Kars Kafkas Üniversitesi Veteriner Fakültesi Yaban Hayatı Kurtarma ve Rehabilitasyon Merkezi’ne 26 Temmuz 2011 ve 28 temmuz 2011 tarihlerinde getirilen ve 2 aylık olan 3 öksüz yavru kurdu 4 ay süren tedavi, bakım, besleme, rehabilitasyon aşamaları sonunda DKMP yetkilileri, Kafkas Üniversitesi ve Kuzey Doğa Derneği’nin işbirliği ile 30.11.2011 tarihinde boyunlarına radyo vericisi takarak doğaya salmış bulunmaktayız. 06.12.2011 tarihinde DKMP yetkililerine yapılan ihbar neticesinde kurtlardan birinin kırsal arazide köylüler tarafından ölü bulunduğu öğrenilmiş ve kurt DKMP yetkilileri tarafından Kafkas Üniversitesi Veteriner Fakültesi’ne getirilmiştir. Yapılan tanımlayıcı ölçümler sonucunda bu kurdun doğaya bıraktığımız 3 kurttan biri olduğu belirlenmiştir. Radyolojik tetkiklerde kurdun omurgasının net bir şekilde kırıldığı saptanmıştır. Kurda Kafkas Üniversitesi Veteriner Fakültesi Patoloji Anabilim Dalı öğretim üyesi Doç. Dr. Hasan Özen tarafından nekropsi yapılmış ve kurdun tüm vücudunda iç kanama, kaburgalarında kırıklar ve omurgasında da kırık saptanmış olup böyle bir travmanın trafik kazası sonucunda oluşabileceği belirlenmiş ve kurdun trafik kazası sonucu iç kanamadan öldüğü rapor edilmiştir.
YOLLARDA KIYIM…
Karayolları doğada kalıcı izler bırakırlar ve üzerindeki düzensiz trafikten dolayı karşıdan karşıya geçmek isteyen yaban hayvanlarına zarar verirler. Özellikle trafik yoğunluğunun az olduğu karayollarında yaban hayvanlarına çarpma ile gerçekleşen kazalara daha sık rastlanılmaktadır.
Dünyanın bir çok ülkesinde yapılan çalışmalar neticesinde karayollarından geçen yaban hayvanlarının sayısı hesaplanarak risk haritaları çıkartılmıştır. Karayolları üzerinde de uyarıcı levhalar ile sürücülerin daha dikkatli olması sağlanmıştır. Ülkemizde ise bu uygulamalar yeni başlamış ve henüz yaygınlaşmamıştır. Hali hazırda olan lehvalar ise sadece evcil hayvanların geçiş bölgelerine koyulan levhalardan ibarettir.
Özellikle yaban hayatının yoğun olduğu bölgelerde yaban hayvanları için yapılmış özel köprüler ve alt geçitlerin olması gereklidir. Bu şekilde karayoluyla bölünmüş bölgeler arasında yaban hayvanları güvenli bir şekilde hareket edebilir. Dünyanın birçok ülkesinde uygulanan bu yöntemden alınan sonuçlar yaban hayvanlarının bir süre sonra kendileri için yapılmış köprü ve alt geçitleri kullandıklarını ortaya koymuştur. Ülkemizde şu an Adana otoyolunda Pozantı civarında Gülek geçidinde yaban hayvanları için yapılan tek bir ekolojik köprü bulunmaktdır. Oysa ki Kars Sarıkamış Milli Parkı gibi yaban hayatının çok zengin olduğu sarıçam ormanlarının içinden geçen kara ve tren yolunun ikiye böldüğü ormanlık alanda yaban hayvanları için hiçbir altyapı bulunmamaktadır. Bu yolları kullanan yaban hayvanları ve insanlar tehdit altındadır. Öyleki 2009 yılında tren çarpması sonuçu beli kıralan boz ayı uyutulmak zorunda kalınmıştı.
2009 yılında Trafik Hizmetleri Başkanlığı tarafından yayınlanan raporda meydana gelen (ölümlü ya da yaralanmalı) 615 kaza hayvanlara çarpma sonuçunda meydana gelmiştir. Ülkemizde gerek Karayolları Genel Müdürlüğünce gerekse üniversiteler tarafından karayollarında düzenli ölü hayvan sayımları yapılmalıdır. Bu veriler ışığında karayollarına gerekli yönlendirme levhaları koyulmalı, uygun alanlara ise alt/üst geçitler yapılmalıdır. Bu şekilde hem hayvan ölümleri hem de ve maddi kayıplar en aza indirilebilir.