Dünya ormanlarına gereken önemin verilmediğini gören Avrupa Tarım Federasyonu; gıda tarım organizasyonu (FAO) kanalı ile, güney yarım kürede sonbaharın, kuzey yarım kürede de ilkbaharın başlangıç günü olan 21 Mart’ın “Dünya Ormancılık Günü” olarak kutlanmasını tavsiye etmiş ve kabul edilmiştir.
21 Mart; 1971 yılından itibaren dünyada, 1975 yılından beride ülkemizde her yıl dünya ormancılık günü olarak kutlanmaktadır.
Yeryüzü ekosistemleri içinde en çeşitli, en dengeli, en düzenli, en istikrarlı, en sağlıklı, en yüksek kapasiteli ve değerli canlıların bulunduğu ekosistemler, orman ekosistemleridir.
Ormancılığın milli gelirde etkinliğini artırmanın en önemli yolu; yüksek, verimli ağaçlandırma ve erozyon kontrol çalışmalarının yapılaması ile bugün üretim yapılamayan ve halen bozuk olan orman sahalarının verimli hale sokulmasıyla mümkündür.
Günümüz ağaçlandırmalarında üretim kadar doğal dengeyi sağlama, toprak koruma, sağlıklı yaşam olanaklarına ve rekreaktif amaçlara hizmet etmek gibi çeşitli fonksiyonlara sahip hizmet amaçlı ağaçlandırmalarda, ön plana çıkmaktadır ve ülkemizin tarımsal üretim kapasitesini artırmada son derece etkin rol oynamaktadır.
Bugün su toplama havzalarının ağaçsız kalması sonucu barajlarımız süratle dolmaktadır. Su tutma kapasitileri hızla düşmekte ve bunun sonucu elektrik üretimi ve sulama hizmetleri azalmaktadır.
Büyük fedakârlıklarla yapılan bu barajların etkinliklerini kaybetmeden, uzun vadede hizmet görmeleri asıl amaçtır.
Bunun içindir ki, 1993 yılında Helsinki’de toplanan ikinci orman bakanları konferansında alınan ve ülkemizin de taraf olduğu kararlar çerçevesinde “Sürdürülebilir Orman Yönetimi”nin tanımına göre; ormanların 3 temel fonksiyonu olduğu kabul edilmiştir. Bunlar;
1-Ekonomik fonksiyon
- Orman ürünleri üretim fonksiyonu yani odun üretimi
2-Ekolojik fonksiyon
-Doğayı koruma fonksiyonu
-Erozyonu önleme fonksiyonu
-İklim koruma fonksiyonu
-Hidrolojik fonksiyon
3-Sosyal fonksiyon
-Toplum sağlığı fonksiyonu
-Estetik fonksiyon
-Eko turizm ve rekreasyon fonksiyonu
-Ulusal savunma fonksiyonu
-Bilimsel fonksiyon
Buradan da anlaşılıyor ki insan topluluklarının ekonomik bakımından güçlü, sağlıklı, huzurlu ve temiz bir çevrede yaşayabilmeleri için mutlak suretle bu doğal kaynağa ihtiyaçları vardır. Doğal kaynakların tamamı birbirinden ayrı olarak mütalaa edilemez. Hepsinin birlikte değerlendirilmesi ve dolayısıyla korunması gerekmektedir. Orman varlığı olmadan yenilenebilir enerji kaynaklarından (su, toprak, yaban hayvanı v.s) söz edilemez.
Temiz yaşanır bir çevre ve orman, çevre ve ağaç, çevre ve temizlik, çevre ve insan birbirlerini tamamlayan unsurlardır.
Evliya çelebi, seyahatnamesinde “bir sincap, Edirne’den Hakkâri‘ye kadar ağaçtan ağaca atlayarak gidebilir” diyor.
Ormanların, ülkelerin akciğerleri olduğunun unutulmaması gerekir. Ciğerleri iflas eden bir canlının yaşama şansının da kalmadığı akıllardan çıkarılmamalıdır.
Son yıllarda ülkemizde ve ilimizde fidan dikme kampanyaları başlatılmış ve çok büyük mesafeler alınmıştır. Vatanını milletini ve ondan öte bu vatan için şahadet mertebesine ulaşmış atalarını düşünen, gelecek nesillere güzel bir vatan bırakmak isteyen herkesin ağacı, ormanı ve yeşili sevmesi, saygı duyması ve koruması gerekir.
Kars ili doğu anadolu bölgesi kuzeyinde kalan bir ilimizdir. Genel alanı 958 700.-ha. Dır. Bunun 36 227, 5 ha. I ormanlık alan, geride kalan 922 472,5 ha’ı açıklık alandır. Ormanlık alanın genel alana oranı ise % 3,7 dir. Bu ormanlık alanı ilimiz için yeterli değildir. Aras su toplama havzası için toprak su genel müdürlüğünün yaptığı arazi kabiliyeti inceleme çalışmalarının sonuçlarını kars ilimiz yüzölçümüne uyarladığımızda; il yüzölçümü 958 700._ ha. Olup bunun 603 981._ ha. Mera vasfında görülmektedir. Fiili durum itibariyle il yüzölçümünün eğim grupları; dik eğimli, çok dik eğimli ve çok sarp arazi miktarı 520 670 ha.’dır. İl yüzölçümünde 7. Ve 8. Sınıf arazi toplamı 308 606 ha.’dır. Bu alanların 364 306._ ha. Da şiddetli ve çok şiddetli erozyon mevcuttur. Arazi kabiliyet sınıflamasında 7. Ve 8. Sınıf arazilerde ancak ormancılık çalışmaları ile av ve yaban hayatı üretimi ve geliştirilmesi yapılabilir. Bu alanların mera vasfından çıkarılarak biran önce ormancılık çalışmaları ile av ve yaban hayatını geliştirme programı kapsamına alınması gerekmektedir. 2011 yılinda milli ağaçlandırma ve erozyon kontrol seferberliği kapsamında kars il merkezi, ilçeler, belde ve köylerimiz ile proje sahalarımızın tamamında 3 500 000 adet fidan dikmeyi hedefliyor ve tüm halkımızın ağaçlandırma çalışmalarına katkı vermelerini bekliyoruz.
21 mart dünya ormancılık gününün dünyayı, ülkemizi ve ilimizi daha yeşil ve güzel günlere taşımasını diliyor, dünya ormancılık gününün dünya insanına huzur, refah ve mutluluk getirmesini temenni ediyoruz.