Darbe sonrası Kars'ta imamlık yapan Seyyid Tahir Özışık, yokluğun hüküm sürdüğü, devlet desteğinin olmadığı ve korku havasının hakim olduğu bir dönemde fedakar bir duruş sergileyerek şehre önemli katkıda bulundu. İnsanların akrabalarını okutmadığı bir dönemde, o imamlık yaptığı köydeki bir çocuğu okutmak için atletini satacak kadar yürekli biri olarak ardında büyük eserler bıraktı...
Baştimar'ın Kars şivesi ile büyük anlamına gelen 'Yeke adam' olarak tanımladığı Seyyid Tahir Özışık'a son sözleri ise "Güzel amcamız mekanın cennet olsun, Sen ne güzel insandın…Çok şükür seni tanıdık, İyi ki bizim köye imam oldun" diye oldu.
İşte Ömer Erim Baştimar'ın kaleme aldığı o yazı:
1980’li yıllar, ülke karışmış, sağını solunu bilmekten korkan insanlar
Ülkemizde yok, elde yok, avuçta yok
Dolayısıyla bizim köyümüzde de yok
30 hanelik bir köy, yokluk öyle hüküm sürüyor ki…
Köyümüzün camisinin minaresi dahi yok.
Devlet el atmıyor
Darbeden birkaç yıl sonra bizler daha çocuğuz, köyümüze bir imam atandı
Hem bizim küçük olduğumuzdan, hem de gerçekten imamın kendisinin iri yapılı olmasından
Aramızda ona ‘büyük’ anlamına gelen ‘Yeke Amca’ derdik.
Adı Seyyid Tahir Özışık’tı
Çok yakışıklı idi,
İç güzelliği gerçekten dışına vurmuştu.
Tahir amca aradan birkaç yıl geçtikten sonra köyün minaresini yapma kararı aldı.
Şimdi Türkiye’nin tanıdığı (hatta tam anlamıyla tanıyamadığına inandığım) İnternethaber Yayın Grubu Başkanı Hadi Özışık, kardeşi Süleyman Özışık, Baki Özışık ve diğer kardeşleri de minare yapımında harıl harıl çalıştı.
Araç gereç yok, para yok, çimento yok
Yokluk içinde bizim köyün camisinin minaresi yapıldı.
O yakışıklı, yeke adam hem imam oldu,
hem çocuklarına güzel bir baba oldu,
hem köye güzel bir komşu oldu,
hem de camide inşaat işçisi oldu
ve o güzel adam dün öldü
Tahir amca, o kadar naif ve inceydi ki
Bayram namazı sonrası ilk eşiyle bayramlaşırdı.
Tüm analar adına onun elini öperdi.
Bir anne sütü kadar temizdi,
Ve bir anne duası kadar içtendi Yeke Adam.
25 yıl önce üniversiteyi kazanıp İstanbul’a geleceğim belli olduğunda babam bana ‘Tahir hocayı bul’ demişti ve ben onu buldum.
Elini öptüm Yeke Adam’ın
Bana söylediği cümle aynen şu idi:
‘oğlum sen oku, atletimi satar seni okuturum’
Zengin yürekli adam
İnsanların akrabalarını okutmadığı bir zamanda, o imamlık yaptığı köydeki bir çocuğu okutmak için atletini satacak kadar büyük bir adamdı.
Belki de o nedenle küçükken ona Yeke Adam dedik.
Çocuk kalbinin temizliği ile onun büyük yürekli adam olduğunu anlamıştık.
Güzel amcamız mekanın cennet olsun,
Sen ne güzel insandın…
Çok şükür seni tanıdık,
İyi ki bizim köye imam oldun,
Minareyi çalıp kılıf arayanların değil, minareyi yapanların peşinden ağlanılacağını da bize yaşamınla gösterdin.
Senin isminin geçtiği yerde inançtan bahsedilmez ise üzüleceğini de biliyorum.
‘’Her canlı ölümü tadacaktır.
Ve ancak kıyamet günü yaptıklarınızın karşılığı size tastamam verilecektir.’’
Allah’ım Sana Rahmet Etsin.