Kaz Evi işletmecisi Nuran Teyze, Kars kazını, Orta ve Doğu Avrupa’nın yanı sıra Rusya ile Macaristan’da üretilen kazlarla karşılaştırarak, Kars kazının ayırıcı en büyük özelliğinin rakım, iklim ve tabiattaki çiçekler ile organik oluşu olduğunu, bunun da lezzetle ortaya konduğunu söyledi.

Kars’ta ilk olarak 2008 yılında dönemin Valisi Mehmet Ufuk Erden’in fikir ve isim vermesiyle açılan Kars Kaz Evi günümüzde Kars’ın tanıtımına ciddi katkı sunuyor. İşletme sahibi Nuran Teyze dünyanın değişik bölgelerinden insanların Kars kazını tatmak için şehirlerine geldiklerini söylüyor. Bir tadanın bir daha tatmak için tatillerine Kars programını eklediklerini vurgulayan Nuran Teyze, internet üzerinden kendilerine ulaşan kaz yetiştiricilerini misafir ettiğini anlattı. Misafirlerinin kaz işletmecileri olduğunu öğrendiğini ve bilgi almak için ilk olarak yetiştiricilerle görüştürdüğü bu kişilerin, bu yetiştiricileri gördüğü zaman kendilerine ‘siz bu işi ticari değil hobi olarak yapıyorsunuz’ dediklerini belirtti. Teyze, bu kişilerin kaz yetiştiriciliğinin ülkelerinde bir sektör olduğunu söylemeleri üzerine, “Bizleri misafir ederseniz gelip görelim, bakın siz bizlerdeki kazı gördünüz, biz de gelip sizin kaz sektörünüzü görmek isteriz.” dediğini aktardı. Akabinde Macaristan’a davet edildiğini belirten Teyze, “Oralarda biz kazın kuluçkadan satışa hazır hale geliş süreciyle kazın organik olmadığını gördük. Bizim kazımıza değil de normal bir beyaz ete benzeyen kazı tattık. Kars kazının tadının ne kadar özel olduğunu müşahede ettik. Bir kez daha neden bizim kazımızın lezzetli olduğunu teyit ettik.” dedi.

Buna benzer birkaç ziyaretlerinin daha olduğunu anlatan Nuran Teyze, bu ziyaretlerde Kars kaz etinin en lezzetlisi ve organiği olduğunu gördüklerini belirtti. Bu lezzetin sebebini ise suni beslenmeyen kazın yetişme sürecinde özel kaz çobanlarınca eşsiz meralarda organik olarak beslenmesine bağladı.