Fuad Seferov / Moskova
Gazeteye konuşan Sovyet istihbarat teşkilatının savaş yıllarındaki Türkiye sorumlusu Mihail Baturin, kendisinin Türk yöneticileri Almanların yanında savaşa girmemeleri için ikna etmeye çalıştığını öne sürdü. Gazete, Kars'taki Sovyet gizli istihbarat ağının da Kürt nüfusun yaşadığı bölgelere molla kimliğinde ajanlar göndererek Kürt halkını Türklere karşı ayaklandırmak için organize ettiğine dikkat çekti.
Haberde, "Sovyet istihbaratının Türkiye'deki en büyük başarısı 'yalan bilgi' ve 'rakamları şişirmek' oldu." denildi. "O yıllarda Türk Genelkurmay'ına gerçek olmayan bilgiler aktarıldı." denilen haberde bu bilgiler arasında "SSCB, Uzakdoğu bölgesinden Kafkaslar'a 50 tümen sevk etti, gerektiği zaman iki gün içinde Ankara'ya girebilirler. Kürtleri ayaklandırmak için Türkiye'nin Güneydoğu topraklarında Sovyet ajanlarının sayısı da yüz misli abartıldı." olduğuna yer verildi.
Gazete, "Türklere savaş planıyla ilgili Stalin'in odasından çalındığı söylenen sahte belge aktarmışlar. Sahte planda İstanbul'da Sovyet deniz komandosunun çıkarma yapacağı ve Sovyet ordusunun İran üzerinden operasyon düzenleyeceği belirtiliyordu. Türkler sonunda şunu anladı: Bu oyuna girmemek lazım. Sonuçta da İsmet İnönü, Hitler'in baskısına rağmen 1942 yılında SSCB'ye karşı savaşa girmemeye karar verdi." yorumunda bulundu.
Rus gazetesine göre, Türkiye savaş yıllarında Alman ve Sovyet casuslarının 'görülmeyen cephesi' haline gelmiş. 24 Şubat 1942'te Ankara'nın göbeğinde Alman Büyükelçisi Von Papen'e yönelik suikastı Sovyet istihbaratının düzenlediğini yazan Argumenti Fakti, Türk polisinin İstanbul Boğazı'nda sürekli Avrupalılara ait cesetler bulduğunu iddia etti.
Gazete, 1943 yılında Tahran'da bir araya gelen Stalin, Churchill ve Roosvelt görüşmesine ait gizli belgeleri ele geçiren Alman ajanın İngiltere'nin Tahran büyükelçisinin özel hizmetçisi çıktığını da yazdı.