınırlarını bozarak, bir sonraki provokasyon eylemini gerçekleştirmiştir. Ermenistan silahlı kuvvetlerinin bu provokasyon eylemi önlenmiş ve Ermenistan istihbarat-diversiya grubu kayıplar vererek geri çekilmeye mecbur edilmiştir. Saldırıyı önlərkən Azerbaycan Silahlı Kuvvetlerinin Askeri hizmetlisi Gurbanov Çingiz helak olmuş ve onun cesedi Ermenistan tarafına götürülmüşdür. Ermenistan tarafı ilk olarak cesedin onlarda olduğunu inkar etse de sonradan baş vermiş olaya göre kendi sorumluluklarını gizlemek ve uluslararsı kamuoyunu kandırmak amacıyla hadiseyi Ermenistanın devlet sınırının bozulması olarak yansıtmaya çaba sarf etmiş, cəsədin fotoğraflarını sosyal medyalarda paylaşmakla manevi-etik normaları ve insani değerleriayaklar altına alarak çirkin tebliğata ve dezenformasyona başvurmuşdur. Ermenistannın provokasyon ve tahriki ile baş vermiş Nisan dövüşlerinde helak olmuş Azerbaycan askeri hizmetlilerinin cesetlerinde de ölümden sonra gerçekleştirilen çoksaylı işgence alametleri kayda alınmış ve onların da fotoğrafları Ermenistan tarafından basında ve sosyal medyalarda paylaşılmıştır. Bir kaç sene önce Azerbaycan silahlı kuvvetlerinin askeri hizmetlisi Mübariz İbrahimovun da cesedi Ermenistan tarafından alıkonulmuş, ceset üzerinde barbarlık amelleri gerçekleştirilmiş ve yaınız ısrarlı uluslararsı baskılar sonucunda onun cesedinin bir kaç aydan sonra Azerbaycana geri verilmesi temin edilmişdir. Ermenistan cumhuriyeti uluslararsı humanitar hukuku göz ardı ederek dövüş operasyonlarında hayatını kaybetmiş şahısların cesetlerine karşı barbarlık aktı gerçekleştirmek gibi siyaset yürütmektedir ve onların geri verilmesi meslesini devamlı olarak siyasi möhtekirlik objesine çevirmektedir. Uluslararsı humanitar organizasyonların, özellikle şegat ve humanizm prensiplerine dayanan Uluslararsı Kızıl Haç Komitesinin askeri hizmetlisi Cengiz Gurbanovun Azerbaycana verilmesi için zzorunlu ve ertelenmez tedbirler görmesini ümit etmekteyiz. Sözü giden olayla ilgili Genel Güvenlik üzere Antlaşma Teşkilatının Genel sekreteri Nikolay Bordyuja yetki sınırını aşmakla, vakanın önemini tahrif ederek sözde onun Ermenistan arazisinde gerçekleştiği iddiası ile konuşma yapıb. Bunula birlikte, Azerbaycanın işgal edilmiş arazilerinde yaradılmış kurgusal rejime “dağlık karabağ cumhuriyeti” gibi meraciat ederek, Azerbaycanın toprak bütünlüğü, egemenliği ve uluslararsı alanda tanınmış sınırlarının şüphe altında bırakılmasına çaba sarf etmişdir.  Genel Güvenlik üzere Antlaşma Teşkilatının Genel sekreteri tarafından seslendirilen bu sorumsuz beyanat AGİT-in Minsk Grubunun Eşbaşkanlarının vasıtası ile Ermenistan-Azerbaycan Dağlık Karabağ münakaşasının sonucu üzere yürütülen görüşmeleri bozmaya hizmet ediyor, aynı zamanda Azerbaycanın egemenliği ve toprak bütünlüğünü destekleyen teşkilatın diğer üye devletleri ile ilişkilerinin temel prensiplerine ziddir. N. Bordyuja önceleri de münakaşa ile ilgili önyargılı beyanatlarla çıkış etmişdir. Ermenistanın bir sonraki silahlı çatışmanı doğrudan Ermenistan-Azerbaycan sınırına geçirmek ve Ermenistana özel ilgisi ve beğenisi ile seçilen N. Bordyuja gibi siyasetçileri kullanmakla Genel Güvenlik üzere Antlaşma Teşkilatı münakaşaya dahil etmek çabaları regionda siyasi gerginliğin artmasına hizmet etmektedir ve regional sabitlik ve güvenliğe ciddi tehdit doğurmaktadır. N. Bordyujanın bu sorumsuz beyanatını redd ediyoruz ve teşkilata üye devletler tarafından ona değer verilmesini bekliyoruz. Azerbaycan cumhuriyeti defalarca beyan etmitir ki, Ermenistanın Azerbaycana karşı devam eden tecavüzü, Ermenistan silahlı kuvvetlerinin işgal edilmiş Azerbaycan arazilerinde gayri meşru mevcutluğu münakaşa sahasında gerginliyin ve olayların yaranmasının esas sebebidir ve münakaşanın siyasi sonucuna başlıca engeldir. Azerbaycan Cumhuriyeti, uluslararsı birliyi Ermenistanı barışa vadar etmeye ve BMT Güvenlik Konseyinin ilgili kararlarının yerine yetirilmesini taleb etmeye çağırıyor.”