Başkan Topçu: “Aşı nerede?”

Eğitim-Sen Kars Şube Başkanı Hakan Topçu, eğitimcilerin aşıda öncelik beklediğini söyledi.

Volkan KARABAĞ

Kars İl Sağlık Müdürlüğü önünde bir araya gelen Eğitim-Sen Kars Şubesi  basın açıklaması yaptı.

Eğitim-Sen Kars Şube Başkanı Hakan Topçu tarafından okunan basın açıklamasında, ““AŞI NEREDE?” sorusunu ısrarla soran toplumsal kesimler iktidardan bir cevap alamazken, yetkili mercilerdekiler önce kendilerini aşılamakta bir beis görmemektedir. Oysa ülkemizin geleceği olan öğrencilerimizi yetiştiren öğretmenler ve tüm eğitim emekçileri, ne zaman aşılanacaklarını bilmeden yeterli tedbirlerin alınmadığı okullarımızda, yaşamlarının riske girmesi pahasına büyük bir sorumlulukla görevlerini yerine getirmeye devam etmektedir.

Adalet duygusunun her geçen gün biraz daha yitirildiği, ekonomik eşitsizliklerin daha da derinleştiği zamanlardan geçilmektedir. Bir yanda ataması yapılmayan yüz binlerce öğretmen, enflasyon karşısında maaşları eriyen eğitim emekçileri varken diğer yanda MEB için günlüğü 2 bin 160 liradan koruma araçlarının yeniden kiralandığı; demokratik hak arama ve basın açıklaması yapmanın önüne her tür engel çıkarılırken “lebalep kongreler”in yapıldığı ve her kongreden sonra o ilde vakaların patladığı bu dönemde okullarımızdaki vaka artışları ne MEB’in ne de iktidarın umurundadır. Tüm eğitim bileşenleri kaygıyla okula giderken ve hemen her gün bir yerlerde bir okul kapatılırken; öğrencilerimize, öğretmenlerimize, hizmetli ve memurlarımıza pozitif ya da temaslı teşhisi konulurken; MEB her şeyin yolunda olduğu algısıyla, yüz yüze eğitime katılımın ne kadar yüksek olduğunu açıklamaktadır. Birçok il ve bölge kırmızıya dönerken hiç rahatsızlık duymadan yapılan bu açıklamalar Bakanlığın duyarlıktan ne denli uzak olduğunu ortaya koymaktadır.

Sağlıklı ve güvenli bir ortamda öğrencilerin eğitim hakkını ve tüm eğitim emekçilerinin çalışma hakkını önemsemeyen bir Bakanlık ve iktidarla karşı karşıyayız. Öyleyse yeniden hatırlatalım; 15 Şubat’tan 4 Nisan’a kadar toplam pozitif ve temaslı öğretmen sayısı 2558, öğrenci sayısı 3379, hizmetli- memur personel sayısı ise 246’dır. 15 Şubat-4 Nisan arasında eğitim alanında hayatını kaybedenlerin sayısı 16’ya ulaşmıştır. Bu rakamlar buz dağının sadece görünen yüzüdür. Sendikamıza ulaşan sınırlı bilgilerle ortaya çıkan bu tablo bile tehlikenin boyutunun ne düzeye geldiğini göstermekte, elinde tüm veriler olan MEB ise ısrarla sayıları gizlemekte ve herhangi bir açıklama yapmamaktadır.

Önü alınamaz bir şekilde vakalar ve hasta sayıları tüm Türkiye’de hızla yükselirken eğitim alanında hiçbir tedbir alınmaması, yüz yüze eğitimin sürdürülebilirliğini tehlikeye atmaktadır. Yapılan çağrılara rağmen başta aşı olmak üzere önlemler noktasında bir hazırlık gözükmemektedir. Tüm toplumumuzun sağlığı tehdit altındayken sağlık örgütleri ve bilim insanları, sağlık hizmetleri, belediye temizlik hizmetleri ve gıda satışı dışında, gelir güvenceli 28 günlük tam kapanmayı önermektedirler. Her şey yolundaymış gibi hareket eden MEB’in yüz yüze eğitimin sağlıklı ve güvenli şekilde devamını sağlayacak bir gücünün ve iradesinin olmadığı açıkça ortaya çıkmıştır.  “Önlemler alınarak eğitim yüz yüze yapılmalıdır” diyen bir sendika olarak, yüz yüze eğitimin erteleneceği, aşılamaların hızlanacağı ve tüm tedbirlerin alınacağı gelir güvenceli dört haftalık bir kapanma sürecini desteklediğimizi belirtiyoruz. Ölümle sonuçlanmasa dahi yaşı ilerlemiş veya bünyesi zayıf bireylerin vücutlarında kalıcı hasarlar bırakan Covid-19 salgınında, eğitim bileşenlerinin yaşamı ve sağlıkları tehlikeye atılamaz ve bu riskli durum daha fazla sürdürülemez.

MEB, uzaktan eğitime erişemeyerek eğitimden kopan çocuklarımızın sorumlusudur!

MEB, yüz yüze eğitimin sağlıklı ve güven içinde yürütülememesinin sorumlusudur!

Tarih bu kaydı düşecektir!

Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası ise çocuklarımızın nitelikli eğitimi ve ülkemizin aydınlık geleceği için kamusal, bilimsel, laik, cinsiyet eşitlikçi, anadilinde, demokratik eğitim mücadelesini yükseltecektir” denildi.