Macar Paşalar Kars’ta adlarıyla yaşamak istiyor
O paşalar 150 yıl önce Kars’ı Ruslara kaşı savundu...
Tacettin DURMUŞ
Macaristan Hükümeti, 19. Yüzyılın ortalarında Kars’ı Ruslara karşı savunan Macar generaller Hurşit Paşa (Guyon Rıchard Tabornok) ile İsmail Paşa’ya (György Kmety) ait bazı eşya, belge ve hatıratları Kafkas Cephesi Harp Tarihi Müzesi olarak restore edilen Kanlı Tabya’nın bir bölümünde sergileme projesini bir kez daha gündeme taşıdı.
3 yıl önce konu ile ilgili olarak Kars’a gelen Macaristan’ın Ankara Büyükelçi Yardımcısı Viktor Matis, bu defa büyük elçi olarak Beraberinde Macaristan’ın İstanbul Büyükelçiliği Kültür Merkezi Müdürü Gabor Fodor ve Macaristan’ın Ankara Büyükelçiliği Kültür Ataşesi Bence Grezsa ile birlikte Kars’a gelerek bir dizi ziyaretler ve görüşmeler gerçekleştirdi.
Büyükelçi Viktor Matis, Vali Türker Öksüz, Belediye Başkanı Ayhan Bilgen, Kafkas Üniversitesi Rektörü Prof.Dr. Hüsnü Kapu, Kültür ve Turizm İl Müdürü Hakan Doğanay ve Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Ertuğrul Alibeyoğlu ile bir araya gelerek Macaristan Hükümeti’nin söz konusu projesini anlattı.
Ziyaretlerinde 2016 yılının Haziran ayında AB Türkiye Delegasyonu Başkanı Hansjörg Haber başkanlığındaki 18 Avrupa Birliği üyesi ülkenin büyükelçileriyle birlikte Kars’a geldiğini hatırlatan Matis, 19. Yüzyılın ortalarında Macar generaller Hurşit Paşa (Guyon Rıchard Tabornok) ile İsmail Paşa’nı (György Kmety) Kars’ı Ruslara karşı savunmak için Kars’a geldiklerini söyledi.
Viktor Matis, gerçekleştirdiği görüşmelerinde Vali Türker Öksüz, Belediye Başkanı Ayhan Bilgen, Kafkas Üniversitesi Rektörü Prof.Dr. Hüsnü Kapu, Kültür ve Turizm İl Müdürü Hakan Doğanay ve Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Ertuğrul Alibeyoğlu’na, geçmişten günümüze süregelen Macaristan ile Türkiye dostluğunun önemine değindi.
Matis görüşmelerinde Macaristan Hükümetinin Osmanlı - Rus savaşları sırasında Kars’ı savunan Hurşit Paşa (Guyon Rıchard Tabornok) ile İsmail Paşa’nın (György Kmety) bazı eşya, belge ve hatıratlarını Kafkas Cephesi Harp Tarihi Müzesi’nin bir bölümünde veya başka bir tarihi mekânda sergilemek istediklerini anlattı.
Geçtiğimiz günlerde bu konuyu Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı ve Kars Milletvekili Yunus Kılıç ile de görüştüğünü söyleyen Macaristan’ın Ankara Büyükelçi Viktor Matis, gazetemize yaptığı açıklamada, bazı projeleri hayata geçirmek Kars’a 3 yıl sonra bir kez daha geldiklerini ve görüşmeler gerçekleştirdiklerini açıkladı.
Türkiye ile Macaristan ilişkilerinin geçmiş yıllara dayandığını da hatırlatan Matis, Hurşit Paşa ve İsmail Paşa’yı neredeyse Kars’ta hiç kimsenin tanımadığına dikkat çekerek, her ülkenin tarihinde önemli yeri olan paşaları ve yaşanan gerçekleri anlatmak ve tarihi ilişkileri canlandırmak istediklerini söyledi.
