1. HABERLER

  2. GÜNCEL

  3. Sınırların açılması Ermenilere yarar
Sınırların açılması Ermenilere yarar

Sınırların açılması Ermenilere yarar

Kars Sanayici İşadamları Derneği Başkanı Ali Nail Çelik, Azerbaycan’ın Kars Başkonsolosu Ayhan Süleymanov’u ziyaret ederek, Merhum Haydar Aliyevi’ ölüm yıldönümünde rahmetle andı.

A+A-

20 Ocak faciasının 20. yıldönümüne de 1 ay kaldığını belirten Çelik, 23 Ocak 1990’da Kars’ta yapılan mitingde çekilmiş bir de fotoğraf hediye etti.

 

Çelik, Azerbaycan halkının tarihine Kanlı Yanvar Faciası (Kanlı Ocak Faciası) olarak geçen 20 Ocak 1990 tarihli olayların üzerinden 20 yıl geçtiğini söyledi. Çelik, 20 yıl önce Azerbaycan halkının kaderinde kötü ve korkulu günler yaşanan o gün, halkın saldırıya uğradığını, suçsuz insanların kurşuna dizildiğini ve tankların altında ezildiklerini hatırladıkça o günlere geri döndüklerini ifade ederek, üzüntüsünü dile getirdi.

 

20 OCAK FACİASI

Ziyaretinde Türkiye-Azerbaycan dostluğuna değinen Çelik, “Bugün bağımsız Azerbaycan, bağımsız Türkiye iki dost kardeş ülkedir. Bir millet iki devlet ilkesini her zaman kalbimize, gönlümüze yazdık. Bunun böyle devam edeceğinden de Türkiye’de yaşayan insanlar olarak hepimiz eminiz. Azerbaycan’ın da aynı fikir de olduğuna eminiz. Ticari, sosyal, kültürel bütün ilişkiler de her zaman Azerbaycan’ın yanındayız. Azerbaycan’ın buradaki konsolosluğu da bunun ilk adresi olduğundan eminiz. Merhum Haydar Aliyev’i de yine ölüm yıldönümünde saygıyla anıyoruz. Kendisini büyük bir devlet adamı olarak tüm Türk dünyasının örnek bir lider olduğunu biliyoruz. Minnet ve saygıyla anıyoruz, Allah rahmet eylesin. Kültürel bağlamda her zaman o dostluğu, o kardeşliği yaşatmak niyetindeyiz. Türkiye Cumhuriyeti oldukça, Azerbaycan oldukça muhakkak ki bu kardeşlik devam edecektir. Sizinde burada bulunmanız, konsolosluğun burada olması Kars için ve Türkiye içinde büyük bir gururdur. Sosyal, kültürel, ekonomik olsun bütün ilişkilerde her zaman Karslılar olarak, Kars’a ait İşadamları Derneği olarak, Odalar Birliği Girişimciler Kurulu olarak Konsolosluğumuzun yanında olduğumuzu bildiririz. Ayrıca, kamuoyunda 1990 olayları olarak bilinen kanlı Ocak Faciası’nı da unutmuş değiliz. Bütün Türkiye’de, Türkiye’nin yüreğini dağlayan Ocak olaylarına da bu vesileyle de anmak istiyorum. Yine bu vesileyle size bir hediyemiz olacak. 23 Ocak 1990. Yer Kars İstasyon Mahallesi Kazım Karabekir Meydanı. Ben o zaman Üniversite öğrencisi olarak Azerbaycan’da yapılan katliamı telin amaçlı bir miting düzenlemiştik. Orada 15 bine yakın Karslı hemşehrimiz bulunmuştu. Bende Türk gençliği adına Azerbaycan’da yapılan katliamı kınama amaçlı bir konuşma yapmıştım. Bu fotoğrafı da size sunmak istiyorum.” dedi.

 

OCAK’TA KARSLI İŞADAMLARI BAKÜ’YE GİDECEK

Çelik, Ocak ayında Karslı işadamlarıyla Azerbaycan’a gitmeyi planladıklarını da belirterek, “Azerbaycan’a özellikle Bakü ve Gence şehirlerini içine alacak şekilde Kars Sanayici İşadamları Derneği olarak bir gezi planlamak istiyoruz. Bu konuda eğer sizlerinde vakti müsait olursa Ocak ayı içinde bir heyetle Azerbaycan’a, Bakü’ye ulaşmayı oradan da hem Gence hem de yakın şehirleri hep birlikte gitmeyi arzuluyoruz. Orada yine muhatabımız olan esnaf örgütleriyle, sivil toplum örgütleriyle, sanayicilerle, işadamlarıyla bir araya gelmeyi düşünüyoruz. Yine eğer uygun olursa Ticaret Bakanlığı ile bazı görüşmeler yapmayı düşünüyoruz ama bu bağlantıları kurarken en önemlisi sizin desteğinizi almaktır.” diye konuştu.  

