Tacettin DURMUŞ
31 Mart 1938 yılında doğan ve doğum gününde aramızdan ayrılan Sedi Emi’nin vefatı sevenlerini ve Karslıları yasa boğdu.
Oğlu Turan Deniz, gazetemize yaptığı açıklamada Babası Sedrettin Deniz’in tedavi gördüğü Ankara’da doğum gününde rahmetli olduğunu söyledi. Turan Deniz, babasının cenazesinin yarın Kars’a getirilerek Asri Mezarlıkta toprağa verileceğini belirtti.
Küçük yaştan itibaren yöresel türkülerle haşır neşir olan, düğünlerde klarnet ve mey çalan Sadrettin Deniz, yöresel türkülerle oyun havalarını da iyi biliniyordu. Bir süre TRT Kars İl Radyosu’nda Şahin Karaşahin yönetimindeki Serhattan Sesler Korosunda da mey sanatçısı olarak çalışan Sedi Emi’nin “Kars’ın Barı” oyun havası son yıllarda düğünlerde çok seviliyordu.
Derlemeci müzisyen Salih Şahin’de Sadrettin Deniz’den bazı oyun havaları ile Kars’ın Barı oyun havasını derleyip notaya almıştı. Oğullarına da müzik duygusunu aşılayan Sedi Emi başta Sarı Gelin türküsü olmak üzere Kars’tan kaçırılan türküler için ayrı mücadele veriyordu. Kars folkloruna gönül veren mey’ini adeta yüreği ile çalan Sedi Emi’nin ölümü Kars’ta üzüntü yaşattı. 2 yıl önce eşini yitiren Sadrettin Deniz, bir süredir Ankara’da tedavi görüyordu.
Taziye ve irtibat için: Oğlu Turan Deniz 0537 354 01 22
SANAT HAYATINI SALİH ŞAHİN’E ANLATMIŞTI
Kars’ta çok değerli bir ekol haline gelen emektar Sedi Deniz (Sedi Emi), ömrünü ilimizin müzik kültürüne klarnet, zurna, kaval ve davul çalarak adamış ender kişilerden biridir
Sanat hayatı boyunca sayısını kendisinin de hatırlamadığı çok sayıda düğünde ve özel günlerde sanatını icra eden Sedi Deniz, son yıllarda Ankara’da yaşamının sürdürüyordu. Kars’ta ki gibi Ankara’da eşi, dostu ve arkadaşının olmamasından yakınan Sedi Deniz, 25 Ağustos 2014 Araştırmacı, Yazar ve Müzisyen Salih Şahin’i kendisine ait müzik evinde ziyaret etmişti. Deniz, Şahin’i ziyareti sırasında Gazeteci Tacettin Durmuş’a da 64 yıllık sanat hayatını anlatmıştı. 3 erkek 3 kız olmak üzere 6 çocuk sahibi olduğunu belirten Sedi Deniz, 3 oğlunun da kendi sanatını icra ettiklerini belirterek çeşitli ensturumanları çaldıklarını söylemişti. Bizlerde bu ziyareti kayıt altına alarak ölümsüzleştirmenin mutluluğunu yaşamıştık.
Gazeteci Durmuş’a 4 yıl önce 76 yaşında olduğunu ifade eden Sedi Emi, bu mesleği icra etmeye 12 yaşında başladığını ve halen yaşına rağmen bulunduğu samimi ortamlarda sanatını icra etmeye çalıştığını anlattı.
Yarım asırdan fazla tüm düğünlerde ve özel günlerde, Kars’ın tanıtımında kendisine ait “Ay baba” ve “Gars’ın barı” gibi oyun havalı türküleri seslendirmekten mutluluk duyduğunu da dile getiren Deniz Şahin ve Durmuş’a sanat hayatını şu şekilde anlatmıştı: “Altı çocuğum var üç erkek üç kız. 12 yaşından beri bu mesleğe başladım. 3 kardeştik abim Yolcu Deniz davul çalıyordu, ortanca kardeşim Paşa Deniz zurna çalıyordu bende zurna çalıyordum. İki zurna bir davul çalıyorduk.