Bu konuda nihaiyi kararı Kültür ve Turizm Bakanlığının vereceğini de söyleyen Büyükelçi Matis: “Bu anlamda kalıcı şeyler yapmak istiyoruz. Kanlı Tabya’nın Kafkas Cephesi Harp Tarihi Müzesi olarak hizmet vermesi son derece güzel ve önemlidir. Kültür ve Turizm Müdürü Hakan Doğanay bize müzeyi anlattı. Müzeyi gezdik ve çok beğendik. Projemizi anlattık. Doğanay da zaten hikâyeyi ve bizim amacımızı biliyor. Tabiî ki nihai kararı Kültür ve Turizm Bakanlığı verecek. Ben geçtiğimiz günlerde Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı ve Kars Milletvekili Yunus Kılıç ile görüştüm. Ve bu konu ile ilgileneceklerini söylediler. Merkezi Budapeşte’de bulunan ve 1845’ten bu yana faaliyet gösteren Macaristan Milli Müzesi Genel Müdürü ile de görüştük ve kendisine durumu anlattık. 2014 yılının Mayıs ayında Kafkas Üniversitesinde “Tarih boyunca Macarlar ve Türkler” konulu bir panel düzenlemişti. Panelde Macar Bilimler Akademisi Sosyal Bilimler Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Pal Fodor katılımcıları bilgilendirmişti. Panelde ayrıca Tarihçi Prof. Dr. Röbert Hermann’ın “1848-49 tarihlerinde Osmanlı - Macar İlişkileri” ve Macaristan Milli Müzesi Genel Müdürü Prof. Dr. Laszlo Csorba’un da, “Kars’ın Macar Kahramanları ve Londra” konularında bilgilerini paylaşmıştı. Kafkas Üniversitesi bize destek vermişti.”dedi.
UZMAN HEYETLE TEKRAR KARS’A GELECEĞİZ
Görüşmeleri ile ilgili olarak Macaristan hükümeti yetkilileri ve Türkiye Kültür Bakanlığı ve diğer yetkililer ile görüşmelerinin ardından uzman heyetle birkaç ay sonra tekrar Kars’a geleceklerini de açıklayan Büyükelçi Matis: “Türk tarafı ile bir anlaşama yapmak lazım. Daha sonra bir uzman heyet ile tekrar Kars’a gelerek neler olabilir izi ve nasıl yapabilir izi tartışacağız. Daha sonra bir planla Kars’a gelerek projemizi gerçekleştirmek için sayın ilgililere sunacağız. Her türlü masrafını ve oluşumunu Macar Hükümeti üstlenecek ve Türk tarafı ise sadece yer temin edecek. En azından kalıcı bir sergi yerimiz olacak. Kanlı Tabya’nın bir veya iki odası veya başka bir mekan da olabilir. Kanlı Tabyayı artık her kes biliyor, yerli ve yabancı ziyaretçilerin akınına uğruyor. Vali Bey Kent Müzesi yapmak istediklerini söyledi. Bu hikaye kentin tarihi içinde çok önemlidir. Eğer Kanlı Tabya’da bir yer olmaz ise şehrin başta tarihi bir mekanında küçük bir yer de olabilir. Veya bir Anı levhası, olmazsa küçük bir vitrin gibi özel bölüm yapılacak olan kent müzesinde küçük bir yer ayrılabilir. Biz o bölümü çok özel bir şeklide doldurabiliriz. Kars Kalesini de gezdik. Zaten bütün hikaye kale üzerinde kuruludur. Kars Kalesinde de bir anı levhası yapmak da isteriz. Bir veya ikisinde olabilir. Biz sadece girişimlerde bulunuruz ama kararı verecek olan Türk tarafıdır. Kars’ın tarihine bir renk katmak istiyoruz.
BU KONUDA KARS'TA BİR PANEL DÜZENLEMEK İSTİYORUZ
Kafkas Üniversitesinin Macaristan’daki üniversiteler ile her hangi bir ilişkileri yok. Kafkas Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hüsnü Kapu ile görüşmelerimizde Türkiye’nin birçok yerinden tarihçilerin da katılacağı bir panel düzenlemek istiyoruz. Daha önce de yapmıştık. Aynı tarihlerde şehir merkezinde de aynı konu üzeride faaliyetler yapmak istiyoruz. Kültür programı da olabilir. Çünkü geçmişte Osmanlı ile Macaristan arasında derin kardeşlikler yaşanmış ve yaşanmaya da devam ediyor. Coğrafi olarak Macaristan ile Türkiye hele ki Kars bir birine çok uzak ama gönül olarak çok yakınız. Ülkelerimizin biri birini daha da yakından tanıması çok önemlidir. Bu tarihi hikâyeyi anlattığımızda insanlar geçmişe dayalı bu kardeşliği daha iyi anlayacak. Biz Kars’tan Ankara’ya döner dönmez bir ajanda hazırlayacağız.” Şeklide açıklamada bulundu.
HURŞİT PAŞA VE İSMAİL PAŞA; KARS’I RUSLARA KARŞI SAVUNARAK BÜYÜK BAŞARILAR KAZANDI. AMA BUNU KİMSE BİLMİYOR
Macaristan Büyükelçi Yardımcısı Viktor Matis, açıklamasında ayrıca; 19 yüzyılın ortalarında Osmanlı ordusunda görevli Macar asıllı Hurşit Paşa (Guyon Rıchard Tabornok 1813 - 1856) ile İsmail Paşa’nın (General György Kmety 1813 - 1865) Kars’ı Ruslara karşı savunarak büyük başarılar kazandıklarını söyledi.
