Dava 17 Şubat’a Ertelendi

Bingür Sönmez ile İlhan Özbilen Davası 17 Şubat’a Ertelendi...

Kars’ın Sarıkamış İlçesi’nde geçen 24 Ağustos’ta ünlü kalp cerrahı Prof. Dr. Bingür Sönmez’i tabancayla yaralayan Sarıkamış’ın Ak Partili eski Belediye Başkanı 62 yaşındaki İlhan Özbilen ile yeğeni 20 yaşındaki Özcan T.’nin, Kars Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanmasına başlandı.

Kars’ın Sarıkamış İlçesi’nde geçen 24 Ağustos’ta ünlü kalp cerrahı Prof. Dr. Bingür Sönmez’i tabancayla yaralayan Sarıkamış’ın Ak Partili eski Belediye Başkanı 62 yaşındaki İlhan Özbilen ile yeğeni 20 yaşındaki Özcan T.’nin, Kars Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanmasına başlandı. Tutuklu yargılanan Özbilen tasarlayarak kasten öldürmeye teşebbüs suçundan, yeğeni ise kasten öldürmeye teşebbüs suçuna yardım etmekten ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezası istendi.

Sarıkamış Dayanışma Grubu Başkanı Prof.Dr. Bingür Sönmez, 55 gönüllü ile birlikte geçen 20 Ağustos günü Erzurum’un Narman ilçesine bağlı Çimenli Köyü’nden yola çıkarak 22 Aralık 1914’te 9’uncu Kolordu’ya bağlı birliklerin gittiği 65 kilometrelik Topyolu’nu kullanarak Allahuekber Dağları’nı aştı. Sarıkamış’a ulaşan Prof. Dr. Bingür Sönmez’i 24 Ağustos günü 1.5 saat yakından izlediği güvenlik kemaraları ile saptanan Sarıkamış’ın eski Belediye Başkanı İlhan Özbilen, ‘Bingür’ diye bağırdıktan sonra tabancasını ateşledi. Kalp Cerrahı Sönmez’i kolundan ve bacağından yaralayan İlhan Özbilen 9 milimetre çapında yarı otomatik tabancasıyla olay yerinde yakalandı. Yeğeni Özcan T. ise yaralandıktan sonra yere düşen Prof. Dr. Sönmez’e tekme atan kamera görüntüsüyle ortaya çıktı. Olaydan sonra İlhan Özbilen daha sonra da yeğeni Özcan T.  tutuklandı.

Cumhuriyet Savcısı tarafından geçen 20 Kasım’da hazırlanan iddianamede 30 Mart 2014’teki seçimlerde partisi tarafından üçüncü kez aday gösterilmeyen İlhan Özbilen’in bu durumdan Prof. Dr. Bingür Sönmez’i sorumlu tuttuğu için saldırıyı gerçekleştirdiği belirtildi. MOBESE ve güvenlik kamelarından elde edilen görüntülere göre, İlhan Özbilen 24 Ağustos günü yeğeni Özcan T.’nin kullandığı 06 PC 428 plakalı minibüsle Prof. Dr. Sönmez’i saat 09.44.26’dan saat 10.30.27’ye kadar izledikten sonra Gaziler Meydanı’nda eylemini gerçekleştirdi. İddianamede, Prof. Dr. Bingür Sönmez’in kendini koruma refleksi ile yüzünü kapatmak istemesi nedeniyle sol el bileğinden ve bacağından yaralandığı anlatıldı. İlhan Özbilen ifadesinde, ‘tesadüfen karşılaştığını, medeni bir şekilde konuşmak için ismini vererek seslendiğini, Prof. Dr. Sönmez’in agresif bir tavır sergilediğini, saldırıya uğradığını, korunmak amacı ile silahını çekerek ateş ettiğini, öldürme kastı bulunmadığını’ söyledi. İddianamede yeğen Özcan T. ise amcasına hakaret edildiğini ileri sürdü. Özbilen hakkında TCK’nın 82/1-a maddesi uyarınca ‘tasarlayarak kasten öldürmeye teşebbüs’, yeğen Özcan T. hakkında ise ‘tasarlayarak kasten öldürmeye teşebbüs suçuna yardım etmekten’ ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verilmesini istendi.

“ÇOK PİŞMANIM”

Ağır Ceza Mahkemesi’nde bugün yapılan duruşmaya Prof. Dr. Sönmez katılmazken avukatları Necati Bölükbaşı ile Erkan Karagöz hazır bulundu. Tutuklu sanıklar Özbilen ile yeğeni Özcan T.’yi mahkemede avukat İbrahim Baştimar ile Aydın Alkan savunurken, yakınları duruşma salonunu doldurdu.

