Fahrettin Erdoğan’ı Anma Paneli
Anadolu Kültürünü Koruma ve Araştırma Vakfı ( AKKAV ) kültür çalışmaları çerçevesinde Sarıkamış Belediyesi ile “Cenubi Garbi Kafkas Cumhuriyeti Hariciye Vekili Fahrettin Erdoğan” konulu anma paneli düzenledi.
Sarıkamış Halk Eğitim Merkezi’nde Saygı duruşu ve İstiklal Marşıyla start alan Panele; Sarıkamış Belediye Başkanı İlhan Özbilen, Arpaçay Koçköy Belde Belediye Başkanı Esat Aydın, Panelistler, Kafkas Üniversitesi (KAÜ) Tarih Bölümü öğrencileri katıldı.
Anma Paneli, Prof Dr. Adnan Ataç’ın “Sevgili Dolu Anadolu” görsel sunumu ve Kars İl Kültür Müdürü Hakan Doğanay’ın “Kars Tarihinde Kısa Bir Yolculuk” adlı slayt gösterisi eşliğinde yaptığı konuşmayla başladı.
AKKAV Başkanı İsmet Erdoğan, 1992 yılında kurulan Vakfın, kültür, sanat ağırlıklı hizmetlerin yanı sıra eğitim, sosyal, dayanışma, bilimsel araştırmalar olmak üzere bir çok dalda hizmet verdiğini söyledi. Erdoğan ayrıca, 1 sana önce Ankara’da yapılan aynı paneli gelen istekler üzerine Sarıkamış’ta da yapmak istediklerini belirtti.
Sarıkamış Belediye Başkanı İlhan Özbilen de, Cenubi Garbi Kafkas Cumhuriyeti’nin Kars’ta kurulduğunu ifade ederek, bunun pek fazla kimse tarafından bilinmediğini ve bu tür organizasyonlarla iyi şekilde anlatılması gerektiğini vurguladı.
Eski Milletvekili Ali Haydar Erdoğan’ın da konuşmasından sonra panele geçildi. AKKAV Başkanı İsmet Erdoğan’ın başkanlığını yaptığı panelde Gata Tıp Tarihi ve Deontoloji AD Başkanı Prof. Dr. Adnan Ataç, Mali Müşavir Tokay Köycü, Kafkas Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Jülide Akyüz Orat, Araştırmacı Sezai Yazıcı, Hacıbektaş Eğitim ve Kültür Derneği Genel Başkanı Prof. Dr. Naki Selmanpakoğlu birer konuşma yaptılar.
PİROĞLU FAHRETTİN BEYİN HATIRALARINDA KARS’IN KURTULUŞ MÜCADELESİ
Panelistler, 1874 yılında Divriği Yağıbasan Köyünde dünyaya gelen ve 1958 yılında Ankara’da ölen, Kars’ın düşman işgalinden kurtuluşunda önemli görevler üstlenerek bölgedeki direniş gücünü örgütleyip Milli İslam Şurası’na, birinci ve ikinci Kars Kongresine başkanlık yapmış, Cenûbi Garbi Kafkas Hükümeti’nde Dış İşleri Bakanlığına getirilmiş ve İngilizlerin Parlamentoyu bastığı tarihte Cenubi Garbi Kafkas Cumhuriyeti’nin tanıtımı için Erzurum’da görevli olduğundan Malta’ya sürgün edilmekten kurtuluşmuş olan Kars yakın tarihine damgasını vurmuş önemli kahramanlardan biri Fahrettin Beyi çeşitli yönleriyle anlattılar.
Panelde, 1877-1878 Osmanlı Rus Harbi’nin ardından 3 Mart 1878’de imzalanan Ayestefanos Anlaşmasına göre, Çarlık Rusya’sının 1 milyar 410 milyon rublelik savaş tazminatının 1 milyar 100 milyon rublesine karşılık Kars-Ardahan ve Batum’un Ruslara bırakıldığı tarihten başlayarak, Fahrettin Beyin ve Birinci Meclis’e milletvekili olarak seçilişine kadar geçen süre tartışıldı. Konuşmacılar Fahrettin Bey’in Bulgaristan’dan Samsun üzeri Batum’a, oradan da Kars’a gelişini ve 1914 yılında Sarıkamış’taki evinin Ermeniler tarafından yakılarak Rusya Orenburg’a sürülüşünü ve Çarlık Rusyası’nın yıkılışının ardından Kars’a dönerek bölgenin kurtuluş savaşındaki rolü üzerinde durdular.
Gata Tıp Tarihi ve Deontoloji AD Başkanı Prof. Dr. Adnan Ataç, “Fahrettin Erdoğan çocuk yaşlardan beri gittiği yerleri not etmeye başladığını, her gittiği yerde kiminle görüştüğünü isim isim zikrediyor. Bu de tabi ki önemli bir belge oluşturuyor. 1897 yılında Artvin, Ardahan, Kars, Sarıkamış yolunda Asboğa köyüne geliyor. Burada İsmail Ağa’nın kızı Zehra hanımla evleniyor. Tabu Zehra hanımda Fahrettin bey için önemli dönüm noktalarından birini oluşturuyor.” dedi.
Mali Müşavir Tokay Köycü de, “Fahrettin Erdoğan, Ulusal kurtuluş bilincinin Anadolu çapındaki nadir savunucularının en başta gelen şahsiyetlerinden birisidir. Türk ulusunun birliği ve bütünlüğü için çalışmış, bağımsız bir birey, gözü pek bir yurtsever, kahraman bir Türk evladıdır. Bölge haklının kendi iradesi ve tercihi doğrultusunda kurulan Cenubi Garbi Kafkas Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı olan Fahrettin Erdoğan, büyük devletlerin desteklerini arkalarına alan Ermenilerin düşlediği Büyük Ermenistan idealinin öngördüğü Doğu Anadolu’nun işgali ve Ermenileştirilmesi kalkışmasının karşısında durmuştur.” diye konuştu.