 

ERMENİSTAN SADECE TÜRKİYE’YE DEĞİL, DÜNYAYA SINIRLARINI KAPATMIŞ DURUMDA

Kars Sanayici İşadamları Derneği Başkanı Ali Nail Çelik, Ermenistan meselesi ve sınır kapılarıyla ilgili olarak da şunları söyledi:

 

“Ermenistan, haksızı bir işgalle adını duyurmaya çalışan bir devlet. Ermenistan sadece Türkiye’ye değil dünyaya sınırlarını kapatmış bir durumda. Hal böyleyken Ermenistan ile Türkiye’nin de bu haksız işgalden dolayı bu kadar soğuk olduğu da malumdur. Türkiye bugün dünyanın 16. büyük ekonomisine sahiptir. Diyasporanın uçaklarla gönderdiği tavuklarla, yumurta yardımlarıyla ayakta kalamaya çalışan bir milletin ekonomisine Türkiye’nin ihtiyacı yoktur. Türkiye kardeş Azerbaycan ile ilişkilerini geliştirir ise bunun her iki devlet de katkısını görecektir. Eğer Ermenistan Türkiye ile, çevresindeki diğer ülkelerle ilişkilerini geliştirmek istiyorsa, bu kapının neden kapalı olduğunu düşünmelidir. Gerek Karabağ meselesi ile ilgili görüşlerinden ve gerek soykırım iddialarından vazgeçmelidir. Bizim ülkemizde ki bir kısım topraklara hala “benimdir” diyebiliyorsa bunun başka bir izahı yoktur. Tabi bizler işadamlarıyız, diplomatlar, siyasetçiler, ülkemizi yöneten, hükümetimiz bu konuda mutlaka en doğru sözleri söylüyor. Ama işin görünen gerçeği de budur. Yani önce Ermenistan bu haksız işgalinden vazgeçmeli, soykırım iddialarından vazgeçmelidir. Bir dünya devleti olacaksa eğer bu tür abuk-sabuk iddialardan artık vazgeçmelidir. Yada bir dünya devleti olmayacaktır. Kendi kabuğu ile diyasporanın gönderdiği uçak dolusu tavuk, yumurta yardımlarıyla orada geçinmeye çalışacak. Azerbaycan’ın, Türkiye’nin, Gürcistan’ın ortak projesi ve Azerbaycan’ın da yine hem maddi hem manevi katkılarıyla hayata geçen Bakü-Tiflis-Kars Demiryolu gibi ticari ilişkilere el atacaktır. Sadece Bakü şehrinden ve diğer şehirlerden gelecek olan insanlar Kars’tan geçecekler, yine Kars’tan oraya, Türkiye’nin değişik şehirlerinden Azerbaycan’a gitmek isteyenler Kars üzerinden oraya gidecekler. Böyle bir ilişkiyi bence 2012, 2013 yılında hayata geçecek bir projeyle Türkiye ve Azerbaycan zaten hat safhaya taşınmış olacaktır. Yani Ermenistan orada kendisini düşünmesi lazım. Kendini dış dünyadan soyutlayarak bir yerlere varamayacağını anlaması lazım.”  

 

ERMENİSTAN BÖYLE YAPARAK BİR DÜNYA DEVLETİ OLAMAZ

 

İşadamı Ali Nail Çelik ayrıca, “Ermenistan böyle yaparak bir dünya devleti olamaz. Böyle yaparak, o haksız iddialarla, haksız işgallerle devam ederek diğer dünya devletleriyle olsun komşu ülkeleriyle olsun ilişkilerini güçlendiremezler. Onun için bir an evvel bir dünya devleti olma yoluna girmeleri, Karabağ’daki haksız işgalden vazgeçmeleri, soykırım iddialarından vazgeçmeleri gerekmektedir. Aksi takdirde dışlanıp orada aç, sefil bir yaşam sürmeye ve onların sırtından da diyaspora Ermenileri çok ciddi işler yapmaya, nemalanmaya devam edeceklerdir. Bu onların sorunudur. Türkiye Dışişleri olsun, Türk Hükümeti olsun biz takip ettiğimiz kadarıyla bütün gereken iyi niyet adımlarını zaten atmıştır. Bundan sonrada onlardan bir gelişme olmadığı sürece kaybeden yine kendileri olacaktır.” diye konuştu.

 

SINIRLARIN AZÇILMASI EN ÇOK ERMENİSTAN’A YARAR

 

Azerbaycan’ın Kars Başkonsolosu Ayhan Süleymanov ise Ermenistan meselesi ve diğer konularla ilgili düşüncelerini şöyle dile getirdi:

 

“Ermenistan’ın düzgün bir ekonomisi yok. İhalelerle, kenardan gelen paralarla yaşayan bir devlet. “Bizim onlarla bir sıkıntımız var” diye demiyorum ama ekonomisi araştırıldığında nasıl bir ekonomiye sahip olduklarını görebilirsiniz. Ekonomisi iyi olmayan bir devletle sınırlar açıldığında büyük bir katkısı olacağını sanmıyorum. Turistler gelip gidecek, ucuz işçi gelişi olacak o kadar. Burada ucuz işçi gelmesinden rahatsız olanlar da var.

