Kafkas Cephesi Harp Tarihi Müzesine ziyaretçi akını
Türkiye’nin 3’üncü interaktif müzesi olma özelliğini taşıyan Kafkas Cephesi Harp Tarihi Müzesi son 1 ayda 3 bin 200 kişiyi ağırladı.
Volkan KARABAĞ
19’uncu yüzyılda, Rus ordularının istilasına karşı şehrin savunulmasında önemli işlevlere sahip olan, 1828’deki Rus saldırısının püskürtülmesi, 1855’teki Kars Zaferi’nin kazanılması ve 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı sırasında savunma amaçlı kullanılan Kanlı Tabya, 2018 yılında Kafkas Cephesi Harp Tarihi Müzesi’ne dönüştürüldü.
Pandemi tedbirlerinin azaltılması nedeniyle kente gelen yerli ve yabancı turistlerin uğrak yeri olan Kafkas Cephesi Harp Tarihi Müzesi her yıl binlerce ziyaretçiyi ağırlıyor. Sarıkamış Harekatı’nın canlandırılması, donan askerlerin buğulu camdan gösterilmesi, donarak şehit olan askerlerin çarıkları ziyaretçileri duygulandırıyor.
Türkiye’nin 3’üncü interaktif müzesi olma özelliğini taşıyan Kafkas Cephesi Harp Tarihi Müzesi’ni ziyaret eden yerli ve yabancı turistler, 8 ana salonda 1828 yılından Cumhuriyet’in ilanına kadar bazı önemli olayları interaktif olarak görebiliyor.
Ardahan’dan Kars’a gelen Ünver Kilik Kafkas Cephesi Harp Tarihi Müzesi’ni ziyaret ettikten sonra yaptığı açıklamada, insanın tüylerinin ürperdiğini ve ister istemez etkilendiğini vurgulayarak, “Ülke kolay kazanılmadı, malum bunları gördükçe insan daha da milli duyguları kabarıyor, gurur duyuyor, mutlu oluyor. Beni bu müzede Sarıkamış ile ilgili slayt gösterisinin yapıldığı oda var o bölüm çok etkiledi. Onları o halini gördükçe insan diyor ki; ülkemizin kıymetini, değerini bilmemiz gerekiyor. İnsanlar bizim bugünlere gelebilmemiz için neler yapmış, ülkemiz için, vatanımız için. İster istemez bastığın toprağın ne kadar değerli olduğunu anlıyorsun. Vatanımızı, milletimizi, devletimizi olabildiğince korumamız, sevmemiz gerektiğini düşünüyorsun. Çok güzel bir yer, böyle yerleri gezmemiz görmemiz gerekiyor.” dedi.
Manisa’dan Kars’a gelen Zahide Ünlü ise gezdiği Kafkas Cephesi Harp Tarihi Müzesi’ni ziyaret ettiğinde çok duygulandığını ve ağlayasının geldiğini ifade ederek, “Ameliyathaneye girdim ve yaralıların durumunu görünce sanki gerçek gibi tüylerim diken diken oldu. Manisa’ya gidince burada çektiğim fotoğrafları yakınlarıma göstereceğim. Ayrıca müzedeki askerlerin çarıklarını gördüm ve etkilendim. Müzedeki sesler de çok etkileyici sanki o yıllardaki karın içinden giden askerler bizmiş gibi hissettim.” ifadesini kullandı.
Ankara’dan Kars’a gelen başka bir ziyaretçi ise kendilerini geçmişe götürdüğünü ifade ederek, “O dönem yaşayan atalarımızın yaşadıkları, çektikleri çile, cefaları hatırlamış olduk, anmış olduk. Bizleri en çok askerlerin çarıkları ve revirde yatan yaralıların halleri bizleri etkiledi. Osmanlı-Rus savaşları ile ilgili kitaplarda gördüklerimizin daha fazlasını bu müzede görme fırsatı yakaladık.” diye konuştu.
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.