Kars’ta "Türkiye’de Deprem Gerçeği ve Sarıkamış'ın Depremselliği’’ konferansı
Kars’ın Sarıkamış ilçesinde vatandaşlara "Türkiye’de Deprem Gerçeği ve Sarıkamış'ın Depremselliği’’ konulu konferans verildi.
Sarıkamış Halk Eğitim Merkezi Müdürlüğü salonunda düzenlenen konferansa, konuşmacı olarak Kars Kafkas Üniversitesi (KAÜ) Dede Korkut Eğitim Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Cevdet Bozkuş katıldı.
Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan konferansta, katılımcılara slayt gösterimi eşliğinde Türkiye’de geçmişten günümüze kadar yaşanan depremler hakkında bilgi verildi.
Ardından Prof. Dr. Cevdet Bozkuş, katılımcılara Dünyada ve Türkiye’de deprem bölgeleri, fay hatları ve yapılması gereken konular hakkında bilgi sundu.
Bozkuş, nerede olunursa olunsun insanlarda deprem gerçeği ve deprem bilinci oluşturulması gerektiğini söyledi.
Türkiye’nin bir gerçeği ve beraber yaşamak zorunda olduğu bir doğal afet yani depremin önemini belirten Bozkuş, “Türkiye’nin depremselliğinin nedeni güneyden kuzeye doğru Anadolu’yu Avrasya ya doğru sıkıştıran Arabistan kıtasıyla, Afrika kıtalarının hareketleridir. Fiziğin bir kuralı vardır, sıkıştırdığınız bir madde kırılır yani kırılmak zorundadır. ”dedi.
Merkez üstü dağılımına göre Kuzeydoğu Anadolu’daki illerin depremselliği illerin etkilenme derecesi sırasının; Erzurum, Ardahan, Ağrı, Iğdır, Kars olduğunu da vurgulayan Bozkuş, şunları kaydetti: “Bölgede Kars merkez en az etkilenen ildir. Ancak ilçeler merkeze göre faylara yakınlıklarına göre farklı derecede etkilenecektir. Sarıkamış’ın köyler açısından baktığımızda deprem kesimi yüksek olan yerler Karaurgan ve ortasındaki köylerimiz. Bu köylerimizde 83’de, 84’de ve 2005’de depremler oldu. Bazı evlerimizde yıkılmalar oldu. Yani merkez üstüne yaklaştıkça risk artar, uzaklaştıkça risk azalır. Fayların büyüklüklerine göre depremlerin şiddetleri artar. Küçüklüklerine göre deprem şiddeti azalır. Can kaybının mesuliyetinin inşaat kusurlarına ait olması bize gerçekten ağır geliyor. Biz ne fayın yerini değiştirebiliriz, ne depremi önleyebiliriz. Türkiye’nin büyük deprem kuşağı üzerinde yer aldığını, depremle birlikte nasıl yaşanması gerektiğini, çocuklara daha o sıralarda anlatmalıyız.”
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.