Volkan KARABAĞ

Serhat Kalkınma Ajansı (SERKA) Genel Sekreteri Dr. İbrahim Taşdemir, yerel ve ulusal basın mensuplarıyla bir araya gelerek, hem yeni kadrosunu tanıştırdı hem de kentte devam eden projeler ile ilgili bilgi verdi.

Düzenlenen basın toplantısına SERKA Genel Sekreteri Dr. İbrahim Taşdemir, Kars Yatırım Destek Ofisi Koordinatörü Nesim Karakurt, Sanayi, Enerji ve Ulaştırma Birim Başkanı Ramazan Doğaner, Tanıtım ve Çevre Birim Başkanı Çağrı Esatoğlu, Tarım ve Kırsal Kalkınma Birim Başkanı Sevgi Gündüz ile yerel ve ulusal basın temsilcileri katıldı.

Bu zamana kadar 450 projeye destek olduklarını kaydeden Taşdemir, 2020 yılında 4 ayrı çağrıda 27 milyon lira hibe verdiklerini, 2021 yılında ise yine 4 ayrı çağrıda 24,5 milyon hibe vereceklerini sözlerine ekledi.

Kars için 2 müjde veren Taşdemir, “Yarın inşallah eski Ordu Caddesi, şimdiki Haydar Aliyev Caddesinin inşaat işini başlatacağız. İnşaat firması gelecek, caddenin tamamen yenilenmesi, kaldırımından ışıklandırılmasına, yolundan bina cephesine kadar tamamını yeniliyoruz. Turistik bir cadde olacak ve yaklaşık 60 milyonluk bir proje. Tabi biz bunu 2011 yılında planlamışken, biz Kazımpaşa, Atatürk, GAMP, Ordu ve Şehit Hulusi Aytekin Caddesi olarak düşünmüştük. Hasbelkader Avrupa Birliğinden, şuradan, buradan kırpılmış ve proje tek caddeye düşmüş ama gayret gösteriyoruz, arttırmaya çalışıyoruz, inşallah olur. Olmasa bile başka kaynaklardan bunu yapmaya çalışacağız. Bu anlamda yarın inşallah iş teslimini yapıp, çalışmaya başlıyoruz. O caddeyi yenilemeye başlayacağız. Bugün, UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesi’ne giren Ani Ören Yeri’nde, Türklerin Anadolu’da yaptığı ilk cami olan Ebu’l Manuçehr Camii’nin ibadete açılması ile ilgili ihaleye çıkıyoruz. İnşallah ibadete açacağız ve 5 vakit ezanımız orada okunacak, orada namaz kılınabilecek. Ahlat, Malazgirt Muharebesi bizden 7 yıl sonra gerçekleştirildi, 1071 yılını kullanarak ciddi bir turizm destinasyonu haline getirdi. Halbuki Anadolu’ya ilk giriş burasıdır, 1064 yılında bizim burada camimiz var. Biz bunu ibadete açacağız ve bunu bir destinasyon haline getireceğiz. Gerekirse bu kutlamaların buradan başlayıp gitmesine belki zemin hazırlamış oluruz. Rus işgalinde iken bir dönem Ebu’l Manuçehr Camisini depo olarak kullanmışlar ve arada olmaması gereken bazı duvarlar inşa etmişler, biz kapsamlı bir restorasyon ile eski haline dönüştüreceğiz.” dedi.

