Tarihteki sayısız Türk katliamlarından birisi olan BAKÜ KATLİAMININ 29.yılı doldu..

20 Ocak 1990 yılında Rus Ordusu Bakü’de Azerbaycan Türklerine karşı bir katliam gerçekleştirmiştir.

O tarihlerde Sovyetler Birliği dağılmak üzereydi. Sovyetleri oluşturan milletler bağımsızlık faaliyetlerine hız vermişlerdi. Bu karışıklıktan istifade etmek isteyenler, Azerbaycan üzerinde derin hesapları devreye soktular.

Onlar biliyorlardı ki, Azerbaycan Rus sömürüsünden yakasını kurtardığı andan itibaren sahip olduğu ekonomik kaynaklarıyla, jeopolitik ve jeostratejik konumuyla bölgenin süper gücü haline gelecek ve kimsenin kontrol edemeyeceği bir devlet olacaktır. O halde ellerini çabuk tutmak ve Azerbaycan’ı ablukaya alacak planları gecikmeden uygulamak zorundaydılar.

Tarihi çok daha eskiye dayanmakla birlikte,1989 yılından itibaren ABD ve Avrupa’nın üstü örtülü, Rusya’nın ise açıktan desteği ile Dağlık Karabağ’ı Ermenileştirme gayreti içine girildi. Bu haydutça işgale karşı Azerbaycan Türklüğü büyük bir tepki gösterdi, meydanlara döküldü. Rusya’ya gün doğmuş, uzun zamandır kolladığı fırsat ayağına gelmişti. Bağımsızlık isteyen Cumhuriyetlere gözdağı vermenin ve böylelikle tekrar otoritesini tesis etmenin tam zamanıydı. Azerbaycan, Rusya’nın bu niyeti için en uygun araçtı. Zira bağımsızlık talebinde bulunan Gürcistan, Ermenistan, Baltık Cumhuriyetleri ve diğer ülkelerin arkalarında mutlaka bir batılı devlet vardı. Kimsesiz olan ise her zaman olduğu gibi Türk ve Müslüman Azerbaycan’dı. 1990 yılında 19 Ocak’ı 20 Ocak’a bağlayan gece, Rus Tankları Bakü sokaklarında gösteri yapan halkın üzerine ateş açtı. Tek istekleri üç renkli bayraklarının altında hür ve bağımsız yaşamak ve binlerce yıldır ata yurtları olan Dağlık Karabağ’ın Ermenilere verilmek istenmesini protesto etmek olan savunmasız Azerbaycan Türkleri katledildiler. Katliamın sonunda resmi rakamlara göre 143 şehit, 611 yaralı ve 5 kayıp bulunduğu ortaya çıktı. Katliama uğrayan Türk ve Müslüman olunca dünya yine sessiz kaldı. Kars’ın da içinde bulunduğu Türkiye’nin birçok şehrinde telin mitingleri yapıldı. Bir kez daha yüreğimiz yanmış, bir kez daha Karanfilin boynunu bükük kalmıştı. Katliamın sorumlusu zamanın Sovyetler Birliği Devlet Başkanı GORBAÇOV’dur. Azerbaycan, GORBAÇOV’un Lahey Adalet Divanında yargılanması için girişimlerini sürdürmektedir. Bakü şehitlerinin kanları boşa akmamıştır. O olaydan sonra Azaldık ateşi daha da alevlenmiş ve zaferle sonuçlanmıştır. Bugün Bağımsız Azerbaycan semalarında dalgalanan Üç renkli bayrağımız parlaklığını Bakü şehitlerinin kanından almaktadır. O bir defa yükselmiştir, bir daha inmemek üzere.Şehitlerimizin ruhları şad, mekânları cennet olsun.