Vergi rekortmenleri ödüllendirildi
22. Vergi Haftası nedeni ile 2011 yılının vergi rekortmenlerine Kars Defterdarlığı’nca düzenlenen programla ödülleri ve plaketleri verildi.
Defterdar Hanifi Eraslan tarafından Kars Öğretmenevi’nde düzenlenen yemekli toplantıda vergi rekortmenlerine plaketleri ve ödülleri protokol mensupları tarafından verildi.
Ödül töreni öncesi konuşan Defterdar Hanifi Eraslan, verginin en önemli vatandaşlık görevlerinin başında geldiğin önemine değinerek, “Günümüzde gelişmiş ülkelerin mali tablolarına baktığımızda hepsinin de çok önemli vergi gelirlerine sahip olduklarını görebiliriz. Devletimizin kamu giderlerini sağlıklı bir şekilde karşılaması için sürekli sürdürülebilir vergi kaynaklarına ihtiyaç duyulmaktadır. Bu kaynaklar sayesinde devletimiz olmaza olmaz konularını sunabildiği gibi, sosyal hukuk devleti olarak ta, geliri olmayan vatandaşları bir şemsiye altına almaktadır. Onlara da bir nebze yaşam hakkı tanımaktadır. Ülkemizde son yıllarda özellikle özel sektör gerek kalite boyutu gerekse diğer boyutlarıyla dünya devletleriyle rekabet eder bir hale geldi. Bu da istihdamı ve süreli büyümeyi sağladığı gibi vergi gelirlerimizde de artışlar sağlamış oldu. Bunların sonu olarak ta devletimiz daha güzel ve daha çeşitli hizmetler sunma imkânına kavuşuyor. Ülkemizde olan bu gelişmelerin ilimiz ve ilimiz ölçeğinde ki iklimleri de kapsayarak, gerek ilimizde gerekse ülkemiz de ileriye yönelik olarak daha da artacağına inanıyorum.”dedi.
ESNAFIMIZ, BÜYÜK BİR EKONOMİK KRİZ YAŞIYOR
Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Ali Güvensoy da son günlerde Türkiye’de olduğu gibi Kars’ta da esnafın büyük bir ekonomik kriz yaşadığına dikkat çekerek, “Vergi vermek çok kutsal bir görevdir. Her vatandaşın görevi vergisini düzenli olarak ödemektir. Vergi kazanılmış bir vergi olmalıdır. 2011 yılında inşallah Türkiye’miz de kazançlı bir dönem olacaktır. Vergi hizmet getirir. Bütün kurum ve kuruluşları vergi ile yönlendiririz. Bunun için her vatandaşın vergisini vermesi şarttır. Son zamanlarda esnafımız bir ekonomik kriz yaşıyor. Bu ekonomik krizi göz önüne almak gerekir. Ekonomik krizden kastım şudur; Türkiye’miz de elbette ki şuanda belli başlı çok önemli projeler var. Bu projelerden yararlanmak lazımdır. Bu projelere önem verip vergimizi vermemiz lazımdır. Esnafımızın, sanayicimizin durumunun çok iç açıcı bir durum sergilemediğini hepimiz biliyoruz. Buna bir önlem almak gerekiyor. Biliyorsunuz ki ülkemizde ve ilimizde çok önemli bir sorun olan işsizlik var. Bu işsizliğin önüne geçmek lazım, bu işsizlik sürerse eğer bu ülkede insanlarımız kahve köşelerinde boş yere çalışmadan gün geçirmiş olacaktırlar” diye konuştu.
Vali Ahmet Kara ise, 1990 yılından beri Vergi Haftası’nın kutlanmasının amacından söz ederek, “Vergi bilincini arttırmak, vergi toplamanın devletin hakkı olduğun anlatmak, kazancımızın net olmadığını ve brüt olduğunu, vergisini ödediğimiz takdirde net olarak helal ve temiz kazanç olarak temiz kazanç haline geldiğini bu bilinci yaygınlaştırmak, yerleştirmek, kaydıyla vergileri gönüllü olarak ödeme alışkanlığını kazandırmaktır.” dedi.
