Bilgen, ilk olarak Kars Ticaret Borsa Başkanı İsmet Çelik’i ziyaret etti. Ardından da Kars Şoförler Odası Başkanı Kıyas Alp, Kars Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Fahri Ötegen ve Kars Ziraat Odası Başkanı Adem Ertaş’a da ziyarette bulundu. Bilgen, Kars Esnaf ve Sanatkâr Odası Başkanı Adem Burulday’ın il dışında olması nedeniyle kendisini bir sonraki tarihte ziyaret edeceğini söyledi.
Milletvekili Bilgen’e ziyareti sırasında HDP Kars İl eşbaşkanları Cengiz Topbaşlı, Sevda Subaşı, DBP Kars İl Eşbaşkanı Yeliz Çopur, Digor Belediye Başkanı Ekrem Bingöl, HDP Kars Belediye Meclis Üyesi Kaya Naki ve parti yöneticileri eşlik etti.
Bilgen ve beraberindeki heyeti, Kars Ticaret Borsasında, Başkan İsmet Çelik karşıladı. Ziyaret sırasında Bilgen ile Çelik arasında, Kars’ın tarım ve hayvancılık alanında yaşadığı sorunlar ve çözüm önerileri dile getirildi.
HDP Milletvekili Bilgen, Kars Ticaret Borsası’nın şehrin ekonomisi için son derece önemli olduğuna işaret ederek, şehrin ve Ülkemizin sorunlarını konuşarak, İsmet Çelik’in düşünce ve önerilerini almak için bu ziyareti gerçekleştirdiklerini söyledi.
BİZİM İÇİN ‘BARIŞ’ HER ŞEYDEN DAHA DEĞERLİDİR
Öncelikli olarak Türkiye’nin her gün şiddet sarmalına sürüklenmesinden dolayı duydukları kaygı ve endişeyi paylaşmak istediklerini de söyleyen Bilgen: “Bizim açımızdan barış, her şeyden daha değerlidir ve insan hayatı her şeyden önemlidir. Türkiye’nin sadece bu yaşadığımız acı olayların sonuçlarıyla değil sebepleriyle de yüzleşmesi, bizi bu duruma getiren koşulların ve politikaların masaya yatırılmasını önemsiyoruz. Siyasetin ve siyasetçinin görevi bu türden olayları sadece kınamak ve acıyı paylaşmak değildir. Aynı zamanda bu sorunların çözülmesi, bitmesi ve her kesin barış içerisinde hayatı sürdürmesi, ticaretini yapması için ortamın koşulların oluşturulmasıdır.” Dedi.
NEPAL TRP 84 VİRÜSÜNE KARŞI YETERLİ TEDBİR ALINMADI
Önce Van’da başlayan daha sonra da Kars’ta da yayılan NEPAL TRP 84 Virüsüne karşı yeterli önlem alınmadığı ileri süren Bilgen: “İlk defa bu topraklarda rastlanılan bu virüse karşı, gerekli tedbirlerin alınmamış olması, aşılama düzeyinin düşüklüğü yani bu oranın yüzde 80’leri bulması gerekirken, yüzde 50 - 60 civarında olması ve uzun bir karantina dönemine başlı olarak hayvan pazarının kapalı olması şehrimiz için önümüzdeki dönemlerde ciddi bir risk oluşturmaktadır. Şehrin ekonomisinin omuriliğini ve temelini oluşturan hayvancılıkta Karslılar bu zahmetli ve maşagattli çabayı sarf ederek aslında hem ülke ekonomisine, hem şehir ekonominse büyük bir katkı sunarken iyi planlamanın yapılmamış olması, yanlış tarım politikalarına tekrar tenezzül etmesi nedeniyle büyük sıkıntılar yaşıyoruz.
HÜKÜMET, YENİDEN ANGUS İTHALATINA GİRİŞTİ
Bunun yanı sıra ithal hayvan Angus politikasına yeniden umut bağlanmış olması da et üreticileri açısından ve süt ile ilgili tartışmalarının bedelini ne yazık ki sadece Kars’ta ki üreticiler değil, şehrimizde yaşayan her kesimden esnaf, memur ve halkımız ödemek zorunda kalacak. Bu duru dolaylı olarak ta Türkiye ekonomisini olumsuz etkileyecektir. Biz hem tüketicinin korunmasını hem de üreticinin çıkarlarının gözetilmesini ve bir denge içerisinde yürütülmesini doğru buluyoruz. Bu anlamda da daha ciddi uygulamalara ihtiyaç vardır.
