Kars Milletvekili Mülkiye Birtane; İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin tarafından yazılı olarak cevaplandırılması için Cemil Kırbayır davasıyla ilgili TBMM’ye soru önergesi sundu.

Birtane şu ifadelere yer verdi:

“Üzerinden otuz yıl geçmesine rağmen,12 Eylül döneminde gözaltında kaybedilenlerin akıbeti hala aydınlatılmış değil. Kaybedilenlerin yakınları ellerinde onların resimleri ile adalet ararken, 12 Eylül döneminin aydınlatılması bir yana o dönem kayıplarına yeni kayıplar ve yeni faili meçhul cinayetler eklendi. Durum böyle olunca doğal olarak kayıp yakınlarının sayısı da gün geçtikçe arttı. Bütün engellemelere rağmen seslerini birçok yere ulaştırmış olsalar da hükümetler ve devletin ilgili kurumları ne duruma ilişkin yükümlülüğünü yerine getirdi ne de bu konuda insani bir duyarlılık gösterdiler.

12 Eylül döneminin gözaltındaki kayıplarından biri de Cemil KIRBAYIR’dır. O dönem Kars’ta gözaltına alınmış, kendisinden bir daha haber alınamamıştı. Annesi 30 yıl boyunca çocuğunun akıbetini öğrenme mücadelesi vermiş ve ilgili bütün kurumların kapısını çalmıştır. Annenin çığlığı ancak 30 yıl sonra duyuldu ve başlatılan inceleme sonucunda yetkililer, Cemil KIRBAYIR’ın o dönem Kars’ta gözaltında işkence sonucu infaz edildiğini tespit etti. Bu itiraf,zaten tahmin edilen akıbetinin resmi makamlar sonucu kabul edilmesi olup, hükümete sorumluluk yüklemiş, en azından özür dileme gerekliliği doğurmuştur. Çünkü devletler işlemiş oldukları suçu kabul ettikleri durumlarda bunun gereğini de yerine getirmekle yükümlü olup ve bu yükümlülüğü yerine getirmeyi taahhüt etmiş sayılmaktadırlar. Demokratik ülkelerde yasaların devlete yüklediği görev bu iken, Türkiye’deki işleyiş böyle olmamış, Cemil KIRBAYIR’ın gözaltında işkenceden öldüğü tespit edilmiş ancak cenazesinin ne yapıldığı ya da nereye gömüldüğü hakkında daha bir bilgi verilmiş değildir.

Oğlu Cemil KIRBAYIR’ın gözaltında nasıl kaybedildiğini öğrenen annesi, şimdi ise oğlunun nereye gömüldüğünü öğrenmek için mücadele vermekte ve adalet istemektedir. 104 yaşındaki annenin bu isteğine şimdiye kadar yetkililer tarafından kulak verilmiş değildir. Devlet gözetiminde iken işkence sonucu öldürüldüğü yine devlet tarafından resmen kabul edilen Cemil KIRBAYIR’ın mezarının nerde olduğu ya da cesedinin ne yapıldığına ilişkin devlet arşivlerinde bilgi olmaması inandırıcı değil. Zira TBMM İnsan Hakları Komisyonu’un raporuna göre, Cemil KIRBAYIR’ıncesedi sorgulamaları yapan kamu görevlilerince ortadan kaldırılmıştır.

Sorumlular ortada iken bu güne kadar, Cemil KIRBAYIR’ın ölüm olayına ilişkin bir gözaltı bile olmaması ve mezarının nerde olduğuna dair ailesine bilgi verilmemesi, etkin bir soruşturma yürütülmediğini ve devletin bu konuda sorumlu davranmadığını göstermektedir.Cemil KIRBAYIR’ın annesi, devlet gözetiminde işkencede hayatını kaybeden oğlunun mezarını aramakta ve devletin bu durum karşısında yükümlülüğünü yerine getirmesini beklemektedir.

Bu bağlamda;

1-Cemil KIRBAYIR’ın nereye gömüldüğü bilinmekte midir? Bilinmekte ise bu konuda ailesine bilgi verilmesi düşünülüyor mu?

2-Eğer bilinmiyorsa, bulunması için yürütülen bir soruşturma var mıdır? Nerede ve nasıl hayatını kaybettiği hakkında elinizde kesin bilgi bulunması, mezarının nerde olduğuna ya da cesedinin ne yapıldığına ilişkin bilgi edinilmesini mümkün kılmıyor mu?

3-Cemil KIRBAYIR’ın devlet gözetiminde işkence sonucu hayatını kaybettiği ortada iken neden henüz bir soruşturma başlatılmıyor? O dönemin Sıkıyönetim ve emniyet görevlilerinin kimler olduğu açık değil midir? Yürütülen bir soruşturma var ise ne aşamadadır?”