Kişisel başarı uzmanı Sevda Türküsev, öğrencilerin olabilecek her türlü olumsuzluğa karşı bakış açılarını değiştirmemeleri gerektiğini, olumlu, doğru öğrenme duygusuyla inanç ve değerlerine sahip çıkmalarını sağlamak gerektiğini söyledi.
Türküsev, “Şunu unutmayın, sadece ölülerin duyguları yoktur ve sadece ölüler düşünemezler; fikirleri yoktur. O halde nefes aldığımız sürece her şey ama her şey için bir ümit var demektir” dedi.
Akademik zeka ile duygusal zekanın birlikte olması gerekliliği üzerinde duran Türküsev, akıl ve vicdan kavramlarının ‘başarıda olmazsa olmaz’ bir değer olduğunu ifade ederek, “Bu yüzden akıl, fen ilimleri ile yeniden din ilimleriyle ilerler diyoruz. Disiplin acı çekme sanatıdır. Sabır acıdır, meyvesi tatlıdır. Kendini yenmek zaferlerin en büyüyüdür ve kişisel gelişim sürecimizde sadece kendimizi yenmek için çalışacağız. Bu savaşta yeneceğimiz, yok edeceğimiz şeylerin istediğimiz yerlere varmamızı engelleyen duygular olduğunu unutmayalım. Bizler temsil şekillerimizi değiştirdiğimizde değişmeye başlamış olacağız” diye konuştu.
İnsanın, önce kendisine karşı bakış açısını değiştirerek, kendi farkına varması gerektiğine işaret eden Türküsev, böylece dış dünya ile iletişime geçerek var olunabileceğini kaydetti.
Ayrıca Sevda Türküsev şunları söyledi:
“Şunu asla unutmayın, insan hayatında olumlu ya da olumsuz hiçbir olayı unutamaz. Çoğu insan hedefleri hakkında ‘offf, ne kadar uzak’ derler. Halbuki hedefin uzaklığını değil, kendimizin hedeflere uzaklığını hesaba alırsak, yolu baştan kısaltmış oluruz. Hedeflerimizin uzak durduğunu kabul edersek, onlara ulaşmak için gayret sarf ederiz, harekete geçeriz, yani güç bizim elimize geçmiş olur. Fakat hedeflerin bizden uzak olduğunu düşündüğümüzde o hedefleri hareketli kılar, her zaman bizden uzaklaşabilecekleri duygusuna kapılıp kendimizi ürkekleştiririz.
Şunu unutmayın, sadece ölülerin duyguları yoktur ve sadece ölüler düşünemezler; fikirleri yoktur. O halde nefes aldığımız sürece her şey ama her şey için bir ümit var demektir. Gelişim, değişim demektir ve bizler de pozitif değişimimiz için gayretli olacağız. Neticede biz de insanız ve etrafımızda bir sürü insan var. Tanıdıklarımız, unuttuklarımız ve daha tanıyacağımız bir sürü insan. Yani sevgili öğrenciler, işin temeli insandır ve insan kalitesi ne kadar iyi olursa, toplumlar o kadar kaliteli olur. Bu yüzden bizler kendimizi, etrafımızdaki insanları ne kadar geliştirirsek o kadar iyi ve kaliteli bir yaşama sahip oluruz. Her doğum sancılı olduğu gibi gelişim süreci de acılı ve sancılı olacaktır. Bir annenin aylarca ve doğumda çektiği acılardan sonra bebeğini kucağına aldığında o acı duyguların yerini mutluluk duyguları alması gibi, siz de vardığınız noktada önceki acı ve sızılarınızı unutacak, güzel günlere merhaba diyeceksiniz. Çektiğiniz acılar elde ettiklerinizle bir anlam kazanacaktır.”
Sarıkamış Meslek Yüksek Okulu Müdür Yrd. Dursun Karagöz de, bu tür konferansların öğrencilerin yararına olduğunu, öğrencilerin gayet memnun kaldıklarını ifade etti.
Karagöz, “Sevda Türküsev’e, öncelikle bizi kırmayıp buraya kadar geldiği için teşekkür ediyoruz. Bu tür faaliyetlerimiz devam edecektir” dedi.