Güçtemur, yaptığı yazılı açıklamada, büyük tartışmalara ve karşı çıkışlara rağmen kabul edilen yeni sistem, hem öğretmenleri hem de milyonlarca öğrenci ve aileyi yakından etkileyeceğini belirtti.
Bu sistem ihdas edilirken, ne bilimsel veriler, ne sivil toplum örgütlerinin, ne de konunun muhataplarının endişelerinin dikkate alınmadığını ifade eden Güçtemur, açıklamasında şunları kaydetti: ‘’Uyarılar göz ardı edilmiş, ben bilirim anlayışı içinde hareket edilmiştir. Bu yıl yeni uygulanacak okula başlama yaşı ile ilgili olarak hem velilerimize hem de öğretmenlerimize büyük haksızlıklar ve insafsızlıklar yapılmıştır. Okula başlama yaşı konusunda endişe yaşayan aileler, sağlık kuruluşlarının yolunu tutmuş, alabilenler çocuklarına rapor almış, alamayanlarda çocuğunun bu yılının zayi olacağı endişesini taşımaktadır. Bu konuda önemli uyarılar yapmamıza, kaygılarımızı sürekli dile getirmemize rağmen, yasayı ihdas edenler, umursamaz ve sorumsuzca davranmış, bildiklerini okumuştur. Farklı yaş gruplarını, farklı fiziki ve zihinsel gelişimdeki çocukları aynı dersliklere yerleştirmek, onların aynı anda öğrenmesini beklemek büyük bir insafsızlıktır ve bu tam bir garabet uygulamadır.’’
Güçtemur, açıklamasında daha sonra şöyle dedi: “Bu noktada en büyük haksızlık sınıf öğretmenlerimize yapılarak ; onlardan normal sınıf ortamında okul öncesi öğretmenliği yapmaları istenmiştir. Eğitimden az çok anlayanlar Sınıf öğretmeliği ile Okul Öncesi öğretmenliklerinin farklı uzmanlıklar gerektiren birbirinden çok farklı yanları olan alanlar olduğunu çok iyi bilirler. Kars şartlarında bile şimdiden sınıf mevcutları 40 ı geçmiş durumdadır. Bu durumda bu sınıflara girecek öğretmenlerimizin ne kadar zor şartlarda çalışacağını kamuoyunun ve yetkililerin görmesini istiyoruz. Bakan Dinçer'in açıklamasına göre 4+4+4 sistemi nedeniyle 42 bin sınıf öğretmeni norm kadro fazlası olmuştur. Sınıf öğretmenleri öyle bir mağduriyet yaşamıştır ki, 10 Eylül tarihinde yapılan ilk atamalarda sınıf öğretmenlerine ayrılan kadro sayısı sadece 341 olmuştur. Bu durumun önümüzdeki 4-5 yıl daha süreceğini öngörmekteyiz. Bakan şimdi ne yapacaktır, Sayın Bakan ve onun ayakçısı malum sendika hani bir tane sınıf öğretmeni mağdur olmayacaktı. Bunu nasıl telafi edeceksiniz, mağdur bir kitle yaratmanın bedelini nasıl ödeyeceksiniz? Okullar açılıyor ders zilleri çalıyor ilimiz merkezinde onlarca sınıf öğretmenimiz daha ne yapacağını nereye gönderileceğini bilmiyor. Bu sorunu ne zaman ve nasıl çözeceksiniz. İş bilmez, acemi ve tecrübesiz insanların milli eğitimi getirdiği nokta burasıdır. Öngörüsüz bir yaklaşım içinde olanlar, eğitimi kaosa ve bilinmezliğe sürüklemiştir. Üstelik sınıf öğretmenlerinin norm kadro fazlası olmasının nedeni değişen eğitim sistemidir. Bu noktada öğretmenlere sorumluluk yüklemek, bu sistemin bedelini öğretmenlere ödetmek doğru değildir. Yıllardır mücadelesini verdiğimiz ; eğitim çalışanlarının yardımcı personeliyle, memuruyla, öğretmeniyle bir bütün olduğu ilkemiz gereği tüm eğitim çalışanlarına verilmesini istediğimiz ‘’Eğitime Hazırlık Ödeneği ‘’ bu yılda bazı eğitim çalışanlarımıza ödenmeyerek yıllardır sürdürülen eğitim çalışanlarını görmezden gelme tutumu ve ayrımcılık bu yılda devam ettirilmiştir. Bu durumum yegane sorumlusu umursamaz ve tecrübesiz yönetim ile onlara ayakçılık yapan sözde sendikalar olmuştur. Bu ağır vebal hiç şüphesiz sorumlularının sonu olacaktır. İlimiz özelinde de yeni Eğitim Öğretim yılına artan sorunlarla başlamaktayız. iki yıldır kapalı olan Gazi Ahmet Muhtar Paşa İlköğretim okulunun sıkıntısı bitmeden bu yılda Mustafa Kemal İlköğretim Okulu İçin kapatılma kararı alınmış , öğrencilerimiz farklı ve uzak okullara yönlendirilerek , sıkışık ortamlarda eğitime zorlanmışlardır. Bununla birlikte 4+4+4 sisteminin getirdiği derslik açığıyla birlikte eğitimimiz büyük bir açmazın içine sürüklenmiştir. Bu da şunu gösteriyor ki ilimiz yakın bir gelecekte de eğitimdeki makus talihini yenemeyecektir. Umuyor ve diliyoruz ki Bakanlık Eğitim –Öğretim konusunda öğretmenlerle ve konunun muhatapları ile bir inatlaşma içinde girmez, öğretmenleri düşman olarak görme anlayışından vazgeçerek bu sorunların ortadan kaldırılması ve yanlıştan dönülmesi hususunda yapıcı adımlar atar. Bu vesile ile tüm öğretmenlerimizin, eğitim çalışanlarımızın, velilerimizin ve Kars kamuoyunun yeni Eğitim –Öğretim yılının hayırlara vesile olmasını dileriz.”