Tüm kurumlara seslenen Taşdemir, Serhat Kalkınma Ajansının kapısının her zaman açık olduğunu ve hep beraber çalışmamız gerektiğini dile getirerek, “Çünkü biz bu memleket için maaş alıyoruz, ben aldığım maaşı bu memlekete hizmet için alıyorum. Eğer ben bunu yapmasam, akşam başımı yastığa koyduğumda ben bu memlekete ihanet etmiş olurum. İhanet, illaha dağa çıkıp, silah kullanmak değildir. En büyük terörist, aldığı maaşla, bu memleketin parasını alıp, ekmeğini yiyip, bu memlekete iş yapmayandır. En büyük terörist, o teröristtir. Biz sadece ‘silah alıp dağa çıkan adama terörist’ diyoruz ama burada ‘devletin görevlendirdiği bir bürokratsan veya devlete hizmet edecek bir birimdeysen, sen bunu devletin ve milletin namına yapmıyorsan en büyük terörist sensin’. O anlamda ben bunu ısrarla dile getirmek istiyorum ve bu birim bizim için vebaldir. Hele bu toprağın çocuğuysanız iki kat vebaldir. Çünkü bu toprakta neler yaşandığını, ne sıkıntılar çekildiğini hep beraber biliyoruz. Bu sıkıntıları atlatmak için de           her şeyi devletten beklemeyeceğiz, hep birlikte yapacağız. Devlet, Osmanlı’dan kalma bizim ülkemizde özellikle ‘baba’dır. Ama her şeyi de babaya yıkmamak gerekiyor, evlatlarında da çalışması gerekiyor. Yeri gelir evlat babaya yüklenir, yeri gelir baba evlada yüklenir. Bu anlamda hep beraber yürürsek gerçekten çok güzel işler yapacağız. Kars, Ardahan, Iğdır ve Ağrı’da 15 milyon devletin yatırımı var, demek ki devlet bu bölgeye çalışıyor. O yüzden bizim de en az devlet kadar, millet olarak el atmamız lazım.” diye konuştu.

Taşdemir açıklamasını şöyle sürdürdü: “Bildiğiniz gibi geçen hafta iki mali destek programına çıktık. 1,5 milyonluk bir teknik destek programımız yayınlandı. Hemen akabinde de 2 milyonluk bir fizibilite destek programı yayınlandı. Buradaki temel felsefemiz şudur; biz kalkınma ajansı olarak bölgede bir banka muamelesi görmekten hakikaten rahatsızız. Biz para dağıtan bir kurum olarak görülmekten rahatsızız.  Biz para dağıtan bir hibe kuruluşu değiliz. Biz bu bölgenin beyniyiz. Her defasında bunu ben ısrarla dile getiriyorum. SERKA bölgenin beyni ne demek. Yani bu bölgede yapılabilecek bir iş varsa önce bizim tarafımızdan düşünüp, bunun önünü arkasını değerlendiriniz. Bu proje bu memleket için faydalı mı değil mi, teknik olarak analiz edilip ondan sonra bu yatırımın bölge çekilmesi ya da yanlış bir yalatırım varsa bunu bir an önce bizim ekibimiz tarafından uzmanlarımız tarafından değerlendirilip bunun zamanı ve yerinin olmadığının değerlendirilmesi bizim tarafından yapılması gerekiyor. Bu anlamda biz diyoruz ki biz bu bölgenin hafıza merkezi ve beyniyiz. O yüzden kurumlarımızın ve kuruluşlarımızın, özel sektörün ve tüm sivil toplum kuruluşlarımızın her türlü danışmanlık ve her türlü yardım mekanizması anlamında yol göstermek istiyoruz. Her türlü yardım mekanizması anlamında yol göstermek, onlara destek olma anlamında sürekli hazır olduğumuzun bilinmesini istiyoruz. Bunun altında yatan temel neden de budur. Yani bir şirketimiz baba usulü yıllarca annesinden babasından gördüğü şekilde bir peynir üretiyorsa, ne bileyim bir oyuncak üretiyorsa ya da bir işte marangoz atölyesi orada bir iş yapıyorsa; biz diyoruz ki bunu değiştirme zamanı geldi artık. Benim 21. yüzyılda daha iyi ileriye gidebilmesi için ne yapmam gerekiyor veya bu bölgede hiç üretilmeyen bir ürünü tekrar nasıl üretiriz veya nasıl gün güzüne çıkarız demesi gerekiyor. Biz bu anlamda danışmanlık vermeye çalışıyoruz. En basitinden peynirden yola çıkacak olursak bugün Kars'ta hepimizin bildiği üzere bir Kars kaşarı var. Bir de çok az nadiren yapılan gravyer var. Örnek verecek olursak bizim bir ilimiz kadar olan Hollanda'ya baktığınızda her türden ve çeşitten süt ve peynir üretimi yapıyor. Peyniri salata için kullanıyor. Peyniri toz olarak kullanıyor. Peyniri akşam yemeğinde tüm yemeklerin yanında meze olarak veya pizzada kullanıyor ve her peynir için bir hikaye uyduruyorlar ve biz de bunu gidip 10 kat fiyata satın alıyoruz. Dolayısıyla hani bizim dediğimiz danışmanlık işi ve yardım anlamında en basitinden peynirle ilgili yola çıkarak bizim bu teknik destek çağrımızın anlamı işte budur.”