Vali Kara şunları söyledi: Anayasa’nın 73. maddesine göre her kes için kamu hizmetlerinin karşılaması için; Devlet vergi alma yoluna gider. Yani vergi eşit olmalı, adil olmalı ve her kesin mali gücüne göre vergi alınması gerekir. Devletimizde aldığı bu vergileri kamu hizmetlerine harcarken en verimli sahalara optimum ve rantabl şekilde harcamadır ki ülkemizde ileriye doğru gitsin, verginin önemli daha da anlam kazansın. Vergiler anayasayla ve yasalarla konur. Hatta ceza hukukunda da Anayasadan ve yasadan kaynağını almayan hiçbir vergi alınamaz, savunulamaz şekkinde maddeler vardır. Dolayısıyla vergiler yasaldır. Yasal olduğu gibi de adil olmalıdır, dengeli olmalıdır, etkin olmalıdır. Ama vergi yasalarına baktığımız zaman belli kişilere uygulanan ve ya belli olaylar karşısında uygulanan muafiyetler ve istisnalar vardır. Bunun gibi belli sektörler ve bölgeler arasındaki eşitsizlikleri gidermek için teşvikler, kolaylıklar vardır.
Devlet bazen teşvik eder, vergi indirimi vardır. Bazen de devlet vatandaşına hibe yapar. Bugün Kars ilimizde ödenen vergilerin, Kars iline yapılan hizmetleri karşılama oranı yüzde 26 dır. Yani Kars’a devlet aldığı vergiden yaklaşık 4 kat daha fazla para harcıyor. Kars’ta gerek hayvancılık alanında gerek tarım ve gerekse turizm alnında önemli ölçüde hibeler, destekler, teşvikler söz konusudur. Bu bölgenin diğer bölgelere göre daha şanssız ve gerek iklim yönünden olsun gerek doğa şartları yönünden olsun daha olumsuz olduğu nedeniyle yine yasalar tarafından konulmuştur. Bunları söylememin nedeni; Bu teşvikler, kolaylıklar bölgemizde var, buna rağmen vergisini ödemeyenler de var. Vergi oranlarından şikayet edebiliriz. Türkiye’de vergi oranları yüksektir ama vergi oranlarının düşmesinin çözümü, verginin herkese yaygınlaştırılması ve kayıt dışı hiçbir şeyin kalmaması durumunda vergi oranlarının düşeceği gayet aşikardır. Hatta vergi oranlarını o zaman düşürdüğümüz de bile vergi tahsilatının daha fazla olacağı çok açık. İşsizlik bile vergi tahsilatını çok önemli derecede etkileyen husustur. Bir insana iş bulduğunuz zaman o insan tükettiği mallardan KDV ödüyor, gelir vergisi ödüyor SSK primlerini yatırıyor.
Dolaysıyla tabi ki işsizlik de vergiyle alakalıdır. Ama bu vergilendirme işi sadece 5 tane rekortmenle, 10 tane vergisini düzgün ödeyenlerle olmaz. Vergilerimizi düzgün bir şekilde ödememiz gerekir. Bunu bir vatan hizmeti, bir vatan borcu şeklinde düşünmek gerekir. Vergi elektrik, su, hizmet olarak geri dönen bir şeydir. Vergi geleceğimize, çocuklarımıza yatırım yapmaktır. Vergi okullaşmadır, eğitim seviyesinin yükselleşmesidir. Vergi kaçırmakta başka bir vatan görevini yapmamak gibi hem kanunen suçtur hem de gayriahlâkîdir. Vergilerimizi devlete katkıda bulanacak şekilde ödersek eminim ki gelecek yıllarda hem hizmetler yönünden hem yolarımız, sularımız, elektriğimiz, eğitimimiz, sosyal hizmetlerimiz çok daha kaliteli yapılacak. 75. Yıl okuluna uğradım orada engelli öğrenciler var. O engelli öğrencilerin her türlü masrafları da devlet tarafından karşılanıyor. Bunlar sizin ve bizlerin vergileriyle karşılanıyor. Bilinçli olan vergi mükellefleri parayı sayacaksınız toplayacaksınız, ama kendiniz ay başında devletin verdiği kadar alacaksınız.
Ben bazen maliyecilerle darphanede parayı sayan memurlara acımışımdır. O paraları göre göre, elerinde saya saya, ama kendi gelirleri sınırlı olduğu halde, onlara razı olmanın ama onun hazzını duymanın gerçeğini yaşıyorlar. Ben bu nedenle maliye teşkilatımızı da kutluyorum.”
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.