Alparslan ve Mustafa Kemal Atatürk

Sultan Alparslan ve Mustafa Kemal Atatürk’ün benzerlikleri...

MHP Kars Eski İl Başkanı Oktay Aktaş’ın kaleminden...

26 Ağustos Malazgirt zaferinin 942’nci ve 26 Ağustos  1922 büyük  taarruzun 91 nci yıldönümü ile 30 Ağustos Zafer Bayramı kutlu olsun.

Bu yılki 26 Ağustos Malazgirt Zaferi ile 26 Ağustos Büyük Taarruz’un Afyon Kocatepe’de yapılan törenleri ile 30 Ağustos Zafer Bayramı törenlerini iptal etmek ya da sönükleştirmek için ne bahane bulunacağını merak ediyorduk. Bu sene ki bahane belli oldu: Mısır ve Suriye’deki olaylar yine milli bayramlardan kaçmanın bir bahanesi oldu.

Atatürk ve Cumhuriyetle ilgili kutlama ve bayramlarda her yıl AKP’nin, başbakanın ve cumhurbaşkanının türlü bahaneleri  oluyordu. Bu seneki bahaneleri de bu oldu.

Ağustos ayı , Türk’ün ayıdır diyebiliriz. Türk, Milleti  bu ayda birçok zaferler  kazanmış ve destanlar yazarak zaferlere imza atmıştır. Türk’ün varlığı bu ayda dünya’ya  kabul ettirilmiştir.

Kahramanlık,  şeref  ve şan ayı olan Ağustos;  Türk’ün tarihe iz bıraktığı, ihtişamlaştığı, kahramanlıkların ve zaferlerinin toplandığı bir ay olarak tarihe  yazdırılmıştır.

Sultan Alparslan bizim.

Büyük Önder Atatürk ‘de bizim

Malazgirt’ de  bizim

Kocatepe’de bizim

Atatürk ve Alparslan, yoktan var etti bu vatan toprağını. Bizler her ikisine de sahip çıkmamız gerekir.

Ağustos ayında Malazgirt Zaferini de çok görkemli  kutlamamız  gerekir.  Elbette ki   30 Ağustos Zaferi’ni daha büyük coşkuyla  kutlayalım. Çünkü kurtuluş  savaşımızın  en önemli zaferidir. Bu zafer sayesinde düşmanı bozguna uğratıp Türk’ün gücünü bir kez daha  emperyalist güçlere  kabul ettirdik.

Buna rağmen  AKP  içerisinde bazı milletvekilleri var ki  kurtuluş savaşı yapılmamıştır gibi söylemlerle bir gafletin ve  ihanetin  içerisindeler…

Alparslan, Malazgirt Savaşı’nı kazanarak “Anadolu’ya  Yeniden  girdiğinde”  41 yaşında idi;

Mustafa Kemal Atatürk de, Kurtuluş Savaşı’nı kazanarak “Anadolu’yu  yeniden  kurtardığında” 41 yaşında idi   birbirini tamamlayan iki büyük  Kahraman büyük  komutanımız…

Sultan  Alparslan, 26 Ağustos’ta Malazgirt ovasında saldırıya geçti.  Mustafa Kemal  Atatürk’ de 26 Ağustos’ta Büyük Taarruz’u başlattı!

1071’in  26 Ağustos’unda  Sultan  Alparslan  cuma günü saldırıya geçtiği gündü .  ATATÜRK’TE  1922’nin 26 Ağustos’un da Cuma’yı Cumartesi’ye bağlayan gece  büyük taarruzu  başlattı.  Ne kadar birbirini tamamlayan iki dahiyane  komutanlarımız… Allah her ikisine de  rahmet  etsin.

Sultan Alparslan, Malazgirt Zaferi’nden sonra Anadolu’nun Türkleşmesini sağladı. Malazgirt zaferiyle Anadolu Türk yurdu haline geldi.  Bir bütünlük sağlandı. Atatürk de, 30 Ağustos Zaferi’nden sonra Anadolu’nun Türk yurdu olmasını kesinleştirdi ve yine bir bütünlük sağlandı. 30 Ağustos zaferiyle Anadolu’nun Türk yurdu olduğu dosta düşmana gösterildi. Şimdi  ise  AKP Türk milletini bölmek için “36  etnik  yapı var” gibi söylemlerle  Türk  milletinin içine nifak tohumları ekerek birbiriyle çatıştırıp parçalanması gayreti içerisindedir.

Malazgirt Zaferi’nden  sonra  Anadolu tümüyle Türk Milleti’nin vatanı yapıldı.  Malazgirt Zaferi’nden sonra biz Türkleri Anadolu’dan atmak için çeşitli oyunlara başvurdular. Büyük Taarruz öncesinde de çeşitli oyunlarla bunu  artık  başardıklarını  Sanarken  Atatürk, Türk’ün dehasını bir kez daha  gösterip  Anadolu’nun Türk yurdu, Türk vatanı olduğunu 26  Ağustos’ta başlayan ve  30  Ağustos  Zaferiyle  Türk’ün gücünü  bir kez daha  gösterdi. Malazgirt  Zaferinden sonra olduğu gibi 30 Ağustos Zaferinden sonra da Anadolu’yu  bizim elimizden  almak için, Anadolu’daki Türk varlığını, Türk birliğini bitirmek için hala çeşitli oyunlar düzenliyorlar. O günden bugüne kadar hâlâ  çeşitli entrikalar  sinsi  planlar ve oyunlar çevirerek Türk milleti ve Türk Devletiyle ve Türk Ordusuyla da uğraşanlar var.  Geçmişte olduğu gibi bugün de  Türklere  ve Türklüğe hem gizli hem de açık bir saldırı  var. Türkiye’de Türkler ve Türklük yok edilmeye çalışılmaktadır. İnşallah Türk Milleti olarak geçmişte olduğu gibi bu dönemdeki bütün sinsi oyunları ve entrikaları da boşa çıkaracağız.

Bizlere  bu zaferleri kazandıran,Türk’e  tarih yazan TÜRK ORDUSU’NUN en küçük rütbelisinden  en büyük rütbeli komutanlarına; ne kadar minnet ve şükran duysak ve binlerce teşekkür etsek azdır. Allah TÜRK ORDUSU’NA her zaman zaferler nasip etsin İnşallah!

Ordumuz Türk Milleti’nin göz bebeğidir. Ordusuz bir millet,  milletsiz de bir ordu olmaz. Olamaz da. Bu büyük zaferleri bizlere yaşatan Türk Ordusunu dünya durdukça  Allah var etsin, her türlü iftiralardan korusun.  Yaşadığımız bu coğrafyada ordumuz güçlü olmasa bizlerin  yaşama şansımız da olamaz… 

Kahraman  TÜRK  ATATÜRK’ÜN bu kutlu ayda, TÜRK’ÜN ŞANINI dünya’ya bir  kere daha ispat edişini  unutturmasak ve unutturma gayreti içinde olmasak keşke!

ATATÜRK  VE TÜRK ORDUSU’NA HER ZAMAN MİNNET VE ŞÜKRAN DUYUP ONLARIN  VARLIĞINDAN  DAİMA  GURUR  DUYACAĞIZ …                      

Ne mutlu, Türk’üm diyene!