Bugün de veda mesajı yayımlayan Ertuğrul Alibeyoğlu, helallik istedi.
Ertuğrul Alibeyoğlu’nun veda mesajı şöyle :
Ticaret ve Sanayi Odamızın çok değerli ve kıymetli üyeleri sizlerin desteğiyle Türkiye'nin en genç Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı olma payesini kazanmış olup bu görevi 6 yılın sonunda bırakıyorum. Ticaret ve Sanayi Odası üyelerimize bu onuru ve şerefi bana layık gördükleri için teşekkür ediyorum. 35 yaşında bir genç olarak, bu sorumluluğu taşımak benim için büyük bir gurur ve onurdu…
Babamın bana bıraktığı en büyük miras, Yaşar Kemal'in dediği gibi, "İnsanın insana kattığı en büyük şey sevgidir." Makamların bir şey kattığı insan olmak yerine, o makama bir şeyler katabilmek olduğunu öğretmesiydi. O, en yüce makamın insanların gönlündeki makam olduğunu söyleyen biriydi. Kaybetmeden kazanabilmeyi, kendi rızamla kalkabileceğimi göstermek istedim.
Bugün, 2018 yılında ekip arkadaşlarımla birlikte devir aldığımızda 50 bin tl bütçesi olan paydaş kurumlarına borçlu olan, ciddi bir kurumsal kimliği bulunmayan, temsil ve itibar kabiliyeti zayıf bir Ticaret ve sanayi Odası'ndan kalkıp, artık tüm paydaşlarıyla iş üreten üyesinin yerelde üst bürokraside hakkıyla temsiliyeti bulunan, dijital dönüşümüyle üyelerine en kaliteli ve hızlı şekelinde hizmet veren, üyelerinin sorunları için tüm çabayı gösteren, şehrin marka değerlerine sahip çıkıp bir çok coğrafi işaret ile tescil ve koruma altına alarak bölge kimliğine katan, şehrin ekonomi verilerini oluşturan, onlarca eğitim, seminer, çalıştay ile hizmet üreten, sınırı olmadığı halde Çıldır Aktaş sınır kapısıyla sınır ticareti yetkisini alan, kurumsal kimliğe kavuşan, Avrupa’da ve dünyanın farklı ülkelerinde iş konseyinde temsil edilen ve kasasında milyonları olan, şehrin adını en başarılı bir şekilde temsil edebilen bir kurum haline getirdik. Görevim süresinde Makam aracını bile kullanmadım, üyemiz olsun ya da olmasın herkese kapımız açık oldu. Yoldan geçerken bile "Hele bir uğrayalım, çay içip kalkarız" dediği ulaşılabilir herkes tarafından sahiplenilmiş bir Ticaret Sanayi Odası bırakarak ayrılıyorum. Gerçek bir sivil toplum örgütü olabilmenin nasıl olduğuna genç yaşta da olsam yenilikle değişimle paylaşımla mümkün olabileceğini gösterdiğime inanıyorum.
Her gün sokaklarında yürürken Kars'ın nasıl yaşanabilir bir şehir olurunu dert eden, kazandığım tek kuruşu bile bu şehre harcayan,
kanı da teri de göz yaşı da bu topraklara dökülmüş bir babanın oğlu olarak, son yolculuğunda bile bu şehrin sahipsiz sokak köpeklerini güvercinlerini düşünen, "onları aç bırakmayın "diyen bir babanın oğlu olarak belki daha çok hizmet ederim, bir şeyler yaparım demenin umuduyla bir yola koyuldum.
"Belki şehre bir film gelir, bir güzel orman olur, yazılarda iklim değişir" umuduyla koyuldum. Bir umudum sende Kars anlıyor musun diyerek yola koyuldum.
Bu şehirde yenilikten korkmayacağız. Her zaman umutlu olacağız. Çünkü bizlerin aslında yenilikten daha çok ihtiyacımız olan şey umuttur.
Bu hikaye, umudu kaybetmemek için mücadele eden herkes içindir.
Son olarak görev sürem boyunca birlikte çalıştığım, bize sonsuz değer veren vizyonuyla iş camiasının gururu olan kıymetli başkanımız M.Rifat HİSARCIKLIOĞLU’na odamızın meclis, yönetim kurulu ve kurum çalışanı arkadaşlarıma, bizlere süreçte destek ve değer veren Milletvekillerimize, siyasi temsilcilerimize, Valilerimize ve paydaş kamu kuruluşlarımızdaki yetkililere çalışanlara, Sivil toplum kuruluşlarının üyeleri kıymetli yönetimi ve başkanlarına sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum.
Ve en önemlisi bize güvenen genç yaşımızda bizi kendilerini temsil edebilmemiz adına yetkiyi veren kalben sevdiğim odamızın üyeleri Kars iş camiasına saygı hürmetlerimi sunuyorum.
Hakkınızı helal edin.