STK VE ODA TEMSİLCİLERİ BU ÜLKEYİ, ÜLKEYİ YÖNETENLERDEN DAHA İYİ BİLİYOR
Sizler bu ülkeyi, yönetenlerden daha iyi biliyorsunuz. Buda çok doğal bir şeydir. Siyasetçi her şeyi bilmek zorunda değildir. Ama bilenlerle konuşmak, bilenleri dinlemek, halkın talebi neyse onu dinlemek, tefecinin çıkarlarını değil de gerçekten üreticinin çıkarlarını, siyasetin temel amacı haline getirmek gerekiyor. Yoksa bu ülkenin ziraat fakülteleri de, uzmanlar, akademisyenler, bakanlıklarda çalışan müşavirlerde biliyorlar ama galiba öncelikleri başka. Bu öncelik bir dönem mısır bitkisinde yaşandı. Bazı farklı sektörlerde, hükümet içerisinden kimi isimlerin ithalle ilgili farklı sektörlerle yakınlarının ve akrabalarının lehine üretici ile tüketicin aleyhine olan ilişkileri dolaysıyla bölge halkının taleplerini yeterince dikkate almıyorlar. Dünyada da Türkiye’de de ciddi bir ekonomik kriz riski ile karşı karşıyayız. Köylü de, üretici de, ticaret erbabı da haklarını ve taleplerini net ve kararlı bir şekilde ortaya koymak zorundadır. Yoksa susmanın ve seyirci kalmanın anlamı yoktur. Sadece ‘iktidar ilgilenire ne ala ilgilenmezse, yapacak bir şey yok’ demenin bedeli çok ağır olacak. Bu bedeli hiçbir kesim ödemesin isteriz. Hep birlikte bu sesi yükseltelim. Sonuçta istediğimiz şey bir ayrıcalık değil ve aşırı kar da değil herkesin hakkıdır. “ şeklinde ifadeler kullandı.
İSMET ÇELİK: SORUNLARIMIZI HÜKÜMET NEZDİNDE HER ZAMAN DİLE GETİRDİK AMA…
Bilgen’in ardından konuşan Kars Ticaret Borsası Başkanı İsmet Çelik de, ilimizde tarım ve hayvancılık konuların alt yapısının oluşturularak hükümete yansıtılması adına birçok toplantılar yapmalarına rağmen bu sorunlara istedikleri şekilde cevap verilmediğini söyledi.
Ama bu sorunların temelinde tarım ve hayvancılık ile hayatlarını idame edenlerin kendilerinin olduğuna vurgu yapan Çelik: “Hükümetin toplantılarından ve açıklamalarından anlıyoruz, tarımda, hayvancılıkta neyin nereye konulacağına, ne şekilde bu işe çareler getirileceğini oradan da dinliyoruz. Ama işin temelinde biz varız. Allah, Türkiye’ye barış, kardeşlik ve beraberlik versin. Türkiye’de yaşayan insanların birbiriyle kardeşliği ve dostluğu devam etsin. Bunun yanında coğrafyamız olarak sorunlarımız Cumhuriyet tarihinden bu tarafa olmuştur yinede vardır. İlimiz 7 kazası olan bir ildir ve hepsinin geçim kaynağı tarım ve hayvancılıktır. Şehir merkezi ve kazalarda ufak tefek ticaretler vardır. Sanayi yok denilecek kadardır. Tarımda olan eksiklik bütün coğrafyaya yansıyor. Lokantasından, kahvehanesinden, otelcisinden herkese yansıyor. Köylünün elinde parası olmadığı geçimi olmadığı müddetçe bunlara da bir şey düşmüyor.” Dedi.
