Ya eli donan yada kamerası çekim yapamaz hale gelen gazetecilerin bu güçlükler altında verdikleri mücadele ise fedakarlığın en belirgin göstergesi.

Doğu Anadolu Bölgesi, ağır kış koşulları, dağlık arazi yapısı ve hayvancılığıyla ön plana çıkıyor. Güneşin doğduğu ve ülkeye ışık saçtığı bu bölgede çiftçisinden esnafına, köylüsünden kentlisine kadar yaşamın her alanında büyük zorluklar çekiliyor. Her geçen gün daha da fazla göç veren Doğu, adeta Batı’ya kayıyor. Sanayileşme, devlet memurluğu gibi unsurlar kırsal alandaki genç nüfusu göç ettirirken, geride kalanlar ise elektrik, su, telefon, kredi kartı, büyük marketlerde alış-verişe vaktini ayırıyor. Elinde-avucunda ne varsa zaruri ihtiyaçlara ayıran vatandaşlar böylelikle bir yılda kazandığını bir yılda da harcayarak ömür tüketiyor.

Tüm bu imkansızlık içinde süren yaşamda her kesimden insanlar kimseye muhtaç olmamak için çalıştıkları işlerde büyük fedakarlıklar sergiliyor. Bunlardan biri de gazetecilik. Gazetecilik mesleği ekonomi imkan bakımından ne güldürüyor ne de süründürüyor. İkisi arasında bir yaşam yıllarca sürüp gidiyor. Tüm bunlara rağmen gazetecilik mesleğini ayakta tutan tek unsur ise fedakârlık. Gazeteciler, özellikle de kış mevsiminde büyük sıkıntı çekiyorlar. Dondurucu soğukta haber kovalamak, kamuoyunu bilgilendirmek için sarfedilen zaman ve telefon trafiği gibi bir çok uğraş veriyorlar.

Kars’ta da Aralık ve Ocak aylarında görülen mevsimin en soğuk günlerinde kamera ve fotoğraf çekmek sanattan çıkıp yerini delikanlılığa bırakıyor. 5 dakika bile ellerin dışarıda tutulamadığı soğuk havalarda kamera ve fotoğraf makineleriyle çekim yapmak adeta işkenceye dönüyor. Milyarlarca lira masraf edilerek satın alınan fotoğraf makineleri ve kameralar ise sık sık arızalanıyor ve kullanılamaz hale geliyor. Böylelikle bir gazeteci mesleği boyunca onlarca fotoğraf makinesi ve kameraya ücret ödemek zorunda kalıyor.

İşte bu olumsuzluklar içinde bile işlerini layıkıyla yapıp, haberlerini zamanında yetiştirebilmek için çaba sarf eden gazeteciler, televizyon ekranları ve gazete sayfalarında vatandaşı doğru bilgilendirmenin sevinciyle bir sonraki güne “merhaba” diyor.