Türk Haber-Sen Şube Başkanı Kemal Erginbay, PTT’yi AŞ. yapacak olan taslağın Bakanlar Kurulunda imzaya açılmasıyla ilgili basın açıklaması yaptı.
Açıklama şöyle: “Türkiye Büyük Millet Meclisi’ni devre dışı bırakan ve kendisine Kanun Hükmünde Kararname ile kanun çıkarma yetkisi alan hükümet kurumların teşkilat kanunlarını değiştirmeye devam ediyor. Bir gecede Milli Eğitim Bakanlığı, Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü Tarım Orman Bakanlıklarının teşkilat kanununu değiştiren hükümet şimdi de PTT’yi A.Ş yapıyor. Bu amaçla geçen yıllar hazırlanan ve son şekli verilen PTT’nin A.Ş’ yapılmasına ilişkin taslak Bakanlar Kurulunda imzaya açıldı. Daha önce hazırlanan ve sizlere duyurusunu yapmış olduğumuz taslakta Ulaştırma Bakanlığı bazı değişiklikler yaptı. Buna göre, Posta ve Telgraf Kanunu taslaktan çıkartılırken, 16 maddelik bir taslakla PTT Genel Müdürlüğü KİT olmaktan çıkartılıyor, PTT A.Ş’e dönüştürülüyor. Taslağa göre emekliliği dolmuş yaklaşık 6900 kişinin emekliliğe teşvik etmek amacıyla yüzde 30 teşvik ikramiyesi veriliyor.
Taslakta en çok merak edilenlerden birisi de başka kurumlara geçiş hakkı Başbakanlığa sunulan taslaktan çıkarıldı. Ayrıca mevcut çalışanlara performansına göre dört ikramiye ödenmesi de yer alıyor. Yani herkes bu ikramiyeden faydalanamayacak. A.Ş olunduğunda yeni personel istihdamı; KPS’den alınacak 657 Sayılı Devlet Memurları ve İş mevzuatına tabi olmayan sözleşmeli statüde olacak. Bu personelin özlük hakları yönetim kurulu tarafından belirlenecek. Mevcut çalışan personelden bir yıl içerisinde başvurdukları taktirde yeni statüye geçebilecekler. Ancak, kimlerin bu statüye geçeceğini Yönetim Kurulu belirleyecek. 399 Sayılı Kanuna tabi olarak çalışırken yeni statüye geçenler iş güvencelerini kaybedecekler. Yönetim Kurulu isterse bu durumda olanların sözleşmelerine son verebilecek. Kurum; personel alımında yüzde 10 sınırlama getiren Finansman Kararnamesinden de muaf tutuluyor. Taslağın 3 Ekim 2011 tarihine kadar kanunlaşması bekleniyor. Yukarıdaki yazı bakanlar kuruluna sunulmuş olan taslakta yer alan ve sizlerin merak ettiğiniz konular açık bir şekilde yazılmış bilgi notu niteliğindedir.
Sendikamız PTT’nin şirket olmasına kesinlikle karşıdır. PTT’nin 399 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile de yönetilmesi mümkün değildir. Bu yüzden sendikamız, kurumların şirketleştirilmesi, taşeronlaştırılması yerine siyasilerin elini çektiği Özerk hale getirilmesinden yanadır. PTT yönetimine mali ve idari özerklik verilerek kurumun ve çalışanlarında geleceği karanlıktan kurtarılmalıdır. PTT A.Ş yapıldığında kurumunda çalışanların akıbetinin yarın ne olacağını bilmiyoruz. Çünkü bu yetkiyle PTT A.Ş, yeni şirketler kurabilecek, bu şirketleri başkalarına devredebilecek. Ayrıca, ülkemizde kurumların şirket yapıldıktan sonra sonuçları ortada. Kurumlar ya tamamıyla yok edilmiş, özelleştirilmiş, taşeronlaştırılmış veya küçültülmüştür. Kurumundan başka kurumlara geçen personel ise gittiği kuruma uyum sağlayamamış, intiharlara varan mağduriyetler yaşanmıştır. Milletimizin 170 yıldır hizmetinde olan ve en ücra köşesine kadar kamu hizmetini yerine getiren tarihi bir kurumun, tarih olmasını istemiyoruz. Bugün Avrupa ülkelerinde bile yapılan yanlışlıktan dönülmekte, özelleştirilmiş kurumlar tekrar kamulaştırılmakta iken, ülkemizin bu yanlışlıkları yapmalarının da karşısında olduğumuzu buradan ifade etmek istiyoruz. PTT zarar eden bir kurum değildir. Milletimizin omuzlarında bir yük değildir. Yaklaşık 37 bin kişi istihdam edilmektedir. Özel sektör ise kar amacı gütmektedir. Özel sektörün kar etmediği bölgelere hizmet götürmesi söz konusu değildir, o zaman bu hizmetleri kim yapacak. Türk Telekom da aynı anlayışla özelleştirilmişti. Rekabete açılacak, hizmetler ucuzlayacak denilmişti. Ne oldu, hizmetlerimiz ucuzladı mı? Bugün Tük Telekom da hizmetler ucuzlamazken, arızalar daha geç yapılır hale gelmiştir. Çünkü özel sektör sadece karın yoğun olduğu bölgelerde hizmet vermektedir.
Bütün bu sebeplerden dolayı PTT’nin şirket yapılmasından vazgeçilmeli ve özerk hale getirilmelidir. Mevcut çalışan personelimizin yüzde 30 teşvik ikramiyesi ile kurumu boşaltmasının da yanlış olduğunu düşünüyoruz. Boşalan yerler günümüzde modern köle olarak nitelendirdiğimiz personelle doldurulacak. Bu yüzden milletimizin 170 yıllık tarihi kuruma sahip çıkmasını bekliyoruz.”