Kendisine ait olan ‘Ay baba’ ve ‘Gars’ın barı’ adlı Kars türkülerin, yıllardan beri her düğünde ve özel programlar ile birlikte televizyon ve radyo programlarında çalındığını da belirten Sedi Emi, kendisine ait türkülerin başkaları tarafından özünden uzak ve makamında çalınıp söylenmemesi nedeniyle de serzenişte bulundu.
Çocukları ile birlikte bazı arkadaşlarının da klarnet, zurna, kaval ve davul çalarak Kars’ın yok olmaya yüz tutmakta olan müzik kültürünü yaşatmaya çalıştıklarını da dile getiren Sedi Emi söyleşi sırasında: “Kemal Demir’le arkadaşız. Kemal Demir’in babası da Memiko Demir iyi bir sanatkârdı ve klarnet ustasıydı. Çocuklarından en büyüğü Hilmi Demir, diğerleri ise Kemal Demir, Selim Demir idi. Selim Demir hayatta yaşıyor. Hilmi Demir klarnet çalıyordu, Selim Demir ise Davul çalıyordu. Hilmi’nin çocukları klarnet çalıyorlar. Benim çocuklarımdan en büyüğü klarnet çalıyor, ondan küçüğü bateri çalıyor, en küçüğü de Ankara’da koltuk davulu çalıyor. Zaten bende yeni Ankara’dan geldim. Ankara’ da burada ki gibi çevrem yok, oralarda sohbet yok.
ŞAHİN KARAŞAHİN, SANATKÂRDI VE KARS KÜLTÜRÜNE BÜYÜK KATKILARI OLMUŞTUR
Kars radyosuna Şahin Karaşahin ile uzun süren mazimiz ve çalışmalarımız oldu. Ben Kars Radyosunda mey ve klarnet çalardım. Bir müddet beraber çalıştık sonra Şahin Karaşahin Ankara’ ya gitti. Kendisi Kars kültürüne büyük emek verdi. Asla unutmamız mümkün değil. Şuanda O’nun yadigarı Salih Şahin’le beraberim oturup sohbet ediyoruz. 76 yaşındayım halen çalıyorum bu mesleğe devam ediyorum. Ama ileride buna paydos deme zamanımız gelecektir.
YENİ BİR KARS BARI YAZACAKTI
Şimdi yeniden bir ‘bar’ yazma çabasındayım ve uğraşıyorum. Eskinden düğünlerin vazgeçilmez ismiydim. Şimdinin adamları düğünlerde saati bitti mi gidiyor. Gelip bana diyorlardı yarım saat daha çal ben üç saat çalıyordum. Eskiden köylü çalgıcıyı misafir ederdi ama artık o yok bir köy iki çalgıcıyı misafir götürmüyor. Ay baba ve Gars’ın badı bana aittir. Ben gerçeğini çalıyorum ama diğer kişiler hep benim çaldıklarımı değiştirip yazıp söyledikleri için halk doğrunun o olduğunu sanıyor. Oysaki asıl gerçeği olan benim yazdığımdır.
SABAH KAHVALTIMIZ, ÖĞLEN YEMEĞİMİZ GEMİN TOZU OLDU
Çocukluğumuz yokluk ve fakirlik içerisinde geçti. Fakirdik ve ahırda kar göğsümüze kadar geliyordu o ahırın içinde yaşadık. Daha sonra da Zonguldak’ın Ereğli ilçesine giderek madende çalıştım ve orada dinamit elimde patladı. Ama ben Annem için yaşadım. Ama artık o eski günlerin değerleri kalmadı. Her şey sunu ve boş oldu. Yani artık kimi insanlarını üzerinde elbise ve ama içerisinde adam yok. Kimi adamlarda da var ki üzerinde elbise yok. Yaşadıklarımızı bir masa sohbetiyle herkes başından geçenleri anlatsın bu sohbette. Biz çok şey yaşadık ahırda yattık, sabah kahvaltımız gemin tozu, akşam kahvaltımız gene gemin tozu oldu.”