İNSANLAR DOĞDUĞU YERDE DOYSA DAHA İYİDİR
Kars’ın her geçen gün göç verdiğine de dikkat çeken İsmet Çelik: “İnsanlar doğduğu yerde dosyamı daha iyidir, yoksa metropol şehirlere gidip oralarda perişan olup çeşitli yapılamayacak işlere karışsa mı daha iyidir. Ama bunlar doğduğu yerde doyarsa metropol şehirler de bundan faydalanır. İlimiz nüfusunun yüzde70’i göçmüş, yüzde 30’u burada kalmış. Neden böyle oluyor? Kars’ta her köyün ekilecek arazisi var, merası var birde yaylası var. Bu gibi arazisi imkânı bol olan bir memlekette hayvancılığı bir yere getirme sorunu çözme bu mudur? Eskiden sulu tarım Kars’ta azdı. Şimdi sulu tarım var. Ama Kars’ta ekim yok. Köylerde devlete ait parçalı araziler var. Diyoruz ki Devlete ait araziler kimin arazisinin yanındaysa o araziyi o adama satın. O adam da o araziyi kendi arazisiyle birleştirsin ihtiyacını temin etsin. Bunu yanında meralar satılıyor. Başka illerden gelenlere satılıyor. Bunu satıyorsun ama o köyün de hayvanları var. Maksadımız Kars’ta olan canlı hayvancılığı bir yere getirmek. Oradan alınan parayla geçim sağlamak göçü durdurmak. Bu olmuyor olmadığı gibi de göç devam ediyor. 80’li yıllar öncesi 1 milyon 200 bin büyükbaş, 1 milyon 600 bin küçükbaş hayvana sahiptik. Şimdilerde ise 400 bin büyükbaş, 380 bin küçükbaş hayvan bulunuyor Kars’ta. Hayvancılık da tarım da bir yerlere gelmiş değil. Eski durumumuzu da kaybetmişiz.”
HDP Kars Milletvekili Ayhan bilgen ve beraberindeki heyet daha sonra Kars Ticaret ve Sanayi Odası (KATSO)’ya bir ziyaret gerçekleştirdi. HDP heyetini Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Fahri Ötegen ve Ticaret Odası üyeleri karşıladı. Koyu sohbetlerin gerçekleştiği ziyarette Ayhan Bilgen, yapılacak tüm hizmetlerde Ticaret ve Sanayi Odası’nın yanında olacaklarını kaydetti.
Kars için gündemde olan projeler hakkında da konuşulan ziyarette, Kars’taki girdiler ve yapılması gereken çalışmalar noktasında değerlendirmelerde bulunuldu. Özellikle tarım ve hayvancılık alanından hükümetin bir an evvel politika geliştirmesi gerektiğini söyleyen Ötegen, “İlimizde, bölgemizde hayvancılığın, tarımsal politikaların tekrar gözden geçirilmesi düşüncesindeyim. İlimizdeki hayvancılık konusunda geçen yılki TÜİK verilerinde üreticinin hayvan yetiştirmesi noktasında bir düşüş yaşadığını gözlemliyoruz. İlimizde hayvancılığın geliştirilmesi konusunda yukarıdan aşağıya bir örgütlenme sağlanması lazım. Hükümetin ne yazık ki bir hayvancılık politikası yok, bunu kendileri de kabul ediyorlar. 2007 yılından bu yana 80 milyar TL bedelinde verilen teşvikin hiçbir işe yaramadığını görüyoruz. Önemli olan teşvik vermek değil, bir devamlılık ve politika oluşturmaktır. Tarım ve hayvancılığı birbirinden ayırmak mümkün değildir. Bu ikisi bir bütün olmalı, bu bütün içerisinde bir politika belirlenmeli ve teşvikler bölgelere göre farklı miktarlarda değil de sorunu çözme noktasında politikalar geliştirilmeli. Bu bölgede rafahın artması adına tek ses olmamız gerekmektedir.” dedi.
Ayhan Bilgen’de konu üzerine, bölgenin kalkınması adına, kentin hak ettiği noktalara taşınması adına birliktelik için her noktada hazır olduklarını hatırlatarak, düşünülen çalışmanın doğruluğuna dikkat çekti.
Son olarak Kars Ziraat Odası Başkanı Başkanı Adem Ertaş’ı makamında ziyaret eden HDP heyeti, buradaki fikir alış verişi ve yapılabilecek çalışmalar hakkındaki değerlendirmeleri ardından ziyaretlerini sonlandırdı.