Kafkas Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Jülide Akyüz Orat ise, “tüm kademelerde, tüm aşamalarda görev alan Fahrettin Bey, o dönemin en önemli kahramanlarından biridir. 1874 yılında Sivas Divrik’de dünyaya gelmiş, İstanbul, Bulgaristan, Romanya gibi o zamanın Türkiyeli sayılan Osmanlı topraklarında yaşamış, bilgisini artırmış Fahrettin Erdoğan, Sarıkamış/Asboğa köyüne gelip yerleşmekle birlikte bölgenin tarihi açısından önemli sayılacak, tarihe yön verecek çalışmalarına başlamıştır.” şeklinde konuştu.
PİROĞLU FAHRETTİN BEYİN HATIRALARINDA KARS’IN KURTULUŞ MÜCADELESİ
Panelde konuşan Araştırmacı Sezai Yazıcı, Fahrettin Erdoğan’ın sadece yerel bir kahraman olarak değil, bütün bu bölgenin tarihini etkileyip hatta ulusal ölçekte Doğu’nun kurtuluşunu sağlayan 160 günün öyküsünü anlattı.
Sezai Yazıcı, “30 Ekim Mondros Mütarekesi ardından 5 Kasım 1918’te toplanan Kars İslâm Şurası’nın, Anadolu’da Kurtuluş Savaşı’nın düşmana karşı ilk yerel örgütlenmesinin adı olduğunu” belirterek şunları söyledi: “Kars’ta 5 Kasım İslam Şurası’ndan sonra 14 Kasım 1918’te Birinci Kars Kongresi, 30 Kasım 1918’de İkinci Kars Kongresi, 3-5 Ocak 1919’da Birinci Ardahan, 7-9 Ocak İkinci Ardahan Kongresi toplanmış ve 17-18 Ocak 1919 tarihinde toplanan Büyük Kars Kongresi ile de Cenubi Garbi Kafkas Cumhuriyeti kurulmuştur.” Yazıcı, “İngilizlerin, bu cumhuriyetin 13 Nisan 1919 yılında parlamentosunu dağıtarak 12 üyesini Malta’ya sürdüğünü” anlattı.
Yazıcı, “Mondros Mütarekesi 30 Ekim’de imzalandı. Bütün günlüklerde, Kurtuluş Savaşı günlüklerinde 5 Kasım’da bir şura kurulduğu yazılı. O şuranın kurulduğu yer Kars’tır. Kars Milli İslam Şurası. Buradan başlayıp 13 Nisan’a kadar giden süreci ve bir kahraman olarak, bir kişilik olarak yer yer Fahrettin Bey’in bu süreçteki rolü, etkisini ifade etmeye çalışacağım” dedi.
Fahrettin Erdoğan’ın bu süreçte yakalanması ve serbest bırakılmasında çok ilginç gelişmeler yaşandığına da dikkat çeken Yazıcı, şunları söyledi:
“1914 yılında bir gece evi basılıyor, ardından da tutuklanıyor. Sonra çok meşakkatli bir serüven başlıyor. Bu serüven 120 gün sürüyor. Gittiği, konakladığı her yerde de 20’şer gün hapishanelerde kalıyor. Çok çileli yolculuktan sonra 120 günün ardından Tifüs hastalığına yakalanıyor. Onun verdiği meşakkat ve bir dizi sıkıntının ardından ilginç gelişmeler başlıyor. Evrakı kayboluyor ve bırakılıyor. O arada muhtelif Türk ve İslam teşkilatları içerisinde çok önemli yararlılıkları oluyor. Kendisine köşe ayrılıyor, o köşede yazılar yazıyor ve bir gece tertipliyor. O gecede Çar’ın devrildiğini öğreniyor. O sırada yeniden güvenlik güçleri Fahrettin Beyi tutuklamak için geliyor.Bu defa da Fahrettin Bey’in evrakının bulunduğunu söylüyorlar. Kendi ifadesine başvurmak üzere götürüyorlar. Gittikleri yerin de Bolşevikler tarafından yakıldığını öğreniyor.tutuklamasına kaynaklık eden o evrakın yandığını öğreniyor. Böylece tekrar kurtuluyor ve serbest bırakılıyor. Bir süre orada kalıyor sonra Gümrü üzerinden Kars’a dönmeye çalışıyor. Brest Litovsk Anlaşmasının imzalanmasından sonra türk basını bunu “Şarkta sulhun güneşi”, “Barışın şehitlerimize ve gazilerimize 3 mükafatı: Kars, Ardahan, Batum” haber başlıklarıyla yer veriyor ve çok büyük bir sevinç doğuyor. Unutmamalıyız: Brest Litovsk barışı bu bölgenin kurtarılmasına ve bütün Doğu’nun Anavatana katılmasında belirleyici bir rolü vardır. Bunun da daha önceden hep o devrimi gerçekleştirenlerin kafasında tasarladığı bir süreç olduğunu akıldan çıkarmamamız gerekiyor.”
Radyoloji Uzmanı Dr. Gültekin Erdoğan’ın teşekkür konuşmasından sonra panelistlere ve emeği geçenlere plaketlerin verilmesiyle panel sona erdi.
Panelin ardından konuklar Fahrettin Erdoğan’ın yaşadığı Sarıkamış’ın Asboğa köyüne gittiler.
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.