Kars İl Emniyet Müdür Yardımcısı Nurettin Özyaşamış, yaz mevsimi nedeniyle hırsızlık girişimlerinde artış olduğunu söyleyerek, vatandaşların evlerinden çıkarken dış kapıyı kapatmaları ve gereken önlemleri almalarını isteyerek bu tür önlemlerin alınmasının emniyet güçlerinin de önlemleriyle olumlu sonuçlar doğuracağına dikkat çekti.
Emniyetin uç ve suçluları önlemek adına bir dizi tedbir aldığını, sürekli uzmanların katılımıyla toplantılar düzenlenerek alınması gereken tedbirlerin sürekli gözden geçirildiğini de ifade ederek Asayiş Şube Müdürlüğü’nün de zaman zaman broşürler, değişik el ilanları dağıtarak toplumu bilgilendirdiklerini belirtti. Ayrıca, yine toplumu ilgilendiren her konuda gerekirse anons etmek suretiyle çalışmaların sürdürüldüğüne dikkat çekerek, halk-polis işbirliği ile her zaman iyi neticeler alındığı söyledi.
MİLLETE VE DEVLETE KARŞI SUÇLAR
Millete ve devlete karşı suçlar konusunda da bilgi veren Özyaşamış, “Kamu idaresinin güvenliği ve işleyişine karşı suçlar dediğimiz suçlar var. Memura mukavemet, kamu idaresinin güvenliği ve işleyişine karşı suçlar gibi suçlar da var. Bunlarda iyi oranda düşüş var. Bu da bizi sevindirici bir gelişmedir. Genel manada baktığımız zaman geçen seneye göre işlenen suçlar hemen hemen eşit ama temennimiz hiç olmamasıdır. Bunun içinde gerek bizler, gerek sizler ve gerekse aile bireylerinin işbirliği çok önemli.” dedi.
AİLE İÇİ ŞİDDETİ BİRLİKTE ÖNLEMELİYİZ
Aile içerisindeki şiddetin tamamen sıfıra indirgenmesiyle alakalı çalışmalarında devam ettiğini belirten Özyaşamış, sarhoşluk olaylarında da geçtiğimiz yılın ilk dört ayında 72 olay olmuşken, bunun bu yılın ilk dört ayında 27’ye düştüğünü bunun da toplumumuzun bilinçlenmesi açısından çok olumlu bir gelişme olduğunu rakamlarla gözler önüne serdi.
UYGULAMALAR YÜZDE 20 ARTTI
Gürültü olaylarında da 32’den 3’e düşüldüğünü gösteren tabloya dikkat çeken Özyaşamış, “Biz geçen senedeki uygulamalarımızdan bu senedeki uygulamalarımızı yüzde 20 civarında arttırdık. Sokak polisliği yapan, asayiş, terör, trafik gibi konularda arkadaşlarımız gerek açık yerlerde gerekse diğer kontrol edilebilecek yerlerde çalışmalarını sürdürüyorlar. Komisyonlar kurarak veya arkadaşlarımız kendi görevlerini yaparak uygulamaya devam ediyorlar. Uygulamalarımız yüzde 20 artmış. Fakat yakalanan veya işlem yapılan kişilerde düşüş var. Bu çok olumlu bir gelişmedir. Toplumumuzun bu tür konularda biraz daha hassaslaştığı, biraz daha biraz daha kurallara uymaya başladığı anlamı taşır.” diye konuştu.
ÇOCUKLARLA ALAKALI TOPLUMA KAZANDIRMA ÇALIŞMALARI ARALIKSIZ SÜRÜYOR
Özyaşamış ayrıca, “Çocuklarla alakalı topluma kazandırma çalışmalarımız da aralıksız sürüyor. Ballly çeken çocuklar, sokak çocukları gibi toplumumuzu, bizleri gerçekten rahatsız eden, huzurumuzu bozan çocuklarımız vardı. Bunlarla alakalı Sayın Valimizin önderliğinde proje geliştirildi. Projenin bir kısmı şu anda hayata geçti. Tamamı da 2-3 ay içinde hayata geçecek. Özellikle o çocukların rehabilite edilmesi, o çocukların topluma kazandırılmasıyla alakalı projelerimiz etkin şekilde devam ediyor. Netice olarak da gerek 155’ten aldığımız ihbarlar, gerekse dışardan, esnaf ziyaretlerimizden veya arkadaşlarımızın görev yaparken aldığı şikayetlerden de bir miktar azalma oldu.” şeklinde konuştu.
