30 Ekim 1920 bağrından çıktığım Kars için, 29 Ekim 1923 ise ülkem için iki önemli tarih…

24 Temmuz 1923 günü Lozan'da, Anadolu'yu paylaşmak için can atanların da imzasıyla yeni Türk devletinin sınırları tüm dünyaya ilan edildi. Her karış toprağı şehit kanıyla sulanmış olan bu coğrafyada doğan devletin adı 29 Ekim 1923'de Türkiye Cumhuriyeti oldu.

Zor oldu... Ama Türk Milleti, her türlü iç ve dış entrikaya rağmen bu iradeyi ortaya koydular. Çünkü başlarında, bütün dünyanın gıpta ile baktığı, mazlum milletlerin umut ışığı, Mustafa Kemal ATATÜRK gibi bir lider vardı..

Şairin: ''Bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır,...toprak, eğer uğrunda ölen varsa vatandır...'' mısraları, milletimizin vatan ve bağımsızlık anlayışının altın harflerle tarihe yazılmasının bir ifadesidir.

Türk Milletine kutlu olsun!

Dün olduğu gibi bu günde düşman ve işbirlikçileri yine aynıdır; misyonerlik, tefrika, farklılıklar yaratarak düşman etme gayretleri devam etmektedir. İçeriden ve dışarıdan milletimize karşı şiddetli bir 'böl, parçala, içeri al' savaşı sürdürülmektedir. Kutsal vatan coğrafyamızda emelleri olanlar, bizimle doğrudan karşılaşmak yerine yine başkalarını maşalar kullanmaktadır. Bazıları kendi hayatiyetlerini devam ettirmek için bir takım masallarla uluslar arası alanda meşruiyet ararken, bazıları ise yaşadığı coğrafyaya ihanet boyutunda kendi kardeşini vurmak suretiyle devletimizi zayıflatmak, milletimizi bölmek gibi emeli olanların oyunlarına gelmektedir.

Ancak dün; Maraş'ta, Antep'te, Urfa'da, Çanakkale'de, Aydın'da, Samsun'da, Giresun'da, Edirne'de, Kars'ta, velhasılıkelam yaşadığımız coğrafyanın her zerresinde, bir kum tanesini dahi canından aziz bilen milletimiz; bugün de, her türlü bölücü, yıkıcı tertip ve eylemlere karşı göğsünü siper ederek, birlikte ve bütün olarak yaşama iradesini ortaya koyacağından, kimsenin şüphesi olmasın. Bugünden çok daha zor şartlarda ve topyekün irade koyarak Türkiye'yi kanları ile bize ebedi yurt haline getirenlerin torunları, bugün de aynı iradeyi ortaya koyarak bu baskılara göğüs germeye ve bu oyunları bertaraf etmeye hazırdır.

87.kuruluş yıldönümünü kutladığımız Cumhuriyetimizin ilk tohumları Kars’ımızda atılmıştır. Tarihinin her döneminde şanlı mücadeleler veren Karslılar, 1918 Mondros Mütarekesi'nden sonra ordu desteğinden mahrum ve kendi kaderiyle baş başa kalınca yılmamış, engin vatan sevgisi ve başarma azmiyle mücadeleye devam ederek; 30 Ekim 1920' de Kâzım Karabekir komutasındaki Türk ordusuyla bütünleşip, Kars'ı yeniden Türk topraklarına katmıştır

Ve 30 Ekim 1920 Kars’ın 'son kurtuluşu', genç Türkiye'nin ilk büyük zaferidir.

Kars, Türkiye Cumhuriyeti'nin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünün, milli birlik ve beraberliğimizin simgesidir.

Kars’ın kurtuluşu sonrası tüm Anadolu’ya yayılan aynı ruh, kurtuluş savaşının zaferle sonuçlanmasına giden yolu açmıştır.

Kurtuluş savaşımızın dönüm noktalarından birini teşkil eden,  mücadelemizin batı bölgelerimizde yoğunlaşmasına imkan sağlayan ve cumhuriyete giden yolu açan; Kars'taki direnişimiz, milletçe yazdığımız kurtuluş destanlarımızdan biridir.

Bu düşüncelerle, başta Karslı hemşehrilerim olmak üzere tüm Türk Milletinin  29 Ekim Cumhuriyet Bayramını ve Kars’ın düşman işgalinden kurtuluşunun 90.yıl dönümünü yürekten kutluyor; Türkiye Cumhuriyeti’ni bize emanet eden Mustafa Kemal Atatürk'ü, O'nun yol arkadaşlarını ve ebediyete kadar aynı topraklar üzerinde, birlik ve beraberlik içinde kardeşçe yaşamamız uğruna can veren şehitlerimizi şükran, saygı ve rahmetle anıyorum.