Ozan Yayman/Cumhuriyet

12 Eylül sürecinde yüzbaşı olarak cezaevi müdürlüğü yapan ve anayasa değişikliğinin ardından yargılanmak için savcılığa dilekçe veren Bektaş Tufan Güneş, “Hesap soracağız diyenlerin gerçekten samimi olup olmadığını göreceğiz” dedi.

12 Eylül askeri darbesinde Kars-Erzurum-Ağrı-Artvin İlleri Sıkıyönetim 2 Numaralı Askeri Cezaevi Müdürü olarak görev yapan ve geçen günlerde savcılığa dilekçeyle başvurarak hakkında soruşturma açılmasını isteyen Kıdemli Topçu Yüzbaşı Bektaş Tufan Güneş, kendisinin darbenin yürütücülerinden biri olduğunu belirtti. Güneş, “Ben o süreçte işkence uygulamadım, alnım ak. Mahkeme huzuruna çıkarak, darbe sürecinde herhangi bir işkence olayına karışmadığımı ispat etmek istiyorum” dedi.

Anayasa değişikliğiyle geçici 15. maddenin kaldırıldığına vurgu yapan Güneş, “Şu an kamuoyunda ciddi bir beklenti oluştu. Hesap soracağız diyenlerin gerçekten samimi olup olmadığını göreceğiz. Aksi halde, ‘darbeciler yargılanacak’ denilerek, siyaseten kazanç mı sağlamak istediler? Bu süreç bir samimiyet testidir ve ben bir adım atarak, bu teste hazır olduğumu bildirdim” diye konuştu.

‘Kendi özgür irademle...’

Güneş, Karşıyaka Başsavcılığı’na sunduğu dilekçede, şu görüşlere yer verdi: “1982 Anayasası’nın kaldırılan geçici 15. maddesinin 2. fıkrası kapsamında bulunmam nedeniyle, yüzde 58 ‘evet’ oyuyla yansıyan halk iradesine ve oluşan beklentiye uyarlı olarak kendi özgür irademle yargı huzuruna çıkmak ve hesap vermek istiyorum.”

‘Kenan Paşa da hâkim karşısına çıksın’

Güneş, hukukçuların “darbeciler yargılanabilirler” ya da “yargılanamazlar” diye ikiye ayrıldığını belirterek “Kimler yargılanabilecek, kim yargılayacak ve ne zaman yargılanacaklar sorularının yanıtını Adalet Bakanı bile bilmiyor. Ben burada ilkeli bir karar alarak, tüm bu tartışmaların dışında bir adım attım. Başta Kenan Evren olmak üzere darbe sürecine dahil olan herkesin korkmadan, adliyeye giderek, benim verdiğim dilekçenin bir benzerini vermesi gerekiyor. Kenan Paşa, kendisini yargılamaya kalkarlar ise intihar edeceğini söylüyor. Gitsin, hâkim karşısına çıksın. Yaptıklarının hukuka uygun olduğuna inanıyorsa, vicdanı rahatsa mahkemelerden çekinmesin” dedi.

‘Bugünkü düzen de kaygılandırıyor’

“12 Eylül’ün hukuk düzenini iliklerime kadar yaşamış birisiyim” diyen Güneş, “Ama bugünkü hukuk düzeni de beni kaygılandırıyor” görüşüne yer vererek şunları söyledi: “Emekli Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı, görev başındaki savcı, gazeteci, profesör ve daha nicesi sabaha karşı, neyle suçlandığını bilmeden alınıp götürülüyorsa, 3-5 kişinin bir araya gelerek, cezaevi komutanı bana işkence yaptı demeyeceğini kim garanti edebilir? Ben, hiç kimsenin, hakkımda, ‘işkenceci’ demesine izin vermeden, yargılanmak ve aklanmak istiyorum. Savcılığa yaptığım başvuruma bir diğer etken de 12 Eylül’ün mağduru olan ve sesleri yeterince duyulmayan insanların sesi olma istemimdir. Başvurum işleme alınırsa, Mamak ve Diyarbakır Cezaevi gibi işkence konusunda ön plana çıkmış yerlerin dışında kalan tutukevlerinin sorumluları da mercek altına alınabilecek.”