1. HABERLER

  2. GÜNCEL

  3. Koçköyü’nde renkli festival
Koçköyü’nde renkli festival

Koçköyü’nde renkli festival

Kars’ın Arpaçay İlçesi Koçköyü Beldesi’nde bu yıl ikincisi düzenlenen Koç ve Kültür Festivali renkli görüntülere sahne oldu.

A+A-

Festivale adını veren bin 400 nüfuslu Koçköyü’ndeki festivale, İl Genel Meclis Başkanı Muzaffer Yağcı, Kafkas Üniversitesi (KAÜ) Rektör yardımcısı Prof Dr. Hidayet Metin Erdoğan, Kültür Turizm İl Müdürü Hakan Doğanay, Arpaçay Belediye Başkanı Enver Akkaya, TEDAŞ Müdürü Adem Beyribey, Koçköy Belediye Başkanı Esat Aydın, Koçköy Dernek Başkanı Cengiz Ergül, SERHAT TV Köyden Köye Programı ekibi, Araştırmacı-Yazar Sultan Aydın ve çok sayıda Koçköyülü vatandaş katıldı.

Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan festivalde KAÜ Rektör yardımcısı Prof Dr. Hidayet Metin Erdoğan, KAÜ Veteriner Fakültesi’nden Erhan Gökçe ve Eyüp Sertaç Ayaz’ın koç ve koyunun önemi hakkında bilgi verdi.

Koç ve Koyunculuğun ekonomik değeri ve bölgedeki yeri hakkında verilen bilgilerin ardından halk ozanları koç ve koyun üzerine değişler sundu. Koçköyü üzerine de değişler söyleyen Günay Yıldız, Bilal Ersarı, Ensar Şahbazoğlu, Ömer Duman, İrfan Eyüboğlu ve Gürcistan’dan konuk aşık İlkin Borçalı büyük ilgiyle izlendi.

Yöreye ait oyunların da sergilendiği festivalde, yün tarama ve eğirme, en iyi koç yetiştirici ödülü, en iyi koyun kırkma ödülü ve koç ağası yarışmaları yapıldı. Yün tarama ve eğirme yarışmasında Sevim Koçak ve Tükezban Koçak birinciliği elde ederken ödüllerini de Belediye Başkanı Esat Aydın’dan aldılar.

En iyi koyun kırkma yarışmasında birinciliği kazanan Orhan Koşar ve en iyi koç yetiştiricisi Yaşar Biçer’in de ödüllendirildiği programda Engin Kurt ise açık artırmada bir koça 5 bin 600 TL vererek Koç Ağası seçildi. 6 bin TL ile geçen yıl ki festivalin de Koç Ağası olan Engin Kurt’a halı kemer ödülü verildi. Koç ağası Engin Kurt, “Yapılan bu festival köy halkı olarak bizleri oldukça onurlandırmıştır. Bu festivalde emeği geçen herkese teşekkür ediyorum ve bu yarışmada benim bir tek rakibim var o da annem hacı Behice Kurt’tur” diye konuştu.

Koçköyü Belde Belediye Başkanı Esat Aydın, “1960 yılında Isparta’da ilk defa bir festivali gördüm. Kiraz festivaliydi. Zannediyordum ki sadece kiraz olan yerde olur ve bu da kiraz festivali olur. Sonra gördük ki Anadolu’muzun bütün zenginliklerinin, güzelliklerinin sergilendiği her köşede layık olduğu şeklinde festivaller düzenleniyor. Bizim de Koç köyünde adını koçtan, koyundan alan kültürüyle, edebiyatıyla bölgemizin zengin bir potansiyeline sahip olan Koç köyünde neden bu kültürümüzü yaşatmak için bizde bir şeyler yapmıyoruz dedik. Bu sene 2’cisini sizlerden aldığımız güçle, şevkle yapmaya karar verdik. Böyle organizasyonlarda hele bizim bölgemiz gibi uzak yerlerde bir çok hatalar, noksanlıklar olur. Bütün bu noksanlıklarımızı hatalarımızı sizin hoşgörünüzle iyi karşılanacağını ümit ediyorum.” dedi.

