DEP eski Milletvekili Mahmut Alınak, Çarşamba günü kendisinin de aralarında bulunduğu 94 kişinin yargılanacağı Kars’taki bir davanın duruşmasında, tutanakların Kürtçe yazılmasını talep edeceklerini söyledi. Alınak, bunun yapılmaması durumunda, mahkeme Kürtçe savunmaya izin verse bile kabul etmeyeceklerini belirtti.

Kapatılan DTP'nin Kars'ta yaptığı bir basın toplantısına katıldıkları gerekçesiyle 94 kişi hakkında "Örgüt propagandası" iddiasıyla Kars Ağır Ceza Mahkemesi'nde açılan davanın ilk duruşması Çarşamba günü görülecek. Duruşmada Kürtçe savunma talebinin yanı sıra, tutanakların Kürtçe yazılması da ilk kez talep edilecek.

DEP eski Milletvekili Mahmut Alınak, Diyarbakır'da, "KCK davası"ndan yargılanan Kürt siyasetçilerin Kürtçe savunma taleplerinin "Bilinmeyen dil" şeklinde tutanaklara geçirilmesini "Irkçı bir yaklaşım" olarak değerlendirerek, Çarşamba günü Kars'ta kendisinin de yargılanacağı davanın duruşma tutanaklarının Kürtçe yazılmasını talep edeceklerini, tutanaklar Kürtçe yazılmadığı takdirde ise mahkemenin Kürtçe savunma yapmaya imkan vermesi durumunda da kabul etmeyeceklerini belirtti. Barbar toplumlarda bile dil yasağının olmadığına dikkat çeken Alınak, "Dünya kuruldu kurulalı; değil insanlara, hayvanlara bile dil yasağı uygulanmazken, TC. Devleti Kürtçeye hala yasak uyguluyor. Bu trajikomik yasağın birinci nedeni, TC'nin demokratik hukuk devleti olmayışıdır. İkinci neden ise, TC'nin Türk emekçilerini, Kürt halkını ve egemenlik alanındaki etnik azınlıkları temsil etmeyişidir" dedi.

“KÜRTLER HER TÜRLÜ HAKKA SAHİPTİR DİYENLERE..”

"Kürtler her türlü hakka sahiptir" diyenlere Diyarbakır'daki mahkemenin verdiği kararı hatırlatan Alınak, "KCK suçlaması ile tutuklu yargılanan Kürtler savunmalarını Kürtçe yapmak istedilerse de mahkeme beklenen ırkçı bir uygulama ile konuşmalarına izin vermedi. İçeride ve dışarıda demokrasi cakası satan Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ise parmak ısırtan bu kararı selamlayıp destekledi. Başbakan ve hükümet üyeleri de onu izledi. Aslında bilmeden hayırlı bir iş yaparak asırlardır kardeşlik yalanları ile üstü örtülmeye çalışılan bir adaletsizliği ikrar etmiş oldular. Bu inanılmaz yasağın mimarları olan devlet yöneticilerinin hala televizyonlara çıkabilmeleri ve insanların yüzüne bakabilmeleri hayret vericidir" şeklinde konuştu.

“EŞİTSEK MAHKEME TUTANAKLARI TÜRKÇE GİBİ KÜRTÇEDE YAZILMALI”

Alınak sözlerini şöyle sürdürdü: "Diyarbakır'da uygulanan bu irkiltici yasak, bıçağın kemiğe dayandığı yerdir. Ya bıçak ya da kemik kırılacak. Ne olacağı önümüzdeki aylarda belli olacak. Türk ve Kürt demokrasi güçleri bazı projeleri devreye sokarlarsa bu dava büyük değişim ve dönüşümlerin kapısını aralayabilir. Bu çarşamba günü Kars'ta benim de yargılanacağım toplu bir davanın duruşması yapılacak. Mahkeme başkanı Türkçe soru soracak, biz de Kürtçe cevap vereceğiz. Kimlik bilgilerimiz tutanağa nasıl geçirilecek, merak ediyoruz! En önemlisi, duruşma tutanaklarının Kürtçe yazılmasını talep edeceğiz. Tutanaklar Kürtçe yazılmadıkça mahkeme Kürtçe savunma yapmamıza imkan verse bile kabul etmeyeceğiz. Bu talebimizin muhatabı devlet ve iktidar partisidir. Kardeşlik nutuklarının yalan olduğu bir defa daha ortaya çıkacaktır.

Hep söylendiği gibi kardeşsek ve hele hele eşitsek eğer, mahkeme tutanakları Türkçe gibi Kürtçe de yazılmalıdır. Bu, Kürtler ve Kürtçe için bir hak, iktidar ve devlet içinse bir görevdir."