Coğrafik olarak Macaristan’ın Kars’a çok uzak olmasına karşın iki ülke arasında tarihi bağlarının derin ve anlamlı olduğunu da ifade eden Matis, 2 yıl önce Kafkas Üniversitesi’nde gerçekleştirilen “Tarih boyunca Macarlar ve Türkler” konulu panelin ardından dönemin Macaristan Eski Büyükelçisi Jonos Hovari ile Macaristan Milli Müzesi Genel Müdürü Prof. Dr. Laszlo Csorba’nın Kanlı Tabya ve Kars Müzesini ziyaret ettiklerini hatırlattı.
Matis, Jonos Hovari ile Prof. Dr. Laszlo Csorba’nun dönemin Kars Valisi Eyüp Tepe ve Müze Müdürü Necmettin Alp ile görüştüklerini ve restore edildikten sonra Savaş Müzesi olarak kullanılacak olan Kanlı Tabyanın bir bölümünde Hurşit Paşa ve İsmail Paşa’ya ait Macaristan’da bulunan savaş malzemeleri, bazı eşyalar, belgeler ile hatıra defterlerin kopyalarının sergilemesini istediklerini de bir kez daha anlattı.
MACAR GENERALLER OSMANLI HİZMETİNDE
Macaristan Büyükelçi Yardımcısı Viktor Matis, Kanlı Tabya’yı ziyareti sırasında Macar -Türk Dostluk Derneği tarafından yayınlanan, Macaristan'ın, Avusturya İmparatorluğu'na karşı yaptığı 1848-49 Özgürlük Savaşı'nın hemen ardından Osmanlı İmparatorluğu'na sığınan Macar komutanlar György Kmety (İsmail Paşa) ve Richard Guyon'un (Hurşit Paşa) hayatlarını anlatan "Macar Generaller Osmanlı Hizmetinde" adlı kitabı da görüştüğü her kese hediye etti.
Kitap’ta, General Kmety (İsmail Paşa) ve Gyon (Hurşit Paşa) 1848-1849 tarihlerinde Kossuth liderliğinde Macaristan’ın özgürlüğü için savaşmış oldukları önemle belirtiliyor. Ayrıca bu nedenle her iki paşanın Avusturya’nın vereceği cezadan kurtulmak için Türk topraklarına sığındıkları da belirtilerek: “Ancak meslekleri ve Osmanlının o zamanki subay ihtiyacı onları tekrar savaş alanlarında bulunmaya mecbur etmiştir. Bu nedenle onları Macaristan’ın ve Osmanlının savaşçı evlatları olarak anmak gerekir. Tarih ve biyografi bağlamında onların hayat hikâyeleri, onlarının doğumunun 203’üncü yılında bile hala anlam taşımaktadır.”deniliyor.
"MACAR GENERALLER OSMANLI HİZMETİNDE" ADLI KİTAPTA MACAR KOMUTANLAR GUYON RİCHARD TABORNOK (HURŞİT PAŞA 1813 – 1856) VE GENERAL KMETY GYÖRGY (İSMAİL PAŞA 1813 – 1856) ŞU ŞEKİLDE ANLATILIYOR:
GUYON RİCHARD TABORNOK (HURŞİT PAŞA 1813 – 1856)
Richard Guyon, 1850 – 1853 yılları arasında Şam’daki Arabistan Ordusunda hizmet verdi. 19 Ekim 1953’te Erzurum Ordusuna tayin oldu. Anadolu Ordusunun durumu ile ilgili bazı raporlar hazırladı. Ordunun ıslahı için İsmail Paşa ve Ferhat Paşa ile birlikte çalıştı. Erzurum tahkimatında önemli emekler verdi.
Kars savunmasında önemli payı oldu. Ancak Başkumandan’ın rüşvet yediğine ilişkin olarak yaptığı bir ihbar nedeniyle cepheden uzaklaştırıldı. Zarif Mustafa Paşa’da Kürekdere Muharebesinin kaybedilmesinde Guyon’u (Hurşit Paşa) suçlu göstermek istedi ve görevden alıp İstanbul’a gönderdiler. Zarif Mustafa Paşa’da görevden alındı. Osmanlı arşivinde bu ikisi arasındaki davanın yazışmaları var. Guyon görevden alındıysa da askerlikten uzaklaşmadı. Rütbesi Tümgeneralliğe düşürüldü. Ve İstanbul’da yaşamaya devam etti. Padişahın Cuma günkü merasim alayına katıldığı da biliniyor. Guyon’un Kmety’den kişilik olarak farklı olduğunu anlaşılıyor. Kendisine has üslubu O’nu daha lejander kişilik olarak tanımamıza neden olabilir. Mutedil sürekli görevler yanında ani çıkışlar yapmak istemiş olabilir. İstanbul’da İngiliz tüccarlarla kuru temizle işine girmesi dikkate değer. Çünkü Kırım ordusuna gelen askerlerin böyle bir gereksinimi vardı. Ancak savaş sonra erince evdeki hesap çarşıya uymamıştır. İstanbul’daki kolera salgını sırasında büyük acılar içinde ömrü tamamlanıyor. 11 Ekim 1856’da tamamlanan hayatı bir savaşçı olarak farklı coğrafyalarda çarpımlı bir asker olarak tarihe yazmıştır. İstanbul Haydarpaşa İngiliz Mezarlığında rahat uyusun...
GENERAL KMETY GYÖRGY (İSMAİL PAŞA 1813 – 1856)
Bir Macar yurtseveri olarak Kmety Paşa Avrasya’nın savaşa doymayan coğrafyalarında savaştı. O’nun ölümünden sonrada coğrafyalar yeni savaşlara sahne oldu. Bugün bile Ortadoğu dikkate alınırsa Suriye için durum aynen devam etmektedir. 1849 Ağustosunda Türk topraklarına giden Kmety yeni adı ile İsmail Paşa olmuştur. İsmail, İslam geleneğinde İbrahim’e kurban etmek istediği oğludur. İsmail Paşayı Macaristan gibi Osmanlı da savaş için seçmiş o da bundan kaçmamıştır. Tanrı ona cömert davranıp savaş alanında kurban almamıştır. Polonya’nın evladı olarak Macaristan’da savaşan Josef Bem (Murat Paşa) Kmety’nin ve Guyon’un ilk savaş arkadaşı olarak Halep’e götürülmektedir. Kmety ( İsmail Paşa) bir süre çalıştı ancak Josef Bem Paşa’nın vefatından sonra istediği gibi görevler alamayınca 1852’de önce Paris’e daha sonra da Londra’ya gitti. Orada Macar Komitesi Başkanlığında bulundu. Bu dönemde İngiltere’de ve başka Avrupa Ülkelerinde Macar göçmenler yerleşmiştir. Macarların uzun yıllar göçe yazılmış kaderinden olacak, daha sonraki dönemlerde de Macarlar sayasal yada başka nedenlerle dışarıya önemli göçler vermiştir. Kmety Paşa Kırım savaşı başlayınca Osmanlı ordusuna geri döndü ve Erzurum Kars bölgesindeki milis birliklerin başına geçerek Ruslara karşı mücadele verdi. Ondan sonra Kars birliklerinde görevlendirildi. Düzenli orduda görev almasında İngiliz Williams Paşanın rolü olduğunu hatıratında yazmaktadır. Tecrübeli bir piyade subayı olan Kmety Williams Paşayı savaş sonrası yazılarında kendisini vurgulamadığı ve savunmayı eksik anlattığı için eleştirmektedir. Kmety Paşa’nın gayretleri Kars savunması konusundaki bilimsel çalışmalarda ve askeri hatıratlarında belirtilmektedir. Osmanlı ordusunun ıslahı için Hurşit Paşa ve Ferhad Paşalarla çalıştı. İsmail Paşaya verilen farklı mecidiye nişanları ve tefsirine ilişkin belgelerde arşivinde kendisini göstermektedir.
Kmety Paşa’nın Kars’tan ayrılmasından sonra rahatsızlandığı bilinmektedir. Bu zaman içinde İstanbul’da Macar Lejyonunun örgütlenmesi ve İtalya’ya nakli ile ilgilenmiştir. Ancak savaşlar ve isyanlar onun kaderi olacak ki Suriye ve Lübnan’da ki Maruni ve Dürzi isyanlarını bastırmak için 1860 da görevlendirildi. Orada Fransız General Beaufort ile anlaşamadı. Çünkü Dürzilere karşı zor kullanıyordu. O yıl istifa ettiyse de 6 ay kadar Suriye’nin Latakya şehrinde kaldı. Tekrar Londra’ya gitti. İngilizler onu Lübnan Kaymakamı olarak atamak istedilerse de kabul etmedi. Osmanlının kendisine bağladığı emekli maaşı ile Londra’da hayatını sürdürdü. 25 Nisan 1865’de Londra’da hayata gözlerini kapadı Türk devleti kendisi için bir cenaze töreni düzenledi ve Kensal Green Mezarlığında Hıristiyan geleneğine göre defnedildi.
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.