CEZA KESMEK POLİSİ MEMNUN ETMEZ
Trafik cezalarıyla ilgili de bilgi veren Özyaşamış, “Trafik cezası kesiyorsunuz. Elinizde bir kalem, defter hiç affınız yok!” şeklindeki bir soru üzerine de, “Biz de bu konudan memnunluk duymuyoruz. Bizde isteriz ki toplumumuz daha duyarlı hale gelsin. Trafik kurallarına daha iyi uyalım. Ama bizim için iyi olan konu kazalarımızın azalması, ölüm oranlarının azalması herkesin sağlıklı sıhhatli bir şekilde huzurlu bir toplum olarak ileriye bakarak yaşaması önemli. Emniyet Genel Müdürlüğümüzden gelen, rutin yapmamız gereken uygulamalarımız var. Kemer uygulamaları, trafikle alakalı, ışık ile ilgili uygulamalarımız var. Burada pek trafik levhası yok. Işık uygulamalarımızı yapıyoruz ama trafikle ilgili arkadaşlarımız gerek şehir içi olsun, gerekse şehirlerarası olsun özellikle kemer uygulaması huzur uygulamasına artan oranda devam edecekler. Amaç; sizlerin en ufak bir kazada en az hasarla kurtulmanız.” şeklinde cevap verdi.
155’E GELEN İHBARLARIN SAYISI ARTIYOR
Vatandaşın her geçen gün olayları ihbar etmede daha duyarlı olduklarına dikkat çeken Özyaşamış, “Biz istiyoruz ki bu daha da artsın. Hiç kimsenin kimliği açıklanmadan 155 telefonla duyduğunuz en ufak rahatsızlığı dile getirebilirsiniz. Dile getirmeden sonra 3 ve 5 dakika arasında ilgili ekip olaya kesinlikle müdahale edebilmektedir. Biz bunları test ediyoruz. Kendimiz, yetkili amirlerimiz değişik zamanlarda ekibimizi daha aktif daha duyarlı hale getirmek için kaç dakikada olay yerine gittiğini ölçüyor. Kendimiz test uygulamaları yapıyoruz. Şu ana kadar da yapmış olduğumuz uygulamalarda 3 ve 5 dakika arasında ekimiz olay yerine intikal ediyor. Olayı araştırmaya başlıyor. Varsa suç unsuru kişiler, malzemeler onları yakalıyor. İkinci bir gelişme daha var. Hangi vatandaşımız 155’e bir ihbarda bulunmuş ise o vatandaşımıza ihbarın neticesini bildiriyoruz. Açmış olduğu telefon numarası açık ise 1 saat veya yarım saat sonra veya çok yoğunluk varsa az bir zamanda dilimi daha artırarak geri dönüp bilgi veriyoruz. Beyefendiye, hanımefendiye ve ya ihbarda bulunan kişiye ihbarın neticesini bildiriyoruz. Yani şu olmasın, ‘Ben ihbar ettim ama sonra kimse bu konuyla ilgilenmedi.’ Vatandaş ne kadar duyarlıysa bizde o duyarlı vatandaşımızı daha duyarlı hale gelmesi açısından ona teşekkürlerimizi, yapmış olduğu işlemin neticesini bildiriyoruz. Muhtemelen bundan sonraki aşamada daha iyi gelişme olacağını tahmin ediyoruz. 2011 yılında asıllı ihbar 540 iken bu sene 612’ye çıkmış. Asılsız ihbar geçen sene 170 iken bu sene 153’e düşmüş. Demek ki vatandaşımız, istatistiklere baktığımız zaman biraz daha duyarlı ve yapmış olduğu işin neticesini almaya başladığı zaman daha olumlu neticeler alabiliyoruz. Ayrıca bizim polis e-mail hattımız var. Emniyet Genel Müdürlüğümüze çekilen e-mailler var. Herhangi bir durumdan rahatsızlıkla alakalı, geçen yıl bu 36 iken bu sene 32’ye düşmüş. Bunlarında hangi e-maili, hangi vatandaşımız çekmiş ise o konuyla ilgili gerek Şube Müdürümüz gerekse Sayın Emniyet Müdürümüz, gerekse bizler vatandaşla birebir görüşüyoruz. Bu suretle, hangi konuda rahatsızlık var ise yada hangi konuda istekleri var ise bu istekler emniyet teşkilatını ilgilendirmese bile bizler ilgileniyoruz. Örneğin, Milli Eğitim Müdürlüğüyle ilgili bir şikayetimiz var. Biz yine Milli Eğitim Müdürlüğümüzle konuyu araştırmak, geliştirmek konun çözümüne ulaşmak amaçlı istişare yaparak onun çözümüne endeksli çalışmalarımız devam ediyor.” İfadelerini kullandı.
