Kars Kalkınma Vakfı Başkanı ve eski milletvekili Zeki Naci Tarhan, yönetim kurulu üyeleri ile birlikte Cumhuriyet Bayramı ve Kars’ın Kurtuluş törenlerine katılmak için geldiği Kars’ta hükümete seslenerek, “Türkiye Cumhuriyeti’nin Karslılara iki borcu vardır. Bu borç bütün Karslıları kapsayacak şekilde ödenmelidir” dedi.
Kars Kalkınma Vakfı Başkanı Zeki Naci Tarhan başkanlığındaki toplantı Kars Otel’de yapıldı. Toplantıya, Tarhan’ı yanı sıra yönetim Kurulu üyeleri Gültekin Güvensoy, Cezayir Abadan, Orhan Karsak, Bulut Öztürk, Ekrem Oruçoğlu katıldı.
Kars Kalkınma Vakfı Başkanı Zeki Naci Tarhan, Kars’a geliş nedenlerini anlattıktan sonra vakfın kuruluş amacı ve faaliyetlerinden söz etti.
Tarhan, daha sonra hükümete de önemli bir çağrı da bulunarak, şöyle konuştu:
“Kars, 1877 yılında 41 yıllığına Osmanlı’nın 1 milyon 410 bin altın ruble karşılığı borcu için Ruslara verilmiştir. Karslılar ve bugün Kars’ta yaşayan insanların ataları, dedeleri, aileleri Osmanlı’nın borcunu ödemiştir. Yine Türkiye Cumhuriyeti’nin Azerbaycan ile olan özel bağından ve çıkar pazarlığından sonra Ermenistan kapısı kapatılmıştır. Böylelikle Karslının ekonomisinde ciddi bir kayıp söz konusu olmuştur. Şimdi Türkiye Cumhuriyeti’nin Karslılara iki borcu vardır. Bir Ruslara rehin verilmiştir, burada yaşayan insanların ataları bu anlamda bir borç ödemiş, sıkıntı çekmiş, özgürlüklerini kaybetmiş ve oldukça zor günler yaşamışlardır. Hiç olmasa onun ve bugünkü Doğukapı’nın kapanmasından ötürü yaşadıkları sıkıntıların karşılığını Türkiye Cumhuriyeti hükümetleri Kars’ın tamamını kaplayacak şekilde bir katkıyla, bir teşvikle, bir ödüllendirmeyle bu borcunu ödemelidir. Biz buradan hükümete çağrı yapıyoruz: Bugüne kadar yaptıkları yetmemiş, bu borca karşı buraya katkı sunmalıdır ve sektörel teşviği en kısa sürede çıkarmalı ve uygulamaya koymalıdır.”
HERKES ŞAPKASINI ÇIKARSIN KARS ŞAPKASI TAKSIN
“Herkes şapkasını çıkarıp Kars şapkası takarak güç birliği oluşturmalı” diyen Tarhan, şunları söyledi: “ STK’ler, kurumlar, dernekler kısacası herkes bir organizasyon kurmalı. Birbiriyle dalaşmadan, kendi siyasi partilerini ve siyasi partilerin çıkarlarını, düşüncelerini düşünmeden, bir anda hepsi siyasi şapkalarını kapının dışında bırakarak, salonun içine girmeli, tek şapka Kars olmalı. Tek ortak paydamız Kars ve Karslı olmalı ki bu işi sonuçlandıralım.”
Merkezi Ankara’da bulunan Vakfın 1991 yılında kurulduğunu, kültür, turizm, tarih, panel, konferans gibi etkinliklerinin olduğunu belirtti. Daha önce de Aşık Şenlik’i anma toplantıları, Cenub-i Garbi Kafkas Cumhuriyeti Paneli, folklor, gelenekler, yemek, müzik, tanıtım gibi programları da organize ettiklerini söyleyen Tarhan, yönetim kurulu olarak Kars’ta yaşayanların ekonomilerini güçlendirmek, neler yapabilecekleri konusunda öncülük etmek, buna katkı sağlamak gibi adımları attıklarını ifade etti.
Sivil Toplum Kuruluşlarının örgütlenmesinin önemine vurgu yapan Tarhan, üretici ve tüccarın güç birliği yapmalarına yardımcı olabilmek için de çaba harcadıklarını vurguladı.
Tarhan, Karslıların kolektif çalışma geleneğini hayata geçirmesi gerektiğini kaydederek, “Çağımızda piyasada yer bulabilmek ve ayakta kalabilmek için artık bu kolektif olma ruhu canlanmalıdır. Bu da güç birliğinden geçer.” dedi.
Kars’ın kaynağının hayvancılık ve hayvan ürünleri olduğunu, süt ve süt ürünlerinin değerlendirilmesi gerektiğini vurgulayan Tarhan, “Kars’ta yeni hayata geçirilen TKDK ve SERKA Ajanslarının da bu bölgeye katkısının olacağına inanıyorum. Küçük üreticiler böylelikle bir araya gelerek daha kaliteli ürün yapabilirler.” diye konuştu.
Tarhan, işadamlarının da artık kendi sermayelerini birleştirerek Holdingler kurması gerektiğine dikkat çekerek, “Şu anda Kobilerle ilgili önemli çalışmalar var. Teşviklerdeki sıkıntı aşılırsa bir çok sorunun üstesinden de gelinebilir. Bütün STK’lar, siyasiler, kuruluşlar, vakıflar, dernekler bu önemli konulara kilitlenmelidir.” şeklinde konuştu.
Kars’ın bugüne kadar uygulanan teşviklerden hak ettiği payı alamadığından yakınan Tarhan, artık bu bölgenin önünü açacak özel teşviklerin çıkarılmasının şart olduğunu söyledi. Tarhan, “Bilindiği gibi bir işadamı para kazanamayacağı yere yatırım yapmaz. Mutlaka ki sermayesini artırabilecek yatırımlara yönelir. Onun için sektörel teşvik öne çıkarılmalıdır. Artık Devlet üzerine düşeni yapıp tamamlamıştır. Artık Üniversitemiz var, okullarımız var. Üniversite hastanesi de tam teşekküllü olduğunda devlet yatırımları hemen hemen tamamlanmış olacaktır. Şu anda köye dönüşlerde başladı. Bu dönüşler elbette umut vericidir.” dedi.