Susuz Kanyonunu birlikte keşfedelim!

Kars’ın Susuz ilçesinde bulunan Susuz Kanyonu, tarihi ve doğal güzellikleriyle 4 mevsim keşfedilmeği bekliyor.

Volkan KARABAĞ

Türkiye‘de ‘Köy Enstitüleri’ denilince ilk önce hatırlanan Kars’ın Susuz ilçesi, (Cilavuz) tarihi varlıkları ile de bölge turizmine katkı sunması için ziyaretçilerini bekliyor.

İlçe meydanından başlayan kanyon, geçmişi binlerce yıl öncesine dayanan Doyumlu Köyünde bulunan sayısız kaya resimlerini de bağrında barındırıyor. Aynı bölgede kaderine terk edilmiş ve henüz keşfedilmemiş yer altı kenti de bulunan Susuz Kanyonu ve Şelalesi, kentte faaliyet gösteren dağcılar ve trekkingcilerin de önemli rotalarından birini oluşturmaya başladı.

Geçtiğimiz hafta sonu rotasını Susuz Kanyonuna çeviren Kars Zirve Dağcılık Doğa Sporları Kulübü üyesi doğa tutkunları bölgeyi kış şartlarında yeninden keşfetti. Karla kaplı kanyonda yürüyüş yapan dağcılar, bir litresinde 4 bin 700 miligram mineral bulunan çermiğe uğradıktan sonra kısmen buz tutmaya başlayan Susuz Şelalesini de gezerek eşsiz manzarasını da kayıt altına almanın mutluluğunu yaşadılar.

HADİ GELİN BİRLİKTE KEŞFEDELİM!

Geçtiğimiz yaz faaliyet programı kapsamında da Susuz Kanyonunda yaz yürüyüşü yapan Kars Zirve Dağcılığın gazeteci yönetim kurulu üyesi Tacettin Durmuş, Susuz ilçesinin doğal güzelliklerinin yanı sıra kanyonu, jeotermal suyu, şelalesi, kaya resimleri, endemik florası, yer altı kenti, mesire alanı, eski Rus binaları ve özellikle Köy Enstitüsü ile Türkiye ve Dünyaya tanıtılmasının hayati önem taşıdığını söyledi.

Bölgenin eşsiz turizm destinasyonları hakkında gazetemize bilgi veren her kesi Susuz Kanyonunu keşfetmeye davet eden Durmuş “Dünya ve Türkiye genelinde olduğu gibi çeşitli nedenlerden kaynaklı çölleşme insanlığı tehdit ederken, geride bıraktığımız yaz boyu son 60 yılın en büyük kuraklığı Kars’ı da derinden etkiledi. Oysa Kars’ta sayısız kanyon bulunuyor. Bunlardan birisi de Susuz Kanyondur. İlçe merkezinden yürüyerek 1 saatte ulaşılan jeotermal sıcak su kaynağı boşa akıyor. İlçeye bağlı köylere yakın bölgelerdeki derelerden ve gözelerden akan kaynak sular, Susuz Şelalesini beslerken, halk arasında şifalı çermik olarak bilinen jeotermal sıcak sudan faydalanılamıyor. Kars’ın şirin ilçesi Susuz’un merkezinden başlayan kanyon boyunca kaynak sularının oluşturduğu çay, Kars’ Çayına oradan da Aras Nehrine akıyor. Aras Nehri de pek çok yerden geçerek Kura Nehrine karıştıktan sonra Hazar Denizine dökülüyor. Geçmişi binlerce yıl öncesine dayanan ve Doyumlu Köyünde yüzlerce kaya resmine sahiplik eden Susuz’un, doğal ve tarihi varlıklarıyla daha fazla bilinilirliğe ihtiyacı var. Kars İl Özel İdaresi tarafından hayata geçirilen Susuz Şelalesi seyir terası ve mesire alanı ilçeyi Türkiye’ye tanıtırken, şelaleye 2 kilometre yakınlıkta olan çermik ise kaderine terk edilmiş durumdadır. Sadece 2018 yılında İl Özel İdaresi tarafından çermik alanına yol yapılmakla yetinildi. Kanyondan akan çayın hemen yanı başından kaynayan sıcak termal suyu yılar önce etrafı çevrilerek, havuz haline getirilmenin dışında el değmediği için öylece duruyor. Kanyonun kendine has bir florası olduğu gibi birçok farklı ağaç türü ve yabani meyveler de var. Özellikli kuşburnu bakımından da zengin bir örtüye sahiptir. Vadide bulunan çermiğin suyu, bir litre sodaya göre 4 bin 700 miligram mineral barındırıyor. Uzmanlar çermikten akan su dört mevsim 23 derece akarken sondaj yapılması durumunda su sıcaklığının 40 dereceği aşacağı belirtiliyor. Bölge halkı yüz yıllardır çermiğin suyundan şifa kaynağı olarak faydalanıyor. Bölge halkı çermiğin suyunun sağlık açısından faydalı olduğunu ve eklem rahatsızlıkları olanların kaplıca içerisine girip kendilerine şifa sağladığını da dile getiriyor. Uzmanlar sondajla derine indiğinde rahatlıkla kaplıca olarak kullanılabilecek durumda olan çermiğin, finansman sağlanarak projelendirilmesi durumunda ise hem jeotermal sıcak kaynak suyu olarak hem de tarımda ve hatta ilçedeki hamamda bile kullanılabileceğini ifade ediyor.”