UYUŞTURUCU OLAYLARI
Son günlerde Kars’ta ele geçirilen uyuşturucu ve esrar olaylarının Karsla ilgili olmadığını, geçiş güzergahı nedeniyle Kars’ta ele getirildiğini belirten Özyaşamış, vatandaşların bu konuda rahat olmalarını isteyerek, “Konu Kars ile alakalı değil. O açıdan gayet huzurlu ve rahat olun. Yani şunu yapmayalım. ‘Aman burada çok büyük uyuşturucu kaçaklığı var.’ gibi düşünceye kapılmayalım. Böyle bir şey yok. Bu transit geçiş esnasında yapılan bir çalışmanın eseridir. Gönlünüz rahat olsun. Ama bizler toplumun huzuru, refahı ve daha güvenli olması açısından çalışmaları daha fazla sıklaştırmak mecburiyetindeyiz. Sigara kaçakçılığı olayında geçen seneye göre yakalama oranımız arttı. Bu sene 51 kilogram eroin maddesi, 8 kilo civarında esrar maddesi, 94 bin 903 de sigara diğerleri de sahte para dediğimiz olaylardır. Genel değerlendirme yaptığımız zaman istatistikler sahtecilik olaylarının ilimizde var olduğunu gösterir. Sahtecilik olayı da dediğimiz şudur; sahte evrakla bankaya gidip kredi çekme, ya da sahte para kullanımı yada nüfus cüzdanını sahte bir şekilde başkasının fotoğrafını yapıştırarak işlem yaptırmak gibi. Bunlarla ilgili çalışmalarımız da sizlerin desteğiyle devam edecek.” dedi.
UYUŞTURUCU KULLANIMI KARS’TA YOK DEĞİL
Kars-Ardahan-Iğdır Bölgesi Veteriner Hekimler Odası Genel Başkan yardımcısı Engin Kılıç’ın, “Esrar, eroin kullanımı ve satışı konusunda eski verilerle yeni veriler arasında bir uyum var mı? Artış ya da azalış yönünde bir şey var mı? Üniversite öğrencisinin artmasıyla, dışardan gelen öğrencilerle bir ilgi kurabilir misiniz? Kullanıcı yönünden Kars’ın ahalisi mi daha çok bu işe yatkın yoksa dışarıdan gelen öğrencilerin eylemi bunda etken mi? İlaç kaçakçılığı konusunda size ihbar geliyor mu?” soruları üzerine Özyaşamış, şöyle konuştu:
“Kullanıcı açısından fark yok. Yakalamalar oranından burayla alakalı değil. Ama bunu söylerken de ‘yok’ diyemeyiz. Toplum bireylerinin olduğu yerde ‘yok’ dersek kendimizi kandırırız. Her türlü suç unsuru var. Ama diğer illere ve Türkiye standartlarına baktığımız zaman buradaki oran oldukça düşük. Bize memnuniyet veren olay budur. Bunu üniversite ayağıyla bağlantı kurarsak çok düşük düzeyde üniversite öğrencimiz var. Bu parmakla sayacağım kadardır. 13 bin civarındaki üniversite öğrencimizin parmakla sayacak kadar az diyebilirim. Bu olumlu bir gelişmedir. Bizim tespitimiz budur. Ama bizimle sizin tespitleriniz olmayabilir. Bu tespit ettikçe ortaya çıkacak malzemedir. Bizi sevindiren konu burada vermiş olduğum istatistiklerin, buranın istatistiklerinin bir kısmı olmadığı yönünde. Ama bunu söylerken de ‘uyuşturucu kullanıcı yok’ diyemem. Esrar dediğimiz kullanıcılar var. Bunlarda belli