Binlerce yıldır sayısız medeniyetlere beşiklik etmiş Kars’ta günümüze kadar ayakta durmak için direnen sayısız tarihi eser veraset kanunu nedeniyle tek tek yok oluyor.
Kars, tarihi İpek Yolu üzerinde zengin kültürü, tarihi geçmişi, etkileyici mimari yapıları, doğa ve kış turizmi ile il- ilçe merkezlerinde bulunan tarihi binalarıyla eşsiz kültür varlıklarına sahip olmasına karşın yeterince fayda sağlayamıyor.
Kars il merkezi, ilçe ve köylerde bulunan tarihi binaların neredeyse tamamı, veraset ve istimlâk yasaları başta olmak üzere, mirasçılarının sayılamayacak kadar fazla olması ve restorasyon giderlerinin yüksek olması gibi nedenlerle her geçen gün çürümeye devam ediyor.
Restore edildikten sonra Kars’ta faaliyetlerini sürdüren birçok kurumun taşınabileceği onlarca tarihi bina bulunurken, yeni az ömürlü binaların yapılmasına anlam verilemezken, az sayıda da olma bazı kurumların taşındığı tarihi binalar, adeta tarihe ışık tuttuğu gibi şehrin tarihi dokunun da korunmasına fayda sağlıyor.
136 YILLIK NECATİ OTHAN EVİ’NE ÇİVİ BİLE ÇAKILAMIYOR
Kars’ta sayılamayacak kadar tarihi kültür mirası olarak evlerden “Necati Othan Evi” diye bilinen 1885 yılında Baltık Mimarisi tarzında inşa edilmiş olan iki katlı ev de aynı sonu bekliyor.
136 yıllık tarihi ev arka cepheye açılan ahşap balkonuyla o dönemin önemli örneklerinden bir olarak zamana direniyor. Konağın balkonu tamamen ahşap ve oldukça süslemelidir. Balkonu ahşap direklere oturan kemerli bir alınlığa sahiptir. Bu balkondan iç mekana açılan kapı ve pencere alınlıklarında kemerli süslemeler bulunmaktadır. 2005 yılında Kars Müze Müdürlüğünce tescil edilmiş olan ev ile birlikte sayısız tarihi yapı daha önce faaliyette olmayan Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Kurulundan önce tescil edilerek koruma altına alındığı için günümüze kadar ayakta kaldı.
“NE YAPIYORLAR NEDE YAPTIRIYORLAR”
Kültür Varlıklarını Koruma Kurulu tarafından koruma altına alınan tarihi konağın yıkılmaması için evin sahibi Necati Othan, 1968 yılında bu evi satın aldığını ve Kars Kültür Varlıklarını Koruma Kurulu tarafından koruma altına alındığı için ne kendisi onarabiliyor ne de koruma kurulu tadilat yapabiliyor.
Evin her geçen gün çürümeye devam ettiğini söyleyen Othan, “Koruma Kurulu 10 yıl önce evin çatısını onardı ve öğlece kaldı. Aradan 10 yıl geçti ama bina her geçen gün çürüyor. Aradan yıllar geçti yine müracaat ettik ve bütçe olmadığını söylediler. Ne bırakıyorlar kendimiz tadilat yapalım nede kendileri yapıyorlar. Kars’ta bu bina gibi sayılamayacak kadar çok bina var. Yıllarca muhafaza ettim. Emekli öğretmenim, kendi imkânlarımla tadilat yapacak durumum yok. Veraset kanunu yada tarihi eserlere yönelik yapılaşma kanunu getirilirse sadece Kars’ta değil Türkiye genelindeki tarihi eserler sahipleri tarafından yaptırılabilir. Tarihi eserlerin tamamı çok ilişikli yani her birinin onlarca hatta yüzlerce sahibi var. Ölen varisleri var. Bu nedenle binalar ne alınabiliniyor ne de satılabiliyor. Devletin bu yönde bir adım atması son derece önemlidir. Miras ve veraset kanununun değişmesi gerekiyor.” dedi.
KARS’TA 12 EYLÜL DARBESİNİN ARDINDAN EN AZ 650 YERLEŞİM YER
İNİN ADI DEĞİŞTİRİLDİ
Öte yandan Kars’ta son yıllarda tarihi eserleri koruma kültürünün gelişmesi sonucu az da olsa bazı tarihi binaların yıkılarak yerine ucube binaların yapılması önlendi. Bilindiği gibi Kars il genelinde sayısı bilinmeyen tarihi bina, kilise, Ermeni ve Ruslar tarafından yapılmış olan tarihi eserler yıkılmaya devam ediyor. Hatta geçmişi binlerce yıl öncesine dayanan ve ‘Bin bir kiliseli şehir’ olarak bilinin Ermenistan sınırına sıfır noktada bulunan Ani Ören Yeri de halen daha resmi kaynaklarda ‘Ani Harabeleri’ olarak tanımlanmaktadır. Hatta 12 Eylül darbesinin ardından Kars’ta an az 650 yerleşim yerinin adı değiştirilerek yeni isimler konulmuştur. Bu tarihi konak ta diğer tarihi yapılar gibi ayakta durmakta zorlanıyor.