Önümüzdeki günlerde de basın mensuplarıyla tanışma toplantısında bir araya gelecek olan Birtane, projelerini anlatacak.
Kars’taki Sivil Toplum Örgütlerini ziyaretinin ardından madde madde açıklama yapan Birtane, şunlara vurgu yaptı:
“1-Kars farklı etnik ve inançların yıllardır birlikte kardeşçe yaşadığı prototip bir Türkiye zenginliğidir.
2-Kars geçmişten gelen Sol ve Demokrat kimliği ile bilinmesine rağmen,1980 askeri darbesi sonrası sistemin planlı bir çalışması ile bu kimliğinden uzaklaştırılmıştır. 12 Haziran genel seçimlerinde Kars’ın bu kimliği ile buluşması için ‘Emek Özgürlük Demokrasi Bloğu’bir şanstır.
3-12 Haziran seçimleri sonrası oluşacak yeni meclisin Türkiye’nin ihtiyacı olan yeni anayasayı yapacağı kuvvetle muhtemelken, Kars’ın farklı etnik ve inanç guruplarının hak ve özgürlüklerinin anayasal güvenceye alınması ve sivil, demokratik bir anayasada Kars’ın da hak ettiği şekilde temsili elzemdir.
4-Geçmiş genel seçimleri sonrası Kars’tan seçilenler kentin sorunlarının sözcüsü olamamış, mecliste Kars ilimiz tabiri caizse temsil edilmemiştir. En son Kars Ticaret Borsası öncülüğünde 300 hemşehrimiz hayvancılıkla ilgili temel sorunlarını iletmek üzere Ankara’ya gitmiş, muhatap bulamamış ve en acısı Karslı vekiller dahi kendileri ile görüşmemişlerdir.
5-Türkiye’deki hayvancılık piyasasındaki hem ithalat hem de ihracatta geçmişten beri büyük bir paraya sahip olan Kars hayvancılıkla ilgili yanlış politikalar ve en son da ithal et ve hayvan alımı ile can çekişir duruma getirilmiştir.
6-Sütün kilosu 500–550 kuruş iken, yemin kilosu 600-650 kuruştur. Trakya’da kaşar 16-17 TL’den satılırken, Kars’ta 8-9 TL’dir. İlimizde hayvancılık gibi, hayvansal ürünler de piyasada cazipliğini yitirmiştir.
7-Siyasi hesapları ile yanlış destekleme ve yem bitkileri ekimi politikları ile mazottaki faiş fiyat artışları halkı tarımdan uzaklaştırmış ve Kars yem, tohum ve samanın dışardan getirilip satıldığı bir pazar haline dönüştürülmüştür.
8-Sınırda olup, sınır kapısı açık olmayan tek şehir ünvanına sahip olan Kars’ın bu makus kaderinden kurtulması gerekir. Doğu kapısının açılmaması Kars’ın gelişmişliğini etkilemekte, Kars’ın ilçesi iken yakın zamanda il olan Iğdır, sınır kapısı sayesinde cazibe merkezi olmuş, nüfusu kısa sürede 78 binlere ulaşmış, Kars’ın nüfusu ise 72 binlere getirilmiştir.
9-Hükümetlerin yanlış sağlık politikaları sonucu Erzurum ili tabiri caizse ‘hastane fabrikası’ kenti olmuş, komşu 10 İl sağlık hizmeti konusunda Erzurum’a mahkum kılınmıştır. Erzurum’da üniversite, araştırma, bölge hastanelerinin yanı sıra hastane sayısı 10’u geçmiş ve yeni büyük bir bölge sağlık kompleksi projesinin hayata geçirilme çalışmaları yürütülmektedir. Buna karşın Kars’taki Üniversite hastanesinin barakadan öteye gitmemesi Kars için ayıptır. Hastalar Erzurum yolunda ambulanslarda can çekişmeye mahkum edilmiştir.
10-Büyük şirketleri kollayan ve küçük esnafı bitiren planlı politikalar sonucu, Kars esnafı banka kredilerini yine kredilerle kapatır hele gelmiştir. Yeni işe başlayan ve yıllık kiraladığı iş yerini birkaç ay sonra kapatan onlarca esnafın varlığı da başlıca temel sorunlardan biridir.
11-Fabrikaları yok pahasına satılan ve satın alınanlar da işletilmeyen kombine, süt fabrikası, Sarıkamış Ayakkabı Fabrikasından sonra, Şeker Fabrikasının da şeker pancarı desteğinin kesilmesi ile satışa hazır hale getirilmesi ve sonunda, Kars ilimiz “fabrikası olmayan kent” unvanı alacaktır. Bu nedenle istihdam alanlarının olmaması her geçen gün işsizlik sorununu katmerleştirmektedir. Bırakalım kırsal nüfusu, kent merkezinde yaşayan hemşehrilerimiz dahi büyük şehirlere çalışmaya gitmekte ve Kars en fazla göç veren iller içerisinde ilk sıralarda yer almaktadır.
Tüm bu olumsuz gidişata dur demek için, Emek Özgürlük ve Demokrasi Bloğu adayınız ben Mülkiye Birtane Kars’ın sesi olacağım.”