kişiler. Bu belli kişilere de bizim, gerekse o konuda uzman ekiplerimiz, gerekse diğer emniyet müdürlüğümüzdeki ekiplerimiz şok uygulamalar yapmaktayız. Zaman zaman Adliyeyle işbirliği yaparak, operasyonlar yaparak bertaraf etme yönünde çalışmalarımız artan oranda devam ediyor. Kaçakçılık Müdürümüze hiç gelmedi. Bende hiç duymadım. Olay yok diyemem. Örneğin, basit bir kavga olayı oluyor. O basit kavga olayında büyüklerin bunu sulh etme yoluna gitmeleri gerekirken adını husumet koymuşlar. İleriye doğru götürmenin yollarını arıyorlar. Oysa basit bir trafikte yol vermeme yüzünden, omuz atma yüzünden çıkan basit bir münakaşadır aslında. Tabi ki bu toplumun biraz daha kültürlü olması biraz daha bilinçli olmasıyla çözülecek konular diye değerlendiriyorum.”
TRAFİK CEZALARI KEYFİ Mİ KESİLİYOR?
Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Ali Güvensoy’un, “Türkiye’nin en huzurlu illerinden birisidir diyebiliriz. Örneğin, bir araba 2 dakika durup alış-veriş yapacak hemen buna ceza kesiyorlar. Esnafın durumu da malumunuz. Buna biraz toleranslı davransalar çok memnun oluruz.” sorusunu da Özyaşamış, şu cevabı verdi:
“Hiçbir arkadaşın cebindeki 2 liraya göz dikmiş değiliz. Fakat bizim ve trafik komisyonunu almış olduğu kararlar var. Almış olduğu kararları hep birlikte uygulama zorunluluğumuz var. Şehrimizi daha güzel daha huzurlu getirmek için. Dolayısıyla, size şu yönden hak veriyorum; Altyapı eksikliği var. Altyapı eksikliğinin ceremesini veya faturasını vatandaş çekiyor. Faikbey Caddesi üzerinde sağ tarafta 15 gün önce bir park açıldı. Oradan bir geçin ve bakın; kaç kişi park yapmış. Oranın günlüğü 3 liraymış. İşin olmasından dolayı çıkıp da geri geldiğin zaman, makbuzunu gösterdiğinde yine para almıyorlar. Aslında bu büyük bir imkandır. Trafik Şube Müdürlüğümüz bundan 2 aya önce Sayın Valimize diğer illerden ve il merkezimizden komisyonlar kurarak bir çalışma sunduk. Bu çalışmayı birkaç oda başkanımız biliyordur. Sayın Başkanımız, Sayın Valimiz diğer kamu kurum ve kuruluşları bu projeyi olumlu buldu. Fakat altyapı probleminden dolayı biraz ağır işliyor. Ama kısa bir gelecekte özellikle il merkezimizde parklar çoğaltılarak sokaktaki ikinci, üçüncü sıra park eden araçlarımızı onlara nakil etmeyi becerebilirsek o zaman biraz rahatlama olacak. Şu andaki trafik polisleri en fazla Kars’ta çalışan görevlilerimiz diyebiliriz; yorulan ve çalışan. Onlarda bu işten bezdiler diyebilirim. Örneğin esnafa çay içmeye uğruyoruz. Bizde bu vatandaşlardan biriyiz. Bana da ceza kesmişler. Yine birlikte hareket ederek kısa sürede bir çözüm bulacağız. Temennimiz budur. Ama uygulamaları aynı şekilde devam edecek. Biz kendimizi o vatandaşımızın yerine koyuyoruz.”