Cumhuriyet Başsavcılığı’nın hazırladığı iddianame ve ekleri okundu, sanıklara yüklenen suçlar anlatıldı. Mahkemede savunma yapan İlhan Özbilen, daha önce verdiği ifadesinin doğru olduğunu belirtti. Meydanda Bingür Sönmez ile karşılaştığını, ismiyle seslendiğini, agresif davrandığını ileri süren Özbilen, “Silahımı çektim, ayaklarına doğru ateş ettim. Dönüp giderken tanımadığım şahıslar benim önüne atladı, 3 kez daha ateş ettim. Eğer husumetim olsaydı, arkadan vurabilirdim. Vurmadım. Çok pişmanım. Kendisine bir el ateş ettim. Koluna değen merminin kasığına geldiğini tahmin ediyorum” diye konuştu.

SÖNMEZ’E TEKME ATTIĞINI HATIRLAMIYOR

Özcan T. ise savunmasında amcasının arkasından yürüdüğünü anlatarak, “Amcam vurduğunda, benimle amcam arasında 4-5 metre mesafe vardı. Ben Bingür Sönmez’e vurduğumu hatırlamıyorum. Onu MOBESE kaydında gördüm” dedi.

Sanık avukatlarından İbrahim Baştimar, müvekkilin öldürme kastı ile ateş etmediğini ileri sürdü. Aydın Alkan da Adli Tıp tarafından Sönmez’e verilen rapora itiraz etti.

Sönmez’in avukatı Necati Bölükbaşı, suç vasfı dikkate alınarak sanıkların tutukluluk halinin devam etmesine karar verilmesini talep etti. Heyet, kaçma şüphesi bulunması, bu aşamada adli kontrol hükümlerini uygulamanın yetersiz kalacağını dikkate alarak tutukluluk hallerinin devamına karar vererek duruşmayı erteledi.

MAHKEME ÇIKIŞI AVUKATLAR NE DEDİ?

Sanık avukatı İbrahim Baştimar, duruşma sohrasında yaptığı açıklamada, ddianameye itiraz ettiklerini saylöde. Baştimar, “Müvekkilin grupla karşılaştığı saat ile eylemin gerçekleştirildiği süre bir dakikadır. Dolayısıyla Yargıtay uygulamalarına göre bir dakikalık süre tasarlama için yeterli değildir. Adam öldürmeye teşebbüs yönündeki itirazlarımızı da mahkemeye ‘insan vücudunda hayati öneme sahip olmayan iki bölge vardır. Birisi koldur diğeri de bacaktır. Baktığımız da müşteki Bingür beyin yaraları kol ve bacaktadır. Dolayısıyla biz ilerleyen zamanlarda suç vasfının değişebileceğini düşünebiliyoruz” diye konuştu.

Baştimar şöyle konuştu: “Olay 24.8.2014 günün de meydana gelmiştir. Müvekkilim o günden beri tutukludur. Bugün ilk duruşması yapıldı. sanırım siz de iddianameyi basından takip etmişsinizdir. İddianame de müvekkilime yapılan suçlama tasarlayarak adam öldürmeye teşebbüs. Bugün yargılama da ilk celsesi görüldü davanın. Yargılama yapıldı. biz sayın mahkemeye iddianameye karşı itirazlarımızı beyan ettik. Bu suçun tasarlama unsurlarından oluşmadığını 2. bir itirazımız da adam öldürmeye teşebbüsümüzün de olamayacağını belirttik. Ve burada özellikle tasarlamanın olmayacağına yönelik iddiamız şudur: çünkü Yargıtay uygulamalarına göre tasarlamanın olması için suç işleme kararının verildiği zaman ile suçun işlendiği sürenin yeterli olması gerekir. Fakat burada görüntülerden edindiğimiz bilgilere göre müvekkilin grupla karşılaştığı saat ile eylemin gerçekleştirildiği süre 1 dakikadır. Dolayısıyla Yargıtay uygulamalarına göre bir dakikalık süre tasarlama için yeterli değildir. Adam öldürmeye teşebbüs yönünde ki itirazlarımızı da biz sayın mahkemeye şu gerekçelerle arz ettik: insan vücudunda hayati öneme sahip olmayan iki bölge vardır. bunların birisi koldur diğeri de bacaktır. Baktığımız da Bingür beyin yaralarının her ikisi de kol ve bacaktadır. Dolayısıyla biz ilerleyen zamanlarda da suç vasfının değişebileceğini de düşünebiliyoruz. Duruşma tanıkların dinlenmesi ve başka delillerin toplanması amacıyla 17 şubat tarihine ertelenmiştir. Bunu da basına saygıyla sunuyorum.”

