Hayvancılığın merkezi Kars’ta ki besicilerin bu yıl büyük sıkıntı çektiklerini de belirten Acay, önceleri il dışından Kars’a gelip hayvan alan besicilerin olduğunu fakat bu yıl ithal nedeniyle hiçbir besicinin Kars’tan hayvan almadığını ifade ederek, “Böyle olunca da hayvan yetiştiricileri il dışına çıktılar. Şap gerekçesiyle de Batı yakasına sokulmadıkları için hayvanlarını satamadılar. Çok üzücü bir durum” dedi.
Acay, “Kurban Bayramı’nın 4. günündeyiz ve diğer illere götürülen kurbanlıkların satılmadığı yönünde bilgiler var yine ulusal televizyonlarda da çıkan Kars’tan giden hayvan sahiplerinin batı yakasına alınmadığı için yaptıkları eylem vardı. Nedir bu hayvancılığın ana bölgesi olan Kars’ta hayvan üreticilerinin çektiği sıkıntılar?” şeklindeki soruya şu yanıtı verdi:
“Öncelikle tüm Müslüman aleminin bayramını kutluyorum. Karslı hayvan sahiplerinin çektiği sıkıntılar ithal hayvan getirilmesinden kaynaklanıyor. Altı ay dediler bir buçuk senedir Türkiye’ye ithal hayvan geliyor. Sizler de bunun en yakın takipçilerisiniz. Tarım Bakanımız Methi Eker sanki İstanbul’u ikiye bölmüş gibi bir uygulamayla yasak getirmiş. Bu yıl büyük firmalar ve alıcılar Kars’a gelmediler. Bu nedenle de yayladaki hayvanlar satılamadı. Buradaki hayvanlar satılmayınca hayvan sahipleri çareyi büyük şehirlere götürmekte buldu. Hayvanları oraya götürmeleri de çözüm olmadı ve hayvanları elinde kalarak zarara uğradılar. Hayvan sahibi 50 tane hayvan götürüp anca 15 tanesini satabildi bu durumda da zarara uğramaları kaçınılmaz oldu. Birkaç arkadaşımız da beni telefonla arayarak satabilecekleri insanları bile sordular ve yardım istediler. Ben de durumun onlar için daha fazla zarara dönüşmemesi için hayvanlarını geriye getirmelerini söyledim. Eylemler de yaptılar hepimiz gördük ama seslerinin pek duyulduğunu düşünmüyorum. Bu insanlar zararlarıyla birlikte memleketlerini geri döndüler. Oradan gelemeyen insanlarımız da oldu. Çünkü sevkıyat için ciddi masraflar yapıldı, masrafları karşılayamadıkları için de zarara uğradılar.”
Acay daha sonra şunları söyledi:
“Hayvancılık çok kötü bir duruma gelmiştir. Siyasilerde tık yok milletin söylediklerine kulak tıkadıklarını düşünüyor ve görüyorum. Giden hayvanların yüzde 50’sinin döndüğünü tahmin ediyoruz. Rize’ye hayvanlarını götüren arkadaşlarımız da geriye getirdiklerini söylediler. Kars, Ağrı, Erzurum, Ardahan gibi illerimizde Türkiye’yi doyurabilecek hayvan potansiyeline sahipken neden ithal geliyor anlam veremiyoruz. Geldiğini kabul ettik, çilemizi çektik ama neden İstanbul’un Avrupa yakası ayrımı yapıldı anlamadık. Şap hastalığının olduğu öne sürüldü ve bu şap her yerde var. Bunun Avrupa-Asya ayrımı söz konusu olamaz. Çok iyi bildiğim Ürdünlü Hicazi diye bir firma var ve 40 bin hayvan götürdü ve paralarını aldı gitti. Bu giden para Türkiye’nin parasıdır.”