Tarihçilerin tozlu raflar arasında yaptığı araştırmalar sonucunda Kars’a; Maraş, Urfa ve Antep’ten önce Osmanlı döneminde 1855 yılında Sultan Abdülmecid tarafından “Gazi” unvanı verildiği ortaya çıkmıştı.
Tarihçi Fahrettin Kırzıoğlu, “1855 Kars Zaferi” isimli kitabında, “29 Eylül 1855 Kars Zaferi ile Anadolu’yu Moskof istilasından kurtardı. Sultan Abdülmecid, Kars’a ve Karslılara Gazi unvanını verdi.” ifadeleriyle anlatıyor.
Bilindiği gibi Ruslar, 29 Eylül 1855’te halk arasında 93 Harbi olarak bilinen 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı’nın temelini oluşturan ilk ciddi saldırıyı Kars’a gerçekleştirdi. Ama Karslılar tarafından beklemedikleri bir direnişle karşılaştılar. Kars halkı yaklaşık 54 bin kişilik Rus ordusuna karşı mücadele etti ve geri püskürttü. Karslılara bu başarıdan dolayı, dönemin Osmanlı Hükümdarı Sultan Abdülmecit, Kars’a Gazi unvanıyla birlikte bir altın, bir gümüş ve bir de bronz madalya verdi.
Ayrıca halkı bir yıl boyunca vergiden ve askerlikten muaf tuttu. O dönem Gazi Kars olarak nam salan şehir için verilen altın madalya bugün İstanbul’da Topkapı Sarayı’nda sergileniyor. Bakır (bronz) madalya ise Kars Valiliği’nde kendi adı verilen Gazi Toplantı Salonu’nda muhafaza ediliyor.
Kars Valisi Ahmet Kara, Kars’ın kalkınmasının öncelikle hedeflerinden biri olduğunu her yerde vurgulayarak Kars’a Gazilik unvanı verilmesini istiyor.
Kara, çeşitli zamanlardaki açıklamalarında ise sık sık, “Kars düşmana karşı göstermiş olduğu direnişten dolayı gazilik ödülü unvanı olan ilimizdir ve bu ödül sayesinde o dönem vergiden ve askerlikten bir yıl boyunca muaf olmuştur. Yurdumuzun her tarafında Karslı var. Kars tarihinde çok düşman işgaline katılmış ve karşı koymuştur. Kars, tarihi boyunca düşmanla ve özellikle Ruslarla savaşmıştır. Sultan Abdul Mecit Kars’ı ödüllendirilmiştir. Hatta bu ödül bende duruyor, ben bu ödülü yani madalyayı Kars’ın girişine asmayı düşünüyorum.” şeklinde açıklamalarda bulunmuştu.