Bingür Sönmez’in avukat Necati Bölükbaşı, mobese kayıtlarının önemli olduğunu ve duruşmada delil olarak kullanılacağını, resmi delil niteliğindeki kayıtların izlenmesi halinde başka şeye gerek kalmayacağını bildirdi. Bölükbaşı, “İstanbul barosunda kayıtlı avukatım. Ama daha önceleri Erzurum da çalışıyordum.

Bingür bizim arkadaşımız dolayısıyla böyle bir davaya avukat olarak katıldık. Tutukluluk hallerinin devamına ve duruşmanın başka güne ertelenmesine karar verildi. 3-5 tane tanık var onlar a dinlendikten sonra büyük bir ihtimalle doya tekemmül etmiş olacak. mobese kayıtları önemli bir delil ve duruşmada da delil olarak kullanılacak. Birkaç kayıt var onlar da olayı bire bir gösteriyor. Onlar izlendiğinde başka bir şeye bakmaya bile gerek kalmaz. Mobese kayıtları resmi delil niteliğinde tabi hoş bir şey değil belediye başkanın vurulması hoş bir şey değil. Olmamasını dilerdik.” diye konuştu.

Sarıkamış Herakatı’nı Bingür Sönmez’in ulusal düzeye ulaştırdığını, İstanbul’da olduğunu ve talimatla ifade vererek şikayetçi olduğunu anımsatan avukatlarından Erkan Karagöz ise “Davaya fazla zaman harcanacağını düşünmüyorum birkaç duruşma sonrasında sonuçlanabilir” dedi. Karagöz şu açıklamalarda bulundu:

“Bugün ilk duruşması yapıldı Bingür Sönmez beyin vurulmasına dair. Bugün ki duruşmada tanıkların bir kısmının beyanları gelen ve gelmeyen tanıklar vardı. gelemeyen tanıkların beyanlarının da dinlenmesine ve o tanıkların beklenmesine karar verildi. yine duruşmada ki önemli kararlardan birisi sanıkların tutukluluklarının devamına sanıklar söz konusu düzenlenen beyanname de söz konusu suçu işlemediklerini belirttiler. Bu doğrultuda daha önceki savunmalarda bugün tekrar ettiler sanıkların avukatları da yine müvekkillerini savunma doğrultusun da beyanlarda bulundular. Duruşma şubat ayının 17 sine ertelendi. İddianameye göre her iki sanıkta adam öldürmeye teşebbüsten ağırlaştırılmış müebbet talep ediliyor. Sanıklardan Özcan Taş’ın söz konusu eğleme yardımcı olması nedeni ile yardım suçundan cezalandırılması talep ediliyor. İlhan Özbilen in de adam öldürmeye teşebbüsten her ikisine de ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası talep ediliyor. Davaya fazla zaman harcanacağını düşünmüyorum birkaç duruşma sonrasında sonuçlanabilir. Yanıkların ifadeleri bekleniyor. Gelemeyen tanıkların savcılığa ifade veren bu aşamada henüz daha hakime ifadesi ulaşmayan tanıklar var. bu tanıkların gelmesi beklenecek. Bingür bey müvekkilimiz İstanbul da talimat ile ifade verdi. kendisi şikayetçi olduğunu belirtti. İddiaya biz müdahale olarak karışıyoruz. Olayın çok fazla uzayacağını ben zannetmiyorum. 3-4 duruşma sonra bütün dosyaya tekabül edeceğini düşünüyorum. Bingür bey Sarıkamış etkinliklerini hakikaten belirli bir yere taşıyan önemli bir isim. Bu etkinliklere artık devlet el koydu biliyorsunuz bunu artık devlet yapıyor. Sarıkamış belediyesi yaptığı zaman kesinlikle hep katılıyorduk. Ama şimdi devlet bünyesine taşındı. Bu yıl 100. yıl anlamlı bir yıl. Hocanın da devletçe bir çağrıda katılacağını düşünüyorum bir sorun olacağını düşünmüyorum. Ama resmi bir etkinlik olduğu için resmi bir davetiye gerekiyor.”