1579 yılında 3’üncü Murat adına yapılan Ulu Camii 2009 yılında restore edilmesine rağmen, karla mücadeleye yenik düştü. 1918 yılından 2009 yılına kadar harabe olan Ulu Camii 2009 yılının Mayıs ayında Vakıflar Bölge Müdürlüğü tarafından onarılarak ibadete açıldı. Camii’nin orijinal olan giriş kapısı ve mihrabı haricinde yeni onarılan bölgelerin kara dayanamadığı gözlenirken, çatısında biriken karın erimesiyle birlikte camii içinde damlamalar oluştu.
Damlamalara önlem amaçlı kovalar kullanılırken, çatı üzerinde de hummalı bir kar temizliği başladı. Duvarlarda da su aldığı için çeşitli hasarlar meydana geldi.
4 yıllık bir süreçten sonra tekrar harabe olmaya yüz tutmuş Ulu Camii’nin başka bir tarihi geçmişi ise 1918 yılında Ermeniler Kars’ın ileri gelen 280 insanını anlaşma yapacağız vaadiyle kandırıp burada yaktıkları gerçeği yatıyor.
Cami de yazın da yağmurlar nedeniyle damlamalar oluşuyor.
17. yüzyılda Osmanlı Padişahı Sultan İbrahim döneminde yaptırılan Ulu Camii, şehirdeki en büyük Osmanlı dönemi camisi olarak ayakta durmaya çalışıyor. Cami 1877-1878 Osmanlı Rus Savaşından sonra Kars’ın Rus işgalinde kaldığı yıllarda yakılarak tahrip edildi ve kullanılamaz hale getirildi. Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından restorasyonu tamamlanan cami 2009 yılında ibadete açıldı ve taşınmaz tescil varlıkları statüsünde korumaya alındı.