Festivalin adını koçtan aldığını da belirten Aydın, “Koçköyü’nün tarihi kaynaklarımıza ve bu konuda araştırma yapan Kafkasya, Karaçay Malkar Türklerinden Prof. Ufuk Tavkul’un bu geniş araştırmasında Kazak, Kırgız menşeri olup Dağıstan’da, Kafkasya’da, Azerbaycan’da Koç köyü, Koç yeri diye birçok adının olduğunu tespit etmiştir. Koçköyü’müzde bu kültür silsilesinin bir devamıdır. Koyunun ile koçun zengin olduğu kültürümüze, ekonomimize derin bir yeri olan Koçköyü’müzde bu sadece Koçköyü’ne has olmayıp bütün bölgemize şamildir. İnşallah bundan sonra bu değerlerimizi, kaybolan kültür miraslarımızı değerlendirmek suretiyle festivaller suretiyle hayata geçireceğiz. Birçok değerlerimizi unutmuşuzdur. Unuta unuta kendimizi bir gün boşlukta hissederiz ki kültür fukaralığına düşeriz ki o zaman bizim kaybettiklerimize başkaları sahip çıkar. Bu kültür varlıklarımız, kültür değerlerimiz bizim tapu senetlerimizdir. Koçköyü’müz tarihi olarak ipek yolunun Kuzey Batısında yer almış ikinci bir ipek yolu özelliğinde ticaret merkezli bir yerdir. Çıldır’ı Tiflis’e Gümrü’ye bağlayan Batık istikametinde önemli bir istikamettir. Tarih boyunca bir cazibe merkezi olmuştur. Bugünde bu cazibe merkezinin özelliğini korumaktadır.” diye konuştu.  

Aydın daha sonra şunları söyledi: “Çocukluğumuzdan itibaren oynadığımız koça, koyuna ait oyunları unuttuk. Koç katımını unuttuk. Koç katımındaki kültür değerlerimizi unuttuk. 3 taşı 7 taşı unuttuk. Peki geriye ne kaldı? Geriye sadece bizim taklidi kazanımlarımız oldu ki onlarda hiçbir zaman bizim değildir. Bu vesileyle bir arada bulunuyoruz. Sürülerimizde 4 boynuzlu koçu artık göremiyoruz. Koç katımındaki o renkli, davullu, zurnalı koç katımını göremiyoruz. Çocuğuna “Kapıyı aç koçu elden bırak.” Diyor. Bunun adı koç katımı oluyor. Böyle koç katımı olmaz. bizim koç katımında törenlerimiz, özel yemeklerimiz, koç helvamız vardı. Dualarla koçlar katılırdı. Koç ve koyuna dayalı ekonomik olarak halıcılığımız başlı başına Koç merkezli İstanbul piyasasına, Avrupa piyasasına Koç köyü halısı bir markeyken ne yazık ki bunu bugün kaybetmişiz. Bizim halılarımızı takliden batı illerine yapıyorlar. Ne ip ne yün ne de boya bizimdir. Ama İstanbul ve Avrupa piyasasında Koç köyü halısı olarak satılıyor. İşte bu değerlerimize yeniden sahip olmak zorundayız.

Koçköyü’müz için zaruriyetine inandığım bu festivalle ilk amacımız Koçköylüleri bir araya getirmektir. Böylelikle de onları buluşturma ve kaynaştırma fırsatını bulduk. Üniversiteyi bitirmiş ve henüz köyüne gelmemiş çocuklarımız var. Bu vesile ile de ilk defa köylerini görmüş oldular. Arazimizi tadını, yöre isimlerini tanıdı, yaylamızı gördü, kandır ocağımızı gördü, el değirmenlerimizi, gül yüzlü, nur yüzlü analarımızı tanıdılar. Bunlar biçim değerlerimiz. Birkaç yıl sonra acaba bunları görebilecek miyiz? Tüm bunları yaşatmak için bu festivali düzenliyoruz. İnşallah ileriki yıllarda bu bir başlangıç olur. İnşallah bizden sonra gelecek olan gençler bu geleneği devam ettirirler.”

Koçköy Dernek Başkanı Cengiz Ergül de yönetimden Orhan Koçer, Gıyas İrdem, Yakup Gelgeç ve Engin Vergül ile birlikte festivale geldiklerini belirterek, “Köyümüzün bir dönem halılarıyla ünlü olduğunu kimse bilmiyor. Ama biz bunu herkese tanıtmak istiyoruz. Halılarımız her zaman aranan, Turistler tarafından istenen halılardır. Ne yazık ki son yollarda unutulmaya yüz tutmuş. Bundan sonra biz dernek olarak halıcılık geleneğini yeniden canlandıracağız. Halılarımızın Avrupa’ya ihracatı için elimizden gelen tüm gayretleri göstereceğiz.” dedi.

Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.