Molokanlar ve Dukhoborlar -6-
Vedat AKÇAYÖZ / Dünya Molokanları Dostluk Der. Bşk. / Kars Kültür ve Sanat Der. Bşk.
O günden sonraHiçbir şey eskisi gibi olmadı.
* Malakanların geride bıraktıkları besili koyunları, kuzularına ararken bir başka melediler,
*Kocaman Molokan atları ve tayları göçüp giden sahiplerinin ardından ağıt yakarcasına kişnediler,
*Molokan inekleri kendilerini bırakıp giden sahiplerine sitem edercesine süt vermez oldular.
*Çalkavur’daki çilekler(malinalar), erikler (almuçalar) ve ceviz ağaçları o yıl, kendilerine hayat veren Molokan Danil ağayı çok aradı.
*Yemyeşil Molokan bahçelerin kır çiçekleri arasındaki kovanların arıları, yeşillikler ve çiçekler azaldığı için küsüp bal vermez oldu.
*Çalkavur’lu Rukiye teyzenin annesi Anna Baholdin’in kendi elleri ile diktiği rengârenk, mis kokulu gül bahçeleri soldu,
*Pazar günleri Simon dayının yaktığı Molokan hamamında; kızgın taşa soğuk su dökerek çıkardığı buharlar görünmez oldu.
*Samet dedemin karısı Onya Karakin’in diktiği güzelim elbiseleri ile çayırlarda oynayan sarışın, uzun boylu Molokan çocukların sesleri duyulmaz oldu.
* Çakmak köyü’nün gül bahçelerinde şarkılar söyleyen sarı saçlı ve mavi gözlü Molakan kızlarının gülücükleri hep anılarda kaldı.
Stavrapol’da beni ağırlayan Molokan Samarin İvan Mickailoviç ve ailesi- Mihail Samarin
*Rüzgârda dalgalanan yemyeşil denizin içindeki sapsarı ayçiçeğinin siyah ve iri taneli sımışkaları yok oldu.
*Atçılar köyünün değirmeni Molokan Timofi gittiği için un öğütmez oldu.
*Uçsuz bucaksız lahana, havuç ve sebze bahçeleri birer birer soldu…
Molokan kültüründe Semaverin, çayın önemli bir yeri vardır. “Sabranya’da zoraki askere giden genç için verilen hayrat yemeği”
Kars bölgesinden göçen barış ve hoşgörü insanları şimdi neredeler?
Kars platosunun toprağı, havası, suyu ve insanları, giden Molokanları ve Dukhoborları hep arıyor da; Peki onlar geride bıraktıkları geçmişlerini, akrabalarını, dostlarını ve anılarını hiç aramıyorlar mı? (Bu konuyu ileriki yazı dizimde sunacağım.
2008’de Dünya Molokanları Dostluk Derneğini Kars’ta kurduktan sonra dünya Molokanları ve Dukhoborları ile diyaloglarım arttı.
Şimdi Kanada’dan, Amerika’dan ve dünyanın dört bir tarafından e-mail’ler geliyor.
1921’lerde bu bölgeden göç eden Molokan ve Dukhoborlar o tarihlerde atalarının yaşadıkları köyleri görmek için gelmek istiyorlar, (turizm için büyük bir potansiyel değil mi); fakat köylerin isimleri değiştiğinden bu konuda zorluk çektiğim halde yardımcı olmaya çalışıyorum.
Dünyadaki Molokanlarının ve Dukhoborların izlerini sürmeye Rusya, Ermenistan, Gürcistan ve Azerbaycan’da devam ediyorum, bundan süreç Kanada ve Amerika’da olacak.
Türkçe konuşan Moolokonlar;
2008’de bu düşüncelerle Kars bölgesinden göçen Molokanları ve Dukhoborları incelemek üzere Rusya’nın Stavropol bölgesine, Ermenistan’a ve Gürcistan’a araştırma gezilerim oldu.
Gördüklerim çok ilginçti,
1-Molokan aile 1962’de Rusya’ya göçten önce Anıtkabiri ziyaret ediyor.
2-Kars doğumlu Molokan Vasil Mihayloviç Çorlu’da askerlik yapıyor.
3-Kazım Karabekir Paşa 6-Şubat-1921’de Molokanları Çakmak köyünde ziyaret ediyor,
4-Kars’lı Molokan Timofi Samarin Çorlu’da askeri Jip’te şoförlük yaparak vatani görevini yerine getiriyor.
Bu yaşlı insanlar Rusya’nın Stavrapol bölgesinde Türkçe konuşan bir ada oluşturmuşlar.
Kamminnay Bakla köyüne vardığımızda, Kars’tan geldiğimizi öğrendikleri zaman çok hoşnut oldular.
Sabranya’ya kendilerinden hariç kimseyi almadıkları halde, bizi dini mekânlarına kabul ettirmek için Prisvitır cemaatin önünde ayağa kalktı Türkçe konuşarak;
—Türkiye’den misafirlerimiz var,
— Kars’tan bizi görmeğe gelmişler saygı gösterelim,
— Kars’taki atalarımızın mezarları zamanla tahrip olmuş
_Vedat kardeşimiz mezarlarımızın yapılması için çalışıyor,
— Türk yöneticilerin yardımcı olacağını öğrendik,
— Mezarlarımızı yaptırırsanız size minnettar oluruz.
Pirisvitır sesini yükselterek;
—Ayinimizi izlemeleri için müsaadeniz var mı?
Çok ilginçtir, yaşlı cemaatin hepsi Türkçe konuşmaları anladı ve “evet” dediler.
Maksimistlerin yaşadığı Kaminnay Bakla köyü, Kars’ın Çakmak, Atçılar ve Yalınçayır köyünden göçmüşler, kendi aralarında Türkçe konuşuyorlar; fakat onlar da ölünce ne olacak?
Acı ama Kaminnay Bakla köyümde Anadolu’nun ve Kars platosunun şarkıları, türküleri, ninnileri yaşlı Molokan nineler ve dedeler öldükten sonra bir daha hiç söylenmez alacak (2008)
1962’lerde Kars’tan Rusya’ya göçen ve Türkçe konuşan Molokanlar; bizim unuttuğumuz şarkıları, türküleri, manileri, tekerlemeleri hatta fıkraları, Onuncu yıl marşını vs… hepsini, hepsini titrek sesleri ile ezbere söylüyor, mazide kalmış anılarını buğulanmış gözlerinin içindeki tebessümle anlatıyor, arada bir unuttuklarını hatırlamak için duraksıyor, sonra tekrar anlatmaya başlıyorlardı…
1943’te Çakmak köyünde Molokan cenaze töreni, başı öne eğik olan anne annem.
(Bu fotoğrafı 2008’de Rusya’nın Stavrapol bölgesinin Levokumskoe köyünde buldum)
Stavropol’da bizi evlerinde ağırlayan Molokan (Maksimist) aile 1- Samarin İvan Mickailoviç 2-Polina Steponovna (evin hanımı öğretmen)- 3-Nina Mikhoilovna (küçük kız)-4-Mihail Samarin- 5- Samarin Timofey
Ama ne hazindir ki Kars’ın kültürü ile Molokan kültürünün sentezini Rusya da yaşayan ve Türkçe konuşan bu insanların yaşları altmışın üzerinde olduğundan üzüm salkımı misali dökülüyorlar. Onların çocukları Türkçe öğrenemedikleri için Anadolu’yu yakından tanıyan bu kültür, anıları ile beraber birer birer yok olacaklar.
Yaşlılık nedeni ile ölümün eşiğindeki Molokan Andre;
Doğdukları Anadolu topraklarındaki köyünü anlatmak için yorgun bacakları üzerinde ayağa kalktı, titrek sesi ile başladı söylemeye;
Kars’ın yaylalarına,
Çakmak köyü halkına,
Kır çiçeklerine,
Arı kovanlarımızdan bal çalan çocukluk arkadaşlarıma,
Ahırdaki kuzucuklara,
Çayırlarda güreş tuttuğum Kürt Mecit’e
Kümesteki horoza,
Kırda kişneyen Molokan atlara,
Evimizin önündeki gül bahçelerine, Herkese, herkese, ama herkese selam söyleyin… ( Rusya’daki izlenimlerimi geniş olarak bundan sonraki yazı dizimde anlatacağım)
Biri Rusya’da biri Türkiye’de:
1-Stavrapol’da yaşayan “asimile” olmamak için direnen Molokan bir genç kız
2- Kars’ta yaşayan Molokan Polye Dölemenci; Oda “asimile” olmamak için direniyor
Acaba başarabilecekler mi?
Şu an Kars bölgesinde birkaç Molokan aile kaldı. Azınlık olmanın olumsuzlukları nedeni ile ekonomik durumları çok kötüleşti, halada öyleler; kısa bir süre sonra ne Eston kalacak nede Molokan hepsi ya büyük şehirlere göçecek yada zaman içinde hakkın rahmetine kavuşacaklar. Onlar bizim turizm zenginliklerimizdir, bu çok kültürlü potansiyelimizi neden yok ediyoruz?
Onları bir dantel gibi işleyip Kars turizmine neden kazandırmıyoruz?
Onlar yok olup gittikten sonra mı geçmişimize sahip çıkacağız? Umarım çok geç olmaz.
Molokanlar ve Dukhoborlar; Göç ettikleri ülkelere güneşin yedi rengini götürdüler.
Barış ve hoşgörü tohumlarını serptiler Kars platosunun mümbit topraklarına tıpkı Yunus gibi,
Onlar insanca yaşamın gereği olan; fırınları, hamamları, çatılı evleri ve mis kokulu gül bahçeleri ile güzellikler kattılar canım Anadolu topraklarına.
Ve onlar hiç unutmadılar Anadolu topraklarını, münferit olaylar olsa bile genelde Kars platosunun insanlarını çok sevdiler ve onlar insancıllık, dostluk, dürüstlük ve çalışkanlık adına gök kubbeye hoş bir seda bırakıp göçüp gittiler…
Vedat AKÇAYÖZ
Dünya Molokanları Dostluk Der. Bşk.
Kars Kültür ve Sanat Der. Bşk.
Kaynaklar:
Prof. Dr. Orhan Türkdoğan. Malakanlar’ın Toplumsal Yapısı
Semyenov İ. Y./Erkan Karagöz . Molokanlar
Not:.Malakan, Molokon veya Molokan vs.gibi çok çeşitli isimlerle anılırlar; ama günümüzde yöre halkı Malakan ismini kullanmaktadır. Yazı dilinde daha çok Molokan ismi tercih edilir.