 

ERMENİSTAN SINIRLARI KALDIRARAK KENDİ YOLUNU AÇMIŞ OLUR

Bu sınırların açılması Türkiye’ye çok da faydası olmaz esas fayda Ermenistan’a olacaktır. Ermenistan sınırının altında doğru olmayan bir şeyler var. Türkiye dünyanın en iyi 16. ekonomisine sahip bu çok büyük bir avantajdır. Çok büyük bir sonuçtur. Ermenistan ise ekonomisi geri de kalan, hiçbir doğal zenginlikleri olmayan ülkedir. Kendi vatandaşları bile orayı terk edip gitmektedir. Ermenistan sınırları kaldırarak kendi yolunu açmış olur. Çünkü yolu yok, denizlere çıkışı yok, okyanuslara çıkışı yok, yani ithalat-ihracat yapabileceği düzgün bir yolu bile yok. Gürcistan savaşından sonra Ermenistan daha da kötü bir duruma düştü; doğalgazı kesildi, yollar kesildi. Bunları kenara bırakacak olursak onların birde ekonomisi iyi durumda değil ki Kars ekonomisine katkıda bulunsun.

 

ERMENİLER NİYE ARŞİVLERİNİ AÇMIYORLAR?

Sayın Başbakan RECEP Tayyip Erdoğan da, önceki yönetimlerde söyledi: Gelin arşivlerimizi beraber açalım hatta tüm dünya arşivlerini. O zaman burada Britanya Konsolosları vardı, Amerika konsolosluğu vardı, Rusya Konsolosluğu vardı onlarda arşivleri açsın Türkiye de arşivleri açsın, Osmanlı arşivi de açılsın, dışarıdaki arşivler de açılsın ve birde Ermeni arşivleri açılsın” denildi. Oturalım bir yerde konuşalım, bunu değerlendirelim bakalım bu soykırım mı? Soykırımsa bizde diyelim ki bu soykırımdır. Yoksa niye bunlar arşivleri açmıyorlar. Arşivleri açmıyorsan niye açmıyorsun? Çünkü orada kanıt yoktur. Toprak iddialarında “Erzurum’da bizimdir” diyorlar, “Iğdır da, Kars da bizimdir” diyorlar. Hatta “Sivas’a kadar bizimdir” diyorlar. Bizde, Azerilerde bir söz var, “eğer sen biliyorsan ki o baştan ayağa düşmandır” O abuk-subuk iddialarından geri adım atmıyor. Birde diyorlar ki “gelin el sıkışalım”. Ben niye bununla el sıkışayım. Önce iddialarından geri durulsun. Çünkü ebediyete kadar düşmanlık olmaz. Halklar arasında çatışmada olacak, savaş da olacak yeter ki sen yanlış politikandan geri çekil, yanlış düşüncelerinden geri çekil, olmayan şeyleri talep etme.

 

ERMENİLER ÇOCUK MAĞAZASINA GİRMİŞ ÇOCUKLARA BENZİYOR

Bir avuç milletsiniz ama ne kadar toprak istiyorsunuz. Bu topraklarda nasıl yaşayacaksınız. Diyorlar ki “Sivas’tan Batum’a kadar bizimdir” Peki o zaman Türkler gökten mi indi? O zaman gökten, nerden geldiler ben anlamadım ki. O zamanlar Kafkasları, Çarlık Rusya’sı işgal ettiğinde Ermenilerde bir rahatsızlık olmuş. Tamam biz bunları işgal ettik ama burada biz güçlenemeyeceğiz. Yani nüfuz yerli, Müslüman, Türk’tür. Bunlar her zaman kovar yani kapı dışarı ederler. Çare bulmaya çalışıyorlar ve diyorlar, “biz neler yapalım ki burada güçlenelim.” O zaman da Van tarafı, orada yaşayan Ermenilerin akıllarına geliyor. “Bunlar Hıristiyan toplumudur, onları geçirelim Kafkaslara ve burada güçlenelim.” 1828’den sonra Revan, Nahçivan, Karabağ, Azerbaycan toprakları o zamandan sonra toplu şekilde bugün orada yaşayanlar Çarlık Rusya’sı tarafından göç ettirilmişler. Bunu biz söylemiyoruz, bu kanıtlarda var. Bu Rus Generalleri, bu işi yapan, bu işi bugüne getiren insanların Çar’a yazdığı raporlarda var. Var kanıtları. Bunlar orada yaşamamış. Yine söylüyorum, düşmanlıklar ebediyete kadar gitmeyecek, ama sen yanlış siyasetinden, yanlış politikandan vazgeç. 1 buçuk, 2 milyon nüfuzun var senin. O kadar toprağı, her şeyi istiyorsun buradakiler de insan değil mi?. Geçenlerde Nahçivan Ali Meclis Başkanı Vasıf Talibov Ankara’ya gelmişti. Ankara’dan geri dönünce Iğdır’da gazetecilere konuşma yaptı ve ilginç bir benzetmede bulunarak demişti ki: şimdi de Ermeniler çocuk mağazasına girmiş çocuklara benziyor. Her şey benimdir diyor. O benimdir, bu benimdir, onu verin, bunu verin. Artık ne verelim? Yeter. Her şey senin olmaz.

Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.