Serhat Kalkınma Ajansı (SERKA) Genel Sekreteri Dr. Hüseyin Tutar, bölgenin, Türkiye toplam ihracatının ancak binde 1,2’sini gerçekleştirdiğini belirterek, “İşsizlik, yoksulluk ve göç kısır döngüsünü aşmak zorundayız:” dedi.
Serhat illerini kapsayan Serhat Kalkınma Ajansı (SERKA), 20 Ekimde başlattığı İktisadi Gelişme Mali Destek Programları kapsamında bugün Kars ve ilçeleri Digor ile Susuz’da proje tanıtımlarını gerçekleştirdi.
Kars programında konuşan SERKA Genel Sekreteri Dr.Hüseyin Tutar, “!Biz buradayız derken yoksulluğa, az gelişmişliğe, göç sendromuna, çözümü burada değil başka yerde arayan çaresizliğe meydan okuyoruz.” dedi.
SERKA’nın iktisadi gelişme mali destek programının bilgilendirme toplantısı ilk olarak Kars 24. DSİ Sosyal Tesisleri’nde saat 10.00’da gerçekleştirildi. Sivil toplum örgütlerinin temsilcileri, yatırımcılar ile işadamlarının katıldığı toplantıda konuşan SERKA Genel Sekreteri Dr. Hüseyin Tutar, Ağrı, Ardahan, Iğdır ve Kars illerini kapsayan TRA2 Düzey 2 bölgesinin jeostratejik bir konumda bulunduğuna dikkat çekerek, şunları söyledi:
“Gürcistan, Azerbaycan (Nahçıvan), İran ve Ermenistan olmak üzere dört ülke ile sınırı olan bölge, bu niteliğiyle Kafkasya, Orta Asya ve İran aracılığıyla Ön Asya'ya açılan bir kapı görevi üstlenmektedir. Burası bir sınır bölgesi değil aynı zamanda bir gelişme eksenidir. Bölge, hazar ve Orta Asya enerji kaynaklarının batıya ulaşmasında doğal bir köprü işlevine sahiptir. Hazar havzası enerji kaynaklarının batıya taşınmasını sağlayan Bakü-Tiflis-Ceyhan petrol boru hattı ile Bakü-Tiflis-Erzurum ve İran-Ankara doğalgaz boru hatları TRA2 Bölgesinden geçmektedir. Kars-Tiflis-Bakü ile Kars-Iğdır-Dilucu-Tahran-İslamabat demiryolları ve Marmaray vasıtasıyla Trans-Kafkasya ulaşım koridorunun tesis edilmesi projesi Kazakistan ve Çin'i Avrupa'ya bağlayacaktır. Bu koridorla birlikte Kafkasya ve Orta Asya'ya yönelik insan ve mal trafiğinde meydana gelecek artış bölgenin stratejik konumunu daha da güçlendirecektir. Bu potansiyel büyük çekim merkezi yaratacak bir eksen demektir. Biz buradayız. Burada bizi çok iş beklemektedir. TRA2 Bölgesi, güçlü ve kombine bir ulaşım sistemi ile rekabet edilebilirliğini yükselterek iç ve Avrupa pazarlarına olan uzaklığın verdiği dezavantajı, Kafkaslar, Orta Asya ve İran pazarlarına olan yakınlığıyla avantaja çevirebilecek bir potansiyele sahiptir. Gelişme dinamikleri buradaysa gelişme de burada olacak. Evet, hiçbir gelişme kendiliğinden olamaz. İşimiz hiç kolay değil.”
“İŞSİZLİK, YOKSULLUK VE GÖÇ KISIR DÖNGÜSÜNÜ AŞMAK ZORUNDAYIZ”
SERKA Genel Sekreteri Tutar, TRA2 bölgesinin bir çok açıdan Türkiye’deki göstergelerin altında olduğunu söyledi. SERKA’nın işsizlik, yoksulluk ve göç kısır döngüsünü aşmak zorunda olduğunu ve bu döngüyü kırmak için burada olduğunu ifade eden Tutar, şöyle konuştu:
“Bölgenin yukarıda sayılan potansiyeline karşın mevcut durumu bu imkanların yeterince değerlendirilemediğini göstermektedir. Bölge, 2003 yılı verilerine göre, 26 düzey 2 bölgesi arasında sosyo-ekonomik gelişmişlik bakımından 25. sırada yer almaktadır. TRA2 Bölgesinin 2009 yılındaki adrese dayalı nüfus sayımı sonuçlarına göre Bölgenin toplam nüfusu 1.135.856 kişidir. Bölgenin kilometrekareye 38 kişi olan nüfus yoğunluğu, 94 olan ülke nüfus yoğunluğunun altındadır. Bölgenin 1985 yılı nüfusunun 2009 yılı nüfusundan daha fazla olması göçün Bölge nüfusu üzerindeki etkisini özetlemektedir. TRA2 Bölgesi, binde -4,2 nüfus artış hızı ile 26 düzey 2 bölgesi arasında 2009 yılında nüfusu azalan tek bölgedir. Bölgede ilköğretim okullaşma oranının (yüzde 95,28) Türkiye ortalamasını (yüzde 96,5) yakaladığı, eğitimin diğer tüm kademelerinde ise Türkiye ortalamasının altında kaldığı görülmektedir. Son yıllarda sağlık alanında yapılan çalışmalar ve yatırımlar artış göstermesine rağmen (örneğin, uzman hekim sayısı 2000-2009 arasında yüzde 309 artmıştır.), TRA2 Bölgesi, sağlık göstergeleri bakımından Türkiye ortalamasının oldukça altındadır. Tarım ve hayvancılık, bölgenin istihdam sağlayan (yüzde 64; 2009) en önemli sektörüdür. Bölge genelinde yaygın olan büyükbaş hayvancılık, ülkedeki hayvan varlığının yaklaşık yüzde 9'unu barındırmasına rağmen yarattığı katma değer çok düşüktür. Bölgede gelişme potansiyeli taşıyan bir diğer sektör ise turizmdir. Buradan da Bölge hak ettiği payı alamamaktadır. TRA2 Bölgesi, sanayinin genel olarak gelişmediği bir bölgedir. Sanayide istihdam oranı Bölgemizde %6,3, Türkiye ortalaması %25,3’tür. Dört ülke ile sınırı olmasına rağmen bölgede ticaret yeterince gelişmemiştir. 2009 yılında Türkiye genelinde on bin kişiye düşen ticaret unvanlı işyeri sayısı 6,07 iken, Bölgede bu oran 2,23’tür. Bölge, Türkiye toplam ihracatının ancak binde 1,2'sini gerçekleştirmektedir. Açıkça Bölge sahip olduğu potansiyelini yeterince değerlendiremediğini göstermektedir. Zira bu denli büyük potansiyel bu kadar geride kalmayı hak etmiyor. İşsizlik, yoksulluk ve göç kısır döngüsünü aşmak zorundayız. SERKA bu döngüyü kırmak için buradadır. Üzerinde yükseldiğimiz bu topraklara sahip çıkmak, ekmeğimizi ve emeğimizi burada aramak zorundayız. Bunu başarmak için buradayız. Bunu değiştirmek için elimizden geleni yapacağız. Bölge, coğrafi konumu ve yapısı nedeni ile sahip olduğu doğal zenginlikleri, Kafkaslar, Orta Asya ve İran ile olan tarihsel bağları, bünyesinde barındırdığı zengin kültürel mirası ile etki alanını ülkenin siyasi sınırlarının ötesine taşımaktadır. Buna bağlı olarak bölge; ticaret, lojistik ve turizm alanlarında önemli bir potansiyele sahiptir. Buna bağlı olarak Bölgenin vizyonunu sizlerle paylaşmak isterim: "doğal zenginliğiyle tanınmış, turizm ve tarımsal ürünleriyle markalaşmış, sınırları aşan kültürel mirasın imkanlarından yararlanmış, rekabet gücü yüksek işletmeleriyle ülkenin Kafkasya ve orta Asya’ya açılan kapısı, ticaret ve lojistik merkezi bir serhat bölgesi. İşte bu vizyon için buradayız. Bu günlerde Ağrı, Ardahan, Iğdır ve Kars illerimizde SERKA’nın “biz buradayız” temalı afişleri asılı. “Biz buradayız” derken bu toprakların potansiyeline inancımızı vurguluyoruz. Biz buradayız derken bir kararlılık ve sahiplenme bilincine sahip olmamız gereğinin altını çiziyoruz. Günlük dilimizi dönüştürmemiz gereğine dikkat çekiyoruz. Zorluklar içinde açan çiçekten ilham alıyoruz. Kardelen dışında kar ve çiçek birlikte zor tasavvur edilir. Kardelen bu toprakların çetin kışlarını çözecek bahar müjdesidir. Biz buradayız derken yoksulluğa, az gelişmişliğe, göç sendromuna, çözümü burada değil başka yerde arayan çaresizliğe meydan okuyoruz. Sahanın bilgisi ile sahanın geleceği arasında Bölge Planı ile sağlam bir köprü kuruyoruz. Bu azimle SERKA’nın ışıkları aylardır çok geç sönüyor. Çok geç sönecek. SERKA ekibi olarak burası için kafa yoruyoruz. Daha çok çalışacağız. Daha yolun başındayız. Bunu bilmenizi isteriz. Herkese yakınız, herkese eşit mesafedeyiz. Her il için, her sektör için çalışıyoruz. Açıkladığımız bu ilk teklif çağrısı ile Bölgemiz için iyi bir başlangıç yapacağımıza inanıyoruz.”
SERKA Genel Sekreteri Dr. Hüseyin Tutar’ın konuşmasının ardından Birim Koordinatörü Gülen Coşkun, proje hakkında katılımcılara slayt eşliğinde bilgi verdi, ardından SERKA personeli katılımcıların sorularını yanıtladı.
Günün diğer bilgilendirme toplantıları Susuz ve Digor’da gerçekleştirildi. Toplantılara ilçelerde bulunan kamu kurum ve kuruluşlarının yöneticileri, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri ve vatandaşlar katıldı.