İşte İbrahim ÇAPAN'ın "KARS’IN ÜÇÜNCÜ GÖZÜ YAVUZ YILDIRIM ÖZTÜRKKAN" yazısı ;
O göz. Kars’ın paratoneridir adeta. Kars’ın sonsuzluğa kanat çırpan kanadını siyah beyaz yakalayandır objektifiyle.
O göz, Kars’ı çıkarcılık sokağından uzak tutandır.
O göz, Kars’ı bencillik sofrasına lâyık görmeyendir.
O göz, dostluğun fotoğrafını Kars’a yakıştırandır.
O göz, estetik kutusundan Kars’a bakandır.
O göz, özünü yitirmeyen Kars türküsünün kavuştağıdır.
O göz, kırışık kar tanelerinin ütücüsüdür.
O göz, Kars’ın genetik yapısını mâziden âtiye taşıyan zaman makinistidir.
O göz, Kars’ın hatıralar koleksiyoncusudur.
O göz, Kars ile kol kola yürümesini bilendir. Her fotoğraf karesinde Kars’ın bir hikâyesi saklıdır.
O göz, sevginin de ihânetin de şahitliğini yaptırmıştır objektifine. İnsan unutur çoğu zaman; ancak hafızası sınırsızdır objektifinin. Kars’ın gelmeyen baharının sancısını taşıyandır. Kars’ın kışını tezek sobasında veya tandır başında oyalayandır. Kars’ın kurak yazlarının nemlendiricisidir.
O göz, Kars’ın tutkulu aşk görüntüsünü yakalayandır.
O göz, Kars Çayı’nın övülecek kıyılarında dolaşandır.
O göz, Kars Kalesi’nde dalgalanan bayraktır.
O göz, Kars’ın çok sesli orkestra şefidir.
O göz, Korkusuz tavırlarıyla insana cesâret veren iksirdir.
O göz, Kars’ın sakin hallerinin dostu, asabî hallerinin hırçın bakışı olandır.
O göz, Kars’ın dede Korkut soylu dilidir.
O göz, söz kuyumcusudur.
O göz, objektifin efendisidir.
O göz, Kars terzisidir.
O göz, Kars’ın duygularındaki zenginliktir.
O göz, Kars’ın nüktelerindeki inceliktir.
O göz, Kars ile bütünleşen bütünlüktür.
O göz, Kars’ın zekâsındaki derinliktir.
O göz, Kars fıkralarındaki yalınlıktır.
O göz, Kars’a kimlik kazandıran Alparslan’ın savaşçısıdır.
O göz, her Karslının hatıralarındaki nostalji merkezidir.
O göz, Kars’ın; sevinçlerinin, hüzünlerinin paylaşıldığı paydadır.
O göz, unutulmaya yüz tutan değerlerimizin zembereğidir.
O göz, Kars’ın parmak izidir.
O göz, Kars’ın kürsüsüz objektif profesörüdür.
O göz, tarih ve sanat kokan ihtiyar Kars evlerinin bekçisidir.
O göz, üşüyen ayazı, beyaz pijamalı sakallarımızda yakalayandır.
O göz, fotoğraf mutfağının baş ustasıdır.
O göz, Kars sosyologudur.
O göz, Kanlı Tabya’nın yalnızlık acısıdır.
O göz, Kars’ın talihini; örsle çekiç arasında ezip, yüreğiyle bezeyip fotoğraf karelerine yerleştirendir.
O göz, Kars’ın ortak kaderidir.
O göz, Kars’ın dilidir. Düşündüğünü söyleyen, hissettiğini yaşayan, öfkenin elini kolunu bağlayan kelepçedir.
O göz, Kars’ın sır küpüdür.
O göz, objektifiyle düşündüren sanatkârdır.
O göz, kar imparatorluğunun tükenmeyen servetidir.
O göz, yüreği Kars diye çarpan herkese misafir olandır.
O göz, objektifinden kimine bir tadımlık, kimine bir sofralık sunandır.
O göz, Kars’ın; huzurlu, dingin, kusursuz, saygılı, utangaç, ürkek ve sevecen yanıdır.
O göz, Kars’ın sessizliğini kar danteliyle ören ustalardandır.
O göz, Kars’ın; kadir kıymet bilen, alçak gönüllü, uzlaştırıcı harcıdır.
O göz, Kars’ın gündelik yorgunluğunu ruhunun ve gözlerinin ince zevkleriyle aktarmayı başaran bir göz işçisidir.
O göz, Kars’ın geçmişine saygı duyan, Kars’ı geleceğe taşıyan, ata ocağının sönmeyen ateşidir.
O göz, Kars idealini yaşayan, yaşatmaya çalışan savaşçıdır.
O göz, Kars’ın sosyal dokusunu ilmek ilmek göz önüne seren arkeologdur.
O göz, Kars’ın estetik kaygısı taşımayan kültür elçisidir.
O göz, tepeden tırnağa Kars sevdâlısıdır.
O göz, susan; Kars’ı bakışlarıyla ısıtandır.
O göz, bize ait olan öznel Kars sevdâsını, nesnel Kars sevdâsıyla yansıtandır.
O göz, baktıklarımızı gören gözdür.
O göz, Kars’ı Kars’a tanıtandır.
O göz, Kars’ın siyah beyaz şiirini yazan şairdir.
O göz, Kars’ın siyah beyaz ressamıdır.
O göz, Kars’ın üş boyutlu hem akrebi hem de yelkovanıdır.
O göz, genç kızların çeyizlerindeki mutluluk vesikasıdır.
O göz, Kars Kalesi’nin en güzel türküsünü Kars Çayı’na okurken, objektifini suya olta diye atandır.
O göz, Kars’ın arka sokaklarında birbirlerine kenetlenen Sultan Alparslan ile Kâzım Karabekir Paşa gibi kök salan iki büyük çınarın bahçevanıdır.
O göz, Kars Kalesi’nin arkasına gizlenen güneşin sarı saçlarını ören ninelerin tezek kokulu nasırlı elleridir.
O göz, dün de, bugün de, yarında yitik kar tanelerinin peşinden koşan maratoncudur.
O göz, Kars2ta doğan, Kars’ta büyüyen, Kars’ta yaşayan, Kars’ta yaşlanan Kars tutkunudur.
O göz, Kars öznesiyle bütünleşen kurallı cümlenin yüklemidir.
O göz, dondurucu kış sonrası, baharı görmeden kavurucu bir sıcağı yaşayan, sert iklimlerin, çatlamış çorak toprakların, bükülmeyen, eğilmeyen insanların çizgilerini yansıtandır.
O göz, Kars için bütün noktalama işâretleriyle dost olan, “nokta” için “virgül” kadar eğilmeyen kahraman noktalama işâretidir.
O göz, sağlam ve cömert dostluğa Kars nefesi aşılayandır.
O göz, Kars’ın sevdâsını yüreğine kese yapandır.
O göz, hassas yapılı, düşünceli, hoşgörülü; ancak tavizsiz olandır.
O göz, Kars’ı menfaatsiz sevendir.
O göz, hayalleriyle hakikâtı yakalamak için koşuşturan küheylandır.
O göz, hırsın ve kinin kapısını kilitleyip, anahtarını Kars Çayı’na emânet eden emânetçidir.
O göz, kendini Kars’ta arayan, Kars Kalesi’nde yuva yapan kar kartalıdır.
O göz, hatıralarımızın hafıza kartıdır.
O göz, Yavuz’dur…
O göz, Yıldırım’dır…
O göz, ÖZTÜRKKAN’ dır.
O, Kars’ı ölümsüzleştirendir.
O, Kars’ı ölümsüzleştirirken; ölümsüz/ lü /leşendir.
O, ölümsüz/lü; fotoğraf sanatının şövalyesi Yavuz Yıldırım ÖZTÜRKKAN’dır.