DOLMUŞ SÜRÜCÜLERİNE EĞİTİM SEMİNERİ VERİLECEK
Özyaşamış, Gazeteci Tacettin Durmuş’un, “Rektör Bey ile randevum vardı araca bindim ağzına kadar doldurdu. Valiliğin önünde polis ceza kesti. Niye ceza kesildi diye polise küfür ediyordu. Adam elindeki çayı Faikbey Caddesinin ortasında yere atıyor. Bunların biraz bilinçlenmesi lazım değil mi” demesi üzerine de, “Bu birazcık kültür meselesi. Osmanlı İmparatorluğu savaşa gitmiş. Savaşa giderken üzüm yemesi gerekiyor. Gidip üzümü almış ama üzümü aldığı yere bir tanede altın bağlamış ve geçmiş. Şimdi bizim bir sonrakine fırsat bırakmamız lazım. 12 kişi alma hakkıysa 12 kişi geldiğinde 13’ncü kişiyi almaması lazım. Benden sonra gelecek olanın almış olması lazım. Ama maalesef bizde şu var; 12 ise 24 alalım 24 ise 36’ya çıkaralım. Bu biraz kültür meselesi. Oda başkanlarımızla sohbet esnasında şu karara vardık. Özellikle minibüs şoförlerimizi, onlarda çünkü kamu hizmeti görüyor. Bunu ayıramayız. Onların daha bilinçli daha kültürlü hareket etmesi açısından yakın zamanda oda başkanlarımızla görüşerek onların müşteriye daha iyi davranması fazla yolcu almamaları konusunda eğitici faaliyetler yapacağız.” dedi.
KARS, ÇANAKKALE BOĞAZI GİBİ BURASI GEÇİLMEZ BİR MERKEZ OLDU
Ticaret Borsası Başkanı İsmet Çelik de, “Evim Kazımpaşa Caddesinde. Van’dan, Ağrı’dan, Iğdır’dan, Erzurum’dan Kars’a doğru geçen esrar, afyon, sigara burada engelleniyor. Kars, Çanakkale Boğazı gibi burası geçilmez bir merkez oldu. Her şeyin hakkından gelmiş, emniyetimiz elinden geldiğinin yaptığının ispatını yazılı olarak gösteriyor. Bunun dışında afedersiniz, nataşa olayı şehirde tamamen sıfır. Bu emniyetimiz için, Kars’ımız için çok önemli bir duygu. Sosyal, kültürel olarak çalışmalarınızla hakikaten değerli çalışmalarınız çok güzel. Gerek çocuklar, gerek üniversite, gerekse fakirler hakkında gerektiği yerde gerektiği taşı gediğine koyuyorsunuz. Fayton Pazarında her yerde arabalara tek sıralı yön vermişsiniz. Bizim orada çift sıra. Geçit yok. Karşı turistin gelip geçeceği yer. Kars Kalesine, ziyaretlere, camilere, kiliselere geçiş noktası. Orada da çift sıralı park var. Köylü gelip orada minibüsünü park eliyor. Bunun yanında iş sahiplerinin araçlarına geçit yolu yok gibidir. Orayı geçmek için gelen turist zorlanıyor. Minibüslerle, taksilerle Harakan-i Hazretlerini ziyaret edeceklar ama geçemiyorlar. Kaleye çıkacak, kiliseye gidecek ama orada yol bulamıyor. Hiç olmazsa orayı da tek sıra yapın. Hakikaten takdire şayan çalışmalarınız var. Doğu’nun en huzurlu kenti Kars diyebiliriz. Bunda da biz Karslıların ve siz Emniyetin büyük emekleri var.” değerlendirmesi yaptı.
SUÇU MİNİBÜSÇÜDE ARAMAMAK GEREKİYOR
Kars Şoförler ve Otomobilciler derneği Başkanı Kıyas Alp ise, “Biz minibüsçü arkadaşlarımızın hepsini topladık ve esnaf kurallarını da anlattık. Ama bu suçu minibüsçüde aramamak gerekiyor. Biraz da Belediyede aramamız gerekiyor. Vatandaş istediği yerde dolmuşu durdurup biniyor arabaya. Diyelim ki 15 metre ileride dolmuş durağı var, vatandaş orada hemen durduruyor. Mecbur kalıp esnaf duruyor. Emniyet Müdürlüğünün Kars ile ilgili hazırlamış olduğu bir proje vardı. Hatta gündeme geldi. Sayın Valimle biz beğendik. Şehir merkezinde 40 tane otopark yapılacak. Boş yerler tespit etmişler. Kazımpaşa caddesinde, Atatürk caddesinde hatta, yaz döneminde okulların bahçelerini park yerleri yapmayı düşündük. Ama bu konuda vatandaş ilgisiz. Boş bir arazisi var. Orada bekletiyor. Oysaki orayı yapsa para kazanacak. Kazımpaşa caddesinde eski PTT’nin arkası boş bir arazidir. Belediye başkanımızda yardımcı olacağını söyledi. Mülk sahipleri oto park yapsınlar, para kazansınlar. Aynı zamanda Faikbey ve Atatürk kavşağında boş araziler var. Atatürk caddesinde var. Her şeyi emniyetten beklemememiz gerekiyor. İnönü caddesini tek yön yaptık. Cumhuriyet caddesini geliş yaptık. İnönüyü de gidiş yaptık. Ama uygulama yok. Kağıt üzerinde kalıyor. Vatandaş da trafik konusunda bilgisiz.” diye konuştu.
VATANDAŞ DOLU OLAN DOLMUYA BİNMEMELİ
Bunun üzerine Emniyet Müdür Yardımcısı Nurettin Özyaşamış, “Kısa bir süre içerisinde uygulanacak diye düşünüyorum. Ama vatandaşı da duyarlı hale getirmek gerek. Muhtarlarımız, oda başkanlarımız, sivil toplum örgütleri ve bizler bu konuda çalışmalarımızı sürdürmeliyiz. Biz biraz daha çok çalışacağız. Tespit varsa gereğini yapacağız. Çünkü müsaade edemeyiz. Orada bir sürü masraf yapıyor. Kanun gereği neyse onu yaparız. Problem dolmuşçularla vatandaşlar arasında endekslendi. Bence bununda çözümü çok zor değil. Burada akıllı insanlar var. Muhtarlar, başkanımız, bizlerle oluşturulacak bir komisyonla zaman zaman bunlarla toplantı yapılaraktan asıl çözüm önerisi neyse ona göre hareket etmeliyiz. Çözümü neyse ona bakmalıyız. Vatandaş bilinçlendirilecekse vatandaş bilinçlendirilir. Şoförlerimiz bilinçlendirilecekse onlar bilinçlendirilir. Yüzde 50 problem kaybolur. Bu gerçekten bir problem. Aslında bu problem çok zor değil. Basit problem. 12 kişi alacaksın. 12’den sonraki bir sonraki minibüs alsın diyecek hepsi bu. Vatandaşımız da baktı dolu binmeyecek.”
CEZALAR CAYDIRICIDIR
Büyük Kale Otel Sahibi Ahmet Yılmaz’ın, “Aslında cezalar insanları biraz daha caydırır. Cezalar başkalarının haklarına riayet etmeyi sağlıyor. Eğer, birisi gelip orada arabayı park edip başkasını rahatsız ediyorsa, başkası çıkamadığında sitem ediyor. Tepkisini dile getiriyor. Psikolojik olarak da insanlar üzerinde ruhsal bunaltı yaratıyor. Bunların önlenmesi için ceza caydırıcıdır. Bir şehirde ne kadar devriye polisi gezerse şehir açısından dikkat çekicidir. Ne kadar az polis ne kadar huzurlu bir şehir olduğu ortaya çıkıyor. Ceza kesilmelidir.” şeklindeki değerlendirmesi üzerine, Özyaşamış da, “Avrupa’da sokakta resmi polis göremezsiniz. Çünkü kültür seviyesi bellidir. Taşlar yerine oturmuştur. Kanunlar harfiyen uygulanıyordur. Ceza yazınca arkadaşları biraz kurallara uymaya itiyorsun. Dolayısıyla ölümlü ve yaralamada trafik kazalarında düşme var. Biz mahalle, sokak, cadde gözetmeksizin 24 saat geziyoruz. Gezmek mecburiyetindeyiz.” şeklinde konuştu.