1. HABERLER

  2. GÜNCEL

  3. Erdem’den Aşure Günü açıklaması
Erdem’den Aşure Günü açıklaması

Erdem’den Aşure Günü açıklaması

Kars’taki Caferilerin Dini Lideri Seyit Ahmet Erdem, Muharrem ayı ve Kerbela şehitlerinin yası konusunda açıklamada bulundu.

A+A-

Muharrem Ayı’nın Peygamber Hazreti Muhammed’in çocukları Hazreti hasam ve Hazreti Hüseyin’in Yezid Oğulları’nca katliama uğramalarının yası olduğunu söyleyen Erdem, “Allah’ın emridir. Ve bizler de o Ehlibeyt’i yerine getirmek için bu aylarda ve bugünlerde yaslıyız ve yaslı olacağız.” dedi.

Erdem açıklamalarında şu ifadelere yer verdi: “Muharremlik Ayı Peygamberimizin evlatlarının Yezid Oğulları’nca katliama uğradıkları ayın yıl dönümü ve yas ayıdır. Bundan 1372 yıl önce Hicri 61. yılında Kerbela Çölü’nde meydana gelen insaniyet tarihinin en acı sahnesi ve İslam’ın kanayan yarası Kerbela ve bu ayda peygamberimizin ve onun evlatlarının, onları sevenlerin ve bütün İslam âleminin en acı aylarından birisidir. Muharrem ayının 10. günü (Aşure Günü) Kerbela katliamının gerçekleştiği gündür ve bugün büyük acıların yaşandığı gündür.

Bugün peygamberimizin en acı günüdür, yas günüdür ve ağladığı gündür ve bizler de görevimiz budur ki peygamberimizle birlikte bugünü yas tutalım ve bütün İslam âlemine ait olan bir gündür. Peygamber efendimiz nasıl evrensel ise, alemlere rahmet ise sadece Müslüman’ın rahmet vesilesi olmamakla birlikte bütün kainatın rahmet kaynağı ise ve bu yas nasıl onun yası ise bizlerin de yası olmalıdır. Bizler bu ayda peygamberimizle birlikte yaslıyız ve yaslı olacağız. Aradan geçen 1372 yıla rağmen her yıl Muharrem Ayı’nda merasimler düzenlenir, taziye meclisleri, toplantıları düzenlenir. Camilerimizde, meclislerimizde Kerbela olayı, Kerbela’ya nasıl gelindi, Kerbela katliamını meydana getiren unsurlar nelerdir bunlar anlatılır.

Aşure gününe hazırlık yapılır ve bizlerin en büyük matemimiz ve yasımız Aşure Günü’dür. Aşure günlerimizde bütün şehirlerde olduğu gibi şehrimizde bütün insanlarımız duyarlılık göstermekte, birlik beraberlik içinde peygamberimizin evlatlarına uygulanan zulüm yürüyüşlerle telin edilmektedir. Hamdolsun şehrimizde bu hususta birlik ve beraberliği sağlamış durumdayız. o törende devlet vardır, millet vardır, şehrimizdeki bütün Müslüman kardeşlerimiz vardır ve olması gereken de odur. Peygamberimiz nasıl ki evrenseldir, onun evlatları da evrensel olmalıdırlar. Peygamberimiz bütün İslam alemine iki emanet bırakmıştır bunlardan birisi Kuran-ı Kerim diğeri de Ehlibeyt’tir. Bu hadis kaynaklarında sabittir onun için bizler görevimiz budur ki özellikle bu hassas süreçte hem ülkemize, hem dünya coğrafyasında, hem de İslam coğrafyasında Kur-an ve Ehlibeyt’in mesajlarına kulak vermeliyiz, o mesajlara uymalıyız. Peygamberimizin iki nefis emaneti olan Kur-an ve Ehlibeyt’in ve ayrıca peygamberimiz Hz. Hüseyin (a.s) kurtuluş gemisi ve hidayet meşalesi olarak tanıtmıştır.

Peygamberimizin bütün İslam âlemine vasiyeti Hz. Hüseyin’i kendilerine bir kurtuluş gemisi olarak görmeleridir. Esasen İslam âleminin tek kurtuluşu da peygamber efendimizin bu vasiyetinde saklıdır. Peygamberimizin bu vasiyetine riayet ettiğimiz takdirde İslam âlemi İslam düşmanlarının zulümlerinin pençesinden ancak o şekilde kurtuluşa erecektir, bizim görüşümüz budur. Kur-an’a, Kur-an’ın emirlerine, hükümlerine ki Kur-an bile peygamberimizin Ehlibeyt’ine sahip çıkmayı bizlere emretmiştir. Bizler de bu Ehlibeyt’e acı günlerinde sahip çıkmalıyız ki Allah’ın rızasını kendimize sağlamış olalım. Bana göre İslam coğrafyasının tek kurtuluşu peygambere sahip çıkmayla olur, Kuran-ı Kerime sahip çıkmayla olur ve onun Ehlibeyt’ine sahip çıkmayla olur.

Bütün İslam âlemi peygamberin Ehlibeyt’ine hürmet etmek zorundadır, Allah’ın emridir ve bizler de o Ehlibeyt’i yerine getirmek için bu aylarda ve bugünlerde yaslıyız ve yaslı olacağız.” Aşure Günü’nde Cami önünde kurulacak olan Kızılay çadırı’nda kan bağışının da yapılacağını belirten Erdem; “Dinimizde Kuran-ı Kerim’de bir emir var. Bir kişinin veya bir canlının kurtuluşunu sağlayan insan bir toplumu kurtarmış sayılır. O açıdan Aşure’nin bereketlerinden biri de budur ki insanların arasında bir yarımlaşma, bir dayanışma söz konusu olsun. Bizler de son iki yıldan beri her Aşure günü Camii’nin önünde Erzurum Kızılay Kan Merkezi ile işbirliği yaparak Desteci gençlerimiz başta olmak üzere bütün halkımız kan vermeye teşvik ediliyor. Halkımız artık o günlerde Kızılay’a kan bağışında bulunmaktadır ve bu insani görevimizi yapmaktan fevkalade memnunuz. Kızılay çadırları Pazar günü kurulacaktır halkımızı bu sene yine kan vermeye davet ediyoruz. Halkımızın bu insani girişime destek olmasını temenni ediyoruz ve şimdiden kan bağışında bulunan değerli halkımıza teşekkür ediyorum.”

Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.