Çiftçi, tohum ve mazot derdinde
Kars’ta kurak yazın ardından sert geçen kışın da geçte olsa geride kalmasıyla birlikte bahar, kendini göstermeye başladı.
Çiftçiler de fiyatı çok yüksek olan mazotla birlikte tohum alabilmek için türlü çareler aramaya başladı.
Kars çiftçisi ise Hükümetin vatandaşa tohum desteği vermesini bekliyor. Kars Milletvekili Yunus Kılıç’ın da bu gibi sıkıntıları meclise taşıdığını belirten bölge halkı, “Tarım İl Müdürlüğü tarafından sadece sertifikalık tohum desteği dışında şu zamana kadar tohum desteği verilmiyor. Üstelik vatandaşta sertifikalık tohum için destek verildiğinden de habersizdir. Tarım ve hayvancılıkla uğraşan bölge halkı kurak olarak kurak geçen yazın ardından sert kışı da zor atlattık. Zaten kış boyu kaba yem sıkıntısı çektiğimiz gibi hayvanlarımız da para etmiyor. Bahar da geçte olsa geldi. Şimdi de tohum ve mazot derdine düştük. Her ikisi de çok pahalı. Devletten tohum desteği bekliyoruz. Kars Milletvekilimiz Sayın Yunus Kılıç, tarım ve hayvancılıkla uğraşan vatandaşın sıkıntılarını sık sık meclise taşıyor. Şuan en önemli derdimiz tohum fiyatlarıdır. Bu nedenle vekillerimizin bu sorunu da çözerek çiftçiye elzem olarak tohum desteği sağlamalarını bekliyoruz.” Dediler.
Ölçek Gazetesi sahibi Salih Şahin de, Kars halkının yaşadığı yem sıkıntısını yazdığı “Meclise istek gelsin / Köylüler tek tek gelsin / Mazot, tohum tükendi / Çiftçiye destek gelsin” şeklinde yazdığı mani ile dile getirdi.
Öte yandan bilindiği gibi karasal iklime sahip olan Kars’ta köylüler, geleneksel yöntemlerle sadece arpa, buğday, yulaf, fik ve korunga ekiyor. Bu ürünler dede - babandan miras alınan yöntemlerle ekilip biçildiği için yaz sonunda ürün alma oranı ise maliyetini dahi kurtaramayabiliyor.
Kars’ta zahirecilerde şu anda Buğday 800, Yulaf 850 - 900, Arpa 750, Fik 1.25 kuruş, Korunga ise 3 TL’den satılıyor. Mazot ise 4.30 civarında. Mazot ve tohum almakta zorlanan köylülerin dayanışması önem arz ediyor. Bu nedenle de köylüler ya tohumlarını birbirleriyle değiştiriyor ya da bir birlerinde ödünç tohum veya borç para veriyor.
ÇİFTÇİLER, HERGÜN ŞEHİRDEN KÖYLERE VARİLLERLE MAZOT TAŞINMAYA BAŞLADI
Yöresel tabirle Kars köylüsünün çifte çıktığı bu günlerde, her gün varil ve bidonlarla mazot köylere taşınıyor. Köylülerin maddi durumu kısıtlı olduğu için ve mazot fiyatlarının yüksek olması nedeniyle günübirlik olarak mazot alabiliyorlar. Köylüler aynı zamanda traktörleriyle köyden şehre mazot almak için geldiklerinde ortaya çıkacak maliyeti de hesaba kattıkları için köy minibüsleri de içinde kendilerinin de yolculuk yaptığı bir tanker olarak kullanılıyor. Bu durumda olası kazalarla birlikte ortaya çıkacak büyük risklere de davetiye çıkartıyor.
DAMIZLIK KÜLTÜRÜ, HAYVANCILIĞIN GELİŞMESİNİ ENGELLİYOR
Kars’ta temel geçim kaynağı tarım ve hayvancılık olan köylü, ahırında bulunan hayvan sayısını sabit tutmak için yıl boyu çaba harcıyor. Son yıllarda hükümetin uygulamış olduğu hayvancılık politikaları nedeniyle küçükbaş hayvan yetiştiriciliğinin bitme noktasına geldiği Kars’ta, bir köylü ortalama olarak 10 ile 15 arasında büyükbaş hayvan yetiştiriyor. Bu köylülerin temel amacı ise bu sayıyı korumak oluyor. Bu hayvanlardan elde edilen buzağılarının üçte biri ise çeşitli nedenlerle ölüyor. Geriye kalan buzağılarda satılarak ailenin bir yıllık ihtiyacını karşılayacak gelir oluyor. Yani Kars köylüsü, damızlık kültürü ile tarım ve hayvancılık yapıyor. Köylü, dede - babandan kalma yöntemlerle hayvan yetiştirdiği için tarlasında ektiği ürünleri de sadece hayvanlarının kışlık yiyeceklerini temin etmeği düşünüyor. Tarım ve hayvancılık bilimsel yöntemlerle, profesyonelce ve para kazanma düşüncesi ile yapılmadığı için bir adım ileriye gidemiyor.
AİLE İÇİ KAYIT DIŞI İŞÇİLİK GÖZ ARDI EDİLİYOR
Ülkenin birçok bölgesinde olduğu gibi Kars’ta da tarım ve hayvancılık yapan her bir evde, 2 veya 3 kişi 10 ile 15 inek için yıl boyu çalışıyor. Buna rağmen kayı dışı aile içi işçilik ise büyük bir kayıp olarak karşımızda duruyor. Oysa bu kişilerin bir işyerinde veya devlete ait bir fabrikada çalıştığı düşünüldüğünde ortaya çıkacak kayıp ülke ekonomisi için önemli paya sahip. Kars’ta hiçbir bölgede sulu tarım yapılmıyor. Ekilen tarlalara da yaz sonunda doğru dolu yağması ise köylüyü perişan ediyor. Ayrıca Kars’ın seracılık için son derece uygun bir iklime sahip olmasına rağmen bu yöntemle sebze ve meyve üretme bilinci kimsede bulunmuyor. Buna karşın Karadenizli çiftçiler, Kars’a gelerek yaz boyu bostan ekiyor. Bostanlarda ise her türlü sebze ve meyve ekerek büyük gelir elde ediyorlar. Karslılar ise bu insanları sadece seyretmekle yetiniyor.
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.