Volkan KARABAĞ

Kars’ta koronavirüs salgını nedeniyle bu yıl ciddi talep gören zatürre ve grip aşısı talebi karşılamadığını ve 30 bin grip aşısı talebi bulunduğunu ancak gelen sayısının 2 bini geçmediğini kaydeden Çelebi, “Resmi makamlar bu yıl ülkemize 800 bin doz grip aşısı geldiğini ve aşılamanın risk grupları arasında paylaştırılarak yapılacağı bilgisini verdi. Geçen yıl bu sayının iki katı aşı ülkeye giriş yapmıştı. bu yıl bir parti daha aşı gelmesi beklenmektedir. Fakat asıl sorun gerçekten ihtiyacı olan ve daha önce sağlık bakanlığı tarafından açıklanan risk grubu içerisindeki kişilerin sayısının gelen miktarın çok çok üzerinde olması. Öte yandan resmi olarak aşıya kimlerin ne şekilde ulaşabileceğinin net bir kriteri bulunmamakta. Şu an sahip olduğumuz tek bilgi aile hekimliklerinde sistem üzerinden yapılan değerlendirme sonucu e-reçete yazılabildiği takdirde bizlerin bu reçeteyi sisteme giriş yaparak depodan sipariş ile aşı temin edebildiğimiz. Önceki yıllarda olduğu gibi vatandaşların ücreti mukabilinde reçetesiz aşı temini söz konusu değildir.” dedi.

Çelebi vatandaşların aşı almak için takip etmesi gereken adımları şöyle sıraladı:

E-nabız üzerinden giriş yaparak ana sayfadaki İnfluenza (Mevsimsel Grip) Bilgilendirme kısmındaki uyarıya göre hareket edeceklerdir.

Eğer; "İnfluenza aşısı için öncelikli yüksek risk grubunda değilsiniz. Durumunuz ileride yeniden değerlendirilecektir. " yazıyorsa ilk etapta grip aşısı alamayacaklardır.

Sistemde "İnfluenza aşısı için öncelikli yüksek risk grubundasınız" ibaresi var ise Aile Hekimlerine başvurup grip aşısı reçetesini alarak eczanelere başvuracaklardır.

Eczane hastanın reçetesini sisteme giriş yaptıktan sonra o reçete numarasına karşılık  ecza deposundan aşı sipariş edecek ve ertesi gün hastaya teslim edecektir.

Hasta aldığı grip aşısını Aile hekimliğine götürerek orada uygulamasını yaptırabilecektir.

“İkinci parti aşı geldiğinde diğer risk gruplarına verilip verilmeyeceği bizler tarafından da endişeyle beklenmektedir.” diyen Çelebi, “Mevcut durum itibari ile çok ciddi hastalıkları olan gruplar bile sağlık bakanlığının yüksek risk grubunda yer almamaktadır. Risk skorlamasının Sağlık Bakanlığınca resmi olarak yayınlanmamış olması kaosu daha da derinleştirmektedir.” ifadesini kullandı.