Türk Ordusu Yıpratılıyor

MHP Kars Eski İl Başkanı Oktay Aktaş kaleme Aldı : “10 Yıldır Türk Ordusu Yıpratılmak İçin Psikolojik Saldırı Altındadır!”

Türk Silahlı Kuvvetlerine karşı 4 Temmuz 2003’te mensuplarının başına çuval geçirilmesiyle başlayan saldırı ile o günden altyapısı hazırlanarak bu güne kadar devam eden psikolojik  saldırı ile birlikte  2008 yılından başlamak üzere  yapılan tutuklamalarla ordumuz yıpratılmıştır. Ayrıca Başbakan Tayyip Erdoğan ve Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, askerlerimizin başına çuval geçiren ABD’ye gazetecilerin nota vermeyecekleri sorusuna aynen şu cevabı vermişlerdir : “Ne notası?  Müzik notası mı ? Nota ciddi bir iştir. “  diyerek Türk ordusunu umursamadıklarını göstermişlerdir. Sorarım Başbakana, bir ülkenin askerinin başına başka bir ülkenin askerinin çuval geçirterek tutuklaması nasıl ciddi bir iş değildir?.

Hukukun yok sayıldığı; adının olup kendisinin olmadığı; 12 adet davada 315 muvazzaf  TSK personeli (51 general - amiral, 210 subay, 49 astsubay  ile  94  emekli general- amiral ,subay ve astsubaylar) yargılanmaktadır ve tutukludur. 

Ordumuzun Psikolojisi ve kendisine  olan güveni yok olmaya başlamıştır.   Genelkurmay Başkanımıza sesleniyorum.  Biliyoruz  ki  ordumuzu yıpratmaya çalışan Hükümete karşı  verdiğiniz hukuk  mücadelenizde  ordumuza destek verilmemektedir. Bizler her zaman ordumuzun yanındayız ve  arkasındayız ve ordumuzu  her yerde elbette ki savunacağız. Sizler bu saldırıların  kimlerin organize ettiğini biliyorsunuz.  Bunları bütün detaylarıyla  açıklayın ki Türk milleti ne olup  ne bittiğini anlasın ve görsün.

Sayın  Genelkurmay Başkanım,  ordumuzdaki 700 bin asker ve personelin güvenliğinden onların başkanı,ve amiri olarak siz sorumlusunuz.  Artık sorumlululuğunuz neyi gerektiriyorsa lütfen onu yerine getiriniz.

Askeri İstihbarat ve Jitem  kapatılarak  İstihbaratı  tek elde toplamak bahanesiyle  bölgeden sağlıklı  istihbarat bilgisi alınması engellenmiştir. Alınan istihbarat  bilgileri yıllardır bölücü terör örgütüne destek veren ABD’ye teslim  edilmiştir ve gerçek ve sağlıklı bir istihbarat sağlanamadığı  için her geçen gün şehit sayıları artmakta; şehit  sayısı artık her gün on ile on beş şehit arasında olmaktadır  ve  bir o kadar da yaralı askerimiz olmaktadır.

Hükümetin amacı, ordumuzu yıpratarak  Türk milletinin en güvendiği kurum olan Türk Silahlı Kuvvetlerinin aslında güvenilmeyecek bir kurum olduğunu gösterip ordumuzu güçsüz düşürmektir.         

Türk Ordusu, Türk  milletinin her bir ferdinin canını, namusunu, ırzını,  malını koruyan ve  güvenliğini sağlayan bir kurumdur sağlamaktadır. Eğer  Ordumuz da, bir zafiyet, bir eksiklik, bir  noksanlık  olursa bundan topyekun  Türk milleti ve Türk devleti zarar görür.

Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni de kuran Türk Silahlı Kuvvetleri’dir.  Bu, devletimizin kuruluşundan sonra  ordumuz tarafından milletimize mal edilmiştir. Türk Silahlı Kuvvetleri,  Türk milletinin her bir ferdinin  meydana getirdiği Türk ordusudur.    

Ordumuz, planlı saldırının en stratejik hedefidir. Bu sebeple  Ergenekon 1-2-3, Balyoz, Poyrazköy, Kafes, Islak İmza, Amirallere Suikast, Askeri Casusluk, ve Şantaj,  Gölcük Araması, İnternet Andıcı, Eskişehir Araması  gibi darbe ve hükümeti yıkma davaları ile casusluk gibi suçlamalarla  Türk Ordusu bilerek ve istenerek yıpratılmasına neden olmuştur.

Cumhuriyet tarihinde görülmedik bir şekilde emekli veya muvazzaf, Genelkurmay Başkanımız, kuvvet komutanlarımız, çeşitli rütbelerdeki general ve subaylar  tutuklu veya tutuksuz olarak yargılanmaktadır. Ordumuzun  Psikolojisi ve sinerjisi   bu gelişmelerle bozulmak istenmektedir.

Bütün bunlar kullanılarak  Türk Ordusunun; Türkiye üzerindeki etkisi ve gücü zayıflatılmak istenmektedir. Türk Milletinin, ordusuna duyduğu güven azalsın diye bu operasyonlar yapılmaktadır.  Bunu  da AKP hükümeti eliyle yapıyorlar. Ama  her Türk vatandaşı ordusuna sahip çıkacaktır. 

Ordumuz, savaşma şevki kırılmış; askerlerimiz  kendi  inisiyatifini kullanamayan bir  konuma getirilmiştir.  Bütün bunlar hem içte  hem de  dışta elli kolu bağlanmış  bir Türk ordusu arzusu içinde olanların oyunlarıdır. Bu, batılıların görmek istediği Türk Ordusudur.

Oysa  Türk Milleti, ordusunu; bayrağına, toprağına bağlılığı iman ve inanç dolu   Peygamber Ocağı’na benzetir. Din, millet, bayrak, vatan, namus uğruna sahip olunan şehitlik ve gazilik ünvanlarına büyük bir  heyecanla  sahiplenmiş ve  Ordusuna bu gözle baktığı için her şeyden daha çok sevmiş ve güvenmiştir. Türk Milletinin ordusuna olan  güveninin sarsılması demek kendisine olan güveninin sarsılması demektir.

Başta Genelkurmay Başkanımız Sayın Necdet Özel Paşa olmak üzere bütün komutanlarımız, döktüğümüz her damla kandan ve verdiğimiz candan en az Milletimiz  kadar üzgündür. Onun için komutanlarımıza  destek olmak  her  Türk Vatandaşının görevidir. Ordumuz, Hükümet tarafından yalnızlığa ve sahipsizliğe itilmiştir.

Onun için  can, mal, ırz ve namus ile güvenliğinizin teminatı olan Türk Ordusu’na ve komutanlarına sahip çıkın; onlara emirlerindeki askerler olduğunuzu bilin ki bu ordu  Mustafa Kemal’in son ordusudur...

Allahm  Türk milletini ordusuz